‘ORGANİK TARIM' İYİ FAKAT YA FİYATLAR!..

A -
A +
Hayırlı bayramlar Sevgili okurlar, Hep birlikte bir Bayram coşkusunu, sevincini daha yaşamaktayız. Ramazan Bayramınızı en samimi ve içten dileklerimle kutluyor, tüm sevdiklerinizle mutlu, sağlıklı ve başarı dolu nice bayramlara erişmenizi diliyorum. Saygılarımla... ‘ORGANİK TARIM' İYİ FAKAT YA FİYATLAR!..UMARIM KARPUZU DİLİMLE ALMAYIZ Manavları, çarşı-pazarları süsleyen organik ürünler, fiyatlarının yüksekliğiyle dikkati çekiyor. Yurt dışına gidenler bilirler, karpuzlar dilim dilim, meyve ve sebzeler ise taneyle alınır! Bunun sebebi yokluktan ziyade; ürünlerin gerek pahalı olmaları gerekse de insanların israftan kaçınma bilincinden kaynaklandığını vurgulamak isterim. Sevgili çevre dostları sizlere en iyisini sunmak için sayfamızda yer yer uzman meslektaşlarımızdan yazılara da yer veriyoruz. İşte bunlardan biri; Bahçeşehir Üniversitesi'nden çok değerli Öğretim Üyesi Sayın Yrd. Doç. Dr. Yıldız Aksoy'un "Organik Tarım" ile ilgili çalışması. Dilerseniz sözü fazla uzatmadan Aksoy'un değerlendirmelerine geçelim... Son yıllarda tüketicinin taleplerini dikkate alan dünya tarım sektörü temsilcileri, hızla organik ürün yarışına geçti. Türkiye'de organik tarım üretiminin diğer gelişmiş ülkelere oranla düşük olmasının sebebini; bilinçli tüketicinin azlığına, ürün sayısının sınırlı ve pahalı olmasına bağlayabiliriz. DÜNYAYI YAŞANMAZ HALE GETİRDİK! Dünya nüfusunun hızlı artışı ve sanayileşmedeki hızlı gelişim birçok sorunu da beraberinde getirmiştir. Tarımda verim artırıcı girdi kullanımının insan ve çevre sağlığına olumsuz etkilerinin olduğu ortaya konmuştur. Geleneksel (konvansiyonel) tarım şeklinde yapılan uygulamalar sonucunda üretim belirli bir noktaya kadar artmış, ancak çevre kirliliği oluşmuş ve doğal denge tahrip olmuştur. Ayrıca kullanılan sentetik kimyasal ilaçların tarımsal ürünlerde oluşturduğu ilaç kalıntıları ve sentetik mineral gübrelerin yer altı sularına karışarak içme sularında meydana getirdiği zehirli değişiklikler, insan sağlığını ve hayatını tehdit etmeye başlamıştır. İşte tam bu noktada bu olumsuzluklara karşı özellikle gelişmiş ülkelerde örgütlenen üretici ve tüketiciler, "Organik Tarım"ı türetmişlerdir. AVRUPA ÜLKELERİNİN GÖZÜ BİZDE Organik gıda ürünlerinin dünya ticaretinde öneminin artmasına bağlı olarak, Avrupalı firmalar ülkemizden organik tarım ve gıda ürünleri talebinde bulunmaktadır. Öncelikle geleneksel ihraç ürünlerimizden olan çekirdeksiz kuru üzüm ve kuru incir organik olarak Ege bölgesinde üretilmeye başlanmıştır. Daha sonra bu ürünlere fındık ve kayısı eklenmiştir. Şimdilerde ise ülkemizde domatesten, karpuz'a kadar sayısız çeşitte organik ürün üretilip iç ve dış pazarda tüketicilere sunulmaktadır. Besin üretimlerinde ürünlerin erozyondan, çevre kirliliğinden, toprağın tuzlulaşmasından etkilenmemeleri gerekir. Geçmiş yıllara oranla tüketiciler tarafından talep gören organik tarım ürünleri bu sebeplerden dolayı artış göstermiştir. BÜTÜN CANLILAR KURTULUYOR Tarımın sürdürülebilir olması, gelecek nesillere bir şeyler aktarabilmek açısından da çok önemlidir. Organik tarımın hedefi insan sağlığına zarar verecek ürünlerin üretilmemesidir. İnsan sağlığının yanı sıra doğadaki canlıların sağlığı da etkilenmemelidir. Evet Sevgili Okurlar, görüldüğü gibi her geçen gün "Organik Tarım"ın önemi artıyor. Dileğimiz, dış ülkelere ihracatımızın yanında, yurt içinde de yaygınlaştırılması