> Karı-koca kavgaları... > Kayıp kişiler... > Bitmez tükenmez aile kavgaları... > Çöpçatanlık... > Stüdyoları, -güya- bir rahatlama merkezi hâline dönüştüren, ancak temelinde tamamen reyting amacı güden ve duygu sömürüleriyle dopdolu bir TV yayıncılık anlayışı... > Yurdum insanının bütün zaaflarını, acılarını ve duygularını birer malzeme aracı edinen, seyircilerin duygularını istismâr etmeye yönelik tarzda hazırlanıp sunulan, adına da kuşak programı denilen bu ve benzeri canlı yayınlar ve bitmez tükenmez katılımlar... > "Magazin programı" adı altında izlediğimiz rezâletler de cabası!.. Yukarıda birkaç maddeyle sıralamaya çalıştığım bu tarzdaki yapımları -birçok TV kanalının reyting tuzaklarına düşerek-yıllardır izlemek zorunda kaldık... Duygu istismarı anlayışına dayalı bu tarzdaki yapımlar bütün hızlarıyla yayınlarına devam ediyor... Birileri de kalkıp, aslı "Demokrasi istismârı" olan bu anlayışa "Dur, yeter artık" diyemiyor?!.. TV kanallarımızın genelinde yer alan magazin rezâletlerinden tutun da, saçma sapan süregelen dizi furyasını ve haberlerdeki abartı, şiddet ve kışkırtmaya dayalı ısrarcı ve son derece niteliksiz yayıncılık anlayışını yıllardır eleştirip duruyoruz!... Âdetâ zorla seyrettirilmeye çalışılan; bir o kadar da dibe vurmuş bir televizyon gücüyle yatıp kalkıyoruz ancak ne gariptir ki bir türlü uyanamıyoruz?!.. Evet, birileri bu olan bitene seyirci kalmayıp da bu "Aptal Kutusu"nu artık akıllı hâle getirmeli!... Toplumun önemli bir kısmı; evinde, yolunda ve iş yerinde, uyurgezer birer varlık hâline dönüştü bile!.. Tez elden; daha huzurlu, mutlu ve faydalı programlar izleyebilmemiz temennisiyle efendim!..