Trabzonspor için bu yıl transfer çok önemli. Yapılacak en küçük transferin bile takım üzerinde büyük etkisi olacak. UEFA kriterlerinin gelecek yıldan itibaren uygulamaya konulacağı düşünülürse, Trabzonspor yabancının en iyisini almak, diğer taraftan da işe yaramayanları elden çıkarmak zorunda. Trabzonspor, ne yazık ki şimdiye kadar yaptığı yabancı transferlerde yüzde ellinin altında başarı sağladı! Geçtiğimiz sezon takımda oynayanlara bir göz attığımız zaman Trabzonspor'un yabancıdan yana sıkıntılı olduğu görülüyor. Geçen yılın kadrosundan iyinin kötüsü olarak sayabileceğim Alanzinho, Adrian var. Diğerleri olsa da olur olmasa da!.. Yabancı transferinde başarısız olunması, kadrodaki yerlilerin de performansını düşürüyor. Çünkü Türkiye Ligi'nin yüzde ellibiri yabancıdan oluştuğu düşünülürse, azınlıkta olan yerliler, oynadıkları ligin ve takımlarının üvey evladı gibi kalıyor!.. Bence yüzde ellibirlik bu durum, Türk futbolunu olduğu kadar Trabzonspor'u da derinden etkiliyor. Bu yüzdendir ki, Trabzonspor yeni Olcanlar bulmak zorunda. Şu ana kadar yapılanlar arasında Yasin, mükemmel bir transfer. Benim, Türkiye'de ilk beş arasında sayacağım bir futbolcu. Trabzonspor'un en büyük problemi Burak'ın hâlâ transfer konusundaki belirsizliği. Burak'ın takımdan ayrılması durumunda bu yerin doldurulması, yönetimin ve özellikle Şenol Güneş'in en büyük görevi olmalı!.. G.Saray'ın transfer politikası G.Saray'ın transfer politikasını anlamakta zorlanıyorum. Özellikle Umut'un transferi beni şaşırtmadı desem yalan olur! Umut'un, futbolculuğuna diyecek bir söz yok. Ancak bana göre G.Saray'ın oyuncusu değil! G.Saray eğer çift santrfor oynayacaksa, Elmander'in yanında Umut olmaz!.. Çünkü iki uzun santrforun en az birinin süratli ve çabuk olması gerekir. Bu meziyetler ne Elmander'de, ne de Umut'ta var! Bence Umut ancak tek santrfor sisteminde oynarsa yararlı olur. Umut Bulut, defansı kalabalık tutan takımlar karşısında ne kadar başarılı olur, bu doğrusu tartışılır. G.Saray'ın Elmander'den gerektiği gibi yararlanabilmesi için bir zamanlar Barcelona'da oynayan Saviola gibi kısa boylu ama çabuk ve hızlı bir ikinci santrfora ihtiyacı var. G.Saray'ın, Hakan Şükür ve Saffet Sancaklı gibi iki uzun santrforla oynadığı yıllar oldu. Ama böyle iki uzun oyuncuya her takım evet der! Şükür ve Sancaklı, birbirlerini tamalyan mükemmel iki golcüydü. Oysa geçen yılın Elmander ve Baros'una bakıyorsunuz, ikisi de uzun ama ne kadar başarılı oldukları ortada! G.Saray'ın eksik mevkileri sol tarafı ve orta sahası. Sol tarafta Riera, geçen yıl bekleneni veremedi. Aydın oynadığı her maçta Riera'yı katladı. Orta sahada Melo malum! Bence Melo'nun yerine savaşçı (savaşçı derken, kendi takımındaki arkadaşını döven futbolcu demiyorum) bir oyuncu alınmalı. G.Antep'ten alınan Dany, Türkiye'ye geldiği yıllardaki Dany değil. Ancak G.Saray'ın geçtiğimiz sezon son maçlarda en zayıf halkası olarak geri dörtlünün göbeği olduğu düşünülürse, Dany burası için iyi bir alternatif. Ancak şu ana kadar yapılan transferler, G.Saray'ı bırakın Avrupa'da söz sahibi yapmak, gruptan bile çıkaramaz!.. Yabancıda korkunç istatistik! Türkiye Süper Ligi'nde nasıl her şey tartışılıyorsa, yabancıların da futbolumuza katkısı ve en önemlisi aldıkları inanılmaz transfer ücretleri enine boyuna tartışılmalıdır. Yabancılar konusunda ulaşılan rakkamlar korkunç!.. Türkiye Ligi'ndeki 18 takımda ortalama 7 yabancı oynadığını ve toplam sayının 120 ile 130 olduğu, bunların da her birinin yılda ortalama 2.5 milyon euro kazandığını düşünürsek, yabancıların Türk futboluna yılda maliyetleri, 300-350 milyon euro!.. Bu rakam, Türk futbolunun çok yakın bir zaman sonra büyük bir kısmının UEFA'dan ihraç edilmekle karşı karşıya kalacağını gösteriyor. Bu paraların Türkiye'de yabancılara ödenmesi, futbolumuzu ileri götürmek yerine aksine geri götürüyor!.. Lig zaten Türkiye Ligi olmaktan çıkmış, yabancıların ticaret merkezi haline dönüşmüş!.. 300-350 milyon euro gibi uçuk bir rakam Türk futbolu için büyük bir maddi kayıptır. Yabancılara ödenen bu büyük paralardan dolayı Türk futbolcusunun yarışma şevki de kırılıyor. Ayrıca yabancı futbolcuların en küçük bir haksızlıkta başvuracakları bir UEFA'ları var. Yerli futbolcunun böyle bir güvencesi yok. Yerli oyuncu kovulduğu zaman yalnızca sezon başında aldığı parayla kalıyor. Bir de yabancıların statüsünün uygulanış şekli var ki, evlere şenlik. Sahada oynayan altı futbolcunun dışında, tribünde terlemeden para kazananlar... Bence bu durum, Türk futboluna karşı uygulanan ağır bir yaptırım. Futbol Federasyonu ivedilikle yabancı konusunu ele alırken bu statüyü de gözden geçirmelidir. G.Saray'ın, üçbuçuk yabancıyla Avrupa'da UEFA Kupası şampiyonluğu göz önüne getirildiğinde, yabancı oyuncuda sayıdan çok kalitenin önemli olduğu ortaya çıkıyor!..