doğrultusundadır. Bununla birlikte, her vatandaşımızın rahatlıkla satın alabileceği bir fiyat politikasının oluşturulması büyük önem taşımaktadır. Ayrıca aldığımız ürünün organik olduğundan emin olmamız lazım. Sizlere sevgilerimle sağlıklı bir hafta diliyorum. ORGANİK TARIM DEDİKLERİ ŞEY... Organik tarım; ekolojik sistemde hatalı uygulamalar sonucu kaybolan doğal dengeyi yeniden kurmaya yönelik, insana ve çevreye dost üretim sistemlerini içermekte olup, esas olarak sentetik kimyasal tarım ilaçları, hormonlar ve mineral gübrelerin kullanımının yasaklanmasının yanında, organik ve yeşil gübreleme, toprağın muhafazası, bitkinin direncini artırma, doğal düşmanlardan yararlanmayı tavsiye eden, bütün bu imkanların kapalı bir sistemde oluşturulmasını öneren, üretimde sadece miktar artışının değil aynı zamanda ürün kalitesinin de yükselmesini amaçlayan bir üretim şeklidir. Türkiye'nin büyük avantajları var Dünyaya baktığımızda organik tarımda Avrupa ülkeleri ve ABD'nin önemli pazarlar olduğu görülmektedir. Bunun yanında Asya kıtasında Japonya'nın da gelecekte önemli bir pazar olacağı dikkati çekmektedir. Rusya'yı da unutmamak gerekir. Ülkemizde AB ülkelerinden gelen talepler doğrultusunda gelişme gösteren ve ihracatımızda yıllar içinde önemli pay almaya başlayan organik ürünlerin çoğunlukla dış pazara yönelik olduğu dikkati çekmektedir. Özellikle Avrupa Birliği pazarında organik ürünler yönünden avantajlarımızı söyle sıralayabiliriz: * Ülkemizin sahip olduğu eşsiz ve zengin biyolojik çeşitlilik * Ülkemizin ekolojik zenginliği * Pazarlara yakınlığı * Halen verimli ve kullanılmamış tarım arazisi varlığı * Ülkemiz insanının uzun yıllardır tarımla uğraşma nedeniyle sahip olduğu tarım tecrübesi. ‘ORGANİK TARIM' İYİ FAKAT YA FİYATLAR!..Cesur'un ölümü mahalleliyi üzdü Kocaeli'nin Çayırova ilçesinde Yeni Mahalle sakinleri, "Cesur" adlı köpeğin ölümüne çok üzüldü. Herkesin sevgisini kazanan ve çocukların sürekli top oynadığı Cesur'un ölümünden belediyeyi sorumlu tutan mahalle sakinleri, "Aşılarını ve tüm sağlık kontrollerini yaptırmıştık. İşe giderken bile bizi uğurluyordu. Şok olduk" şeklinde üzüntülerini dile getirdiler. 20 milyon kişiye iş herkese temiz dünya * Su, güneş, rüzgâr gibi doğal kaynaklar kullanılarak elde edilen çevreci yenilenebilir enerjiye yapılan yatırımlar, doğrudan ve dolaylı olarak istihdama sağladığı katkıyla öne çıkıyor. BM Çevre Programı (UNEP) tarafından hazırlanan bir rapora göre, küresel olarak, 2030 itibariyle yenilenebilir enerji sektörüne tahmini olarak 630 milyar dolarlık yatırım, en az 20 milyon ek iş imkanı doğuracak. Yine Nabucco Projesinin bitmesiyle 15 bin kişiye iş sağlayacağı tahmin edilirken, Türkiye'de öngörülen yenilenebilir enerji projelerinin tam 53 bin kişiye iş sağlayacağı belirtiliyor. ‘ORGANİK TARIM' İYİ FAKAT YA FİYATLAR!..18 bin sülün milyarlarca karınca... Keneye biyolojik kontrol Özellikle Orta Anadolu'da ölümcül KKKA hastalığına yol açan kenelere karşı son yıllarda onbinlerce sülün doğaya salındı. Samsun'da da 2009 yılında bu maksatla 18 bin sülün yetiştirildi. Öte yandan, Kastamonu'da ise ormanlık alanlarda keneler başta olmak üzere orman zararlısı böceklere karşı etobur kırmızı karıncalarla biyolojik mücadele yürütülüyor. SİZDEN GELENLER Otobüsler çöplerini etrafa savuruyor... > Kamil Bulgaz * Ediz Bey, 28 Temmuz'u 29'a bağlayan gece Bartın-İstanbul arasında bir şehirlerarası firmanın otobüsüyle seyahat ediyorduk. Araç, Bolu yakınlarında arıza yaptı. Görevliler, içinde meşrubat, çay, kahve, su ve diğer ikramların atıklarının bulunduğu kocaman bir çöp torbasını yol kenarındaki bir araziye bıraktılar. Çevreyi kirletmemeleri yönünde ısrarlı uyarılarıma rağmen eylemlerinden vazgeçmediler. Bu duyarsız davranışın cezalandırılmasını talep ediyorum! CEVAP: Kamil Bey, çok kızdığınızın farkındayım. Ama bu işin çözümü münferit değil de genel olmalı. Bütün otobüsçülerimizin bu şekilde davrandığını zannetmiyorum. Ama maalesef bu konuda genel bir sıkıntı var... Bakın size bir şey anlatayım: Çok değerli genç Editörüm Necmettin Öksüz kardeşim de geçenlerde Adıyaman-İstanbul arası yerel bir otobüs firmasıyla seyahat etmiş. Ön koltukta oturduğu için, kaptanın içtiği kahve bardağını pencereden savurduğunu son anda fark ettiğini anlattı. Ancak şoförün ikinci defa aynı davranışta bulunduğunu görünce nazikçe müdahale edip plastik bardağın doğaya atılmasına engel olmuş. Belki biraz zor ama güzel Türkiye'miz eninde sonunda hak ettiği yere gelecektir. Temiz yarınlar dileğiyle saygılarımı sunuyorum. Bedava kitaplar heba mı ediliyor? > Kemal Kurşun / ÇORUM * Çalışmalarınızın pratik hayata yansıdığını görüyorum... Birkaç kaygımı dile getirmek istiyorum: - Okullara dağıtılan kitaplar çöpe gitmesin. - Cam, pil ne varsa her türlü geri dönüşüm sağlansın. - Zorunlu olmadan (seyahat gibi) pet şişe kullanmayalım. - Medya çevre ve doğa sevgisine önem vermeli. - Bildiğimiz çöp ve kanalizasyon atıkları nereye gidiyor? - Eğer denize karışıyorsa, nasıl oluyor da temiz kalıyor? CEVAP: Kemal Bey, içten duyarlılığınız beni çok etkiledi. İlk sorunuzdan başlayayım... Eski kitaplar okullarda kullanılmak üzere belli bir ücret karşılığı (bu sene 2.4 milyon TL) geri dönüşümle ekonomiye kazandırılıyor. Camlar gibi birçok malzeme çok önceden beri geri dönüşüme giriyor. Son senelerde artık piller ve aküler de içlerindeki nikel, cadmium ve kurşun gibi ağır metaller ayrıştırılarak değerlendiriliyor. Çöpler ise Deponi alanlarına, kanalizasyon atıkları da; fiziksel, biyolojik ve kimyasal arıtmadan geçirilerek denizlerin derin kısımlarına bırakılıyor. Denizin kimyasal yapısı ve akışkanlığı atıkları elimine ediyor... içiniz rahat olsun! ‘ORGANİK TARIM' İYİ FAKAT YA FİYATLAR!..Bartın Çayı'nda ölen balıkları satıyorlar! > Necip Yozgatlı / BARTIN * Her geçen gün oksijen seviyesi düşen Bartın Çayı'nda balıklar, geme (bir tür büyük fare), yılan vb. canlılar birer birer yok oluyor. Derenin ve dip toprağın temizlenmesi ve havalandırılması için Ekskavatör'e ihtiyaç var. Yetkililerden ivedilikli çözüm bekleyen vatandaşlar, bölgedeki sanayi kuruluşlarının da çayı kirlettiğini iddia ediyor. Ediz Bey, asıl tehlike ise bu ölen balıkların yoksul kesim tarafından toplanıp tüketilmesi veya kötü niyetli kişiler tarafından halka satılmasıdır. CEVAP: Sayın Yozgatlı, doğanın tahrip olmasına karşı gösterdiğiniz hassasiyet dolayısıyla sizi kutluyorum. Yalnız ölen balıkların değil, su yüzüne çıkıp çırpınan balıkların da tüketilmesi son derece tehlikelidir. Vücutlarında biriken zehirli kimyasallar "Biyolojik Birikim"le insana geçerek, büyük sorunlar meydana getirebilir. Bölgedeki sanayi kuruluşlarının bu konuda titiz davranmalarını, münferit veya müşterek Arıtma Te-sisleri konusunda gerekli çalışmaları bir an evvel tamamlamalarını diliyorum. Sevgi ve selamlarımla.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.