Vizyon

İETT Genel Müdür Yardımcılığı'ndan sonra TCDD'ye Genel Müdür olan Süleyman Karaman bu ikinci önemli bürokratik görevinde çalışmasına çok hızlı başladı. Cumhuriyet döneminin en atıl devrelerini yaşayan demir yollarını rehabilite etmek, modern, hızlı, güvenli ve yaygın olarak kullanılabilir hale getirmek için ekibi ile tempolu bir çalışmaya girdi. İşin hem teknik boyutunu hem de hukuki pozisyonunu en ince ayrıntılarına kadar tetkik edip teklifler paketi hazırladı. Bunlardan ilki olan Ankara-İstanbul arası 'hızlandırılmış tren' projesi bir dizi testten sonra haziran ayı başında hizmete sokuldu. Karaman'ın çalışmaları fevri değil. Bütün dünyada demir yolu taşımacılığı ülkelerin ulaşım gündeminin ilk maddesini oluşturuyor. Eğer Karaman bu çalışmalara başlamamış, siyasal otoriteden yeterince destek bulmamış olsa idi ekonomide şaha kalkmak üzere olan Türkiye'nin en önemli kanatlarından birisi çalışmayacaktı. Bu da şahlanmada ülke için önemli bir yetenek kaybına yol açacaktı. Peki dünya ne yapıyor? Dünyada, küresel ticaretin ve turizmin gelişmesine paralel olarak küresel ulaştırma koridorları oluşturulmaya çalışılmaktadır. Demir yolları da bu küreselleşmenin etkisiyle önemli yapısal ve teknik değişim sürecinden geçmektedir. Kara yolu ağırlıklı taşımacılık sisteminin sebep olduğu kirlenme, kaza, trafik tıkanıklığı gibi olumsuzluklar, bir çok Avrupa ve Asya ülkesinde, demir yollarına özel önem verilmesinin itici gücü olmuştur. İlk olarak 30 yıl önce Japonya'da kullanılmaya başlanan yüksek hız trenleri, zamanla tüm Avrupa'da yaygınlaşmıştır. Avrupa Birliği, üye ülkelerin demir yolu şebekelerini entegre hale getiren ve Orta ve Doğu Avrupa ülkelerini de içine alan 'Avrupa Yüksek-hız Tren Şebekesi'nin gerçekleştirilmesi yönünde karar almıştır. Avrupa Bakanlar Konseyi (ECMT) planına göre Avrupa, 2015 yılında 30.000 km uzunluğunda yüksek hızlı demir yolu şebekesine sahip olacaktır. Bu konuda bir çalışma yürüten Fransa, Hollanda ve Almanya'nın ortak işlettiği hızlı tren projesi 1996 yılında hayata geçmiştir. Günümüzde geliştirilmiş yüksek hız trenleri ile hızlar 300 km/saate ulaşmıştır. Çelik tekerlek-çelik ray teknolojisine dayalı olarak geliştirilen, ancak mevcut konvansiyonel hatlarda modifikasyonlar yapılarak kullanılabilen yatar gövdeli (tilted) trenler, 160-250 km/saate ulaşabilen hızları ile ekonomik bir çözüm oluşturmakta. Teknolojik olarak daha ileri sisteme sahip manyetik kaldırma (maglev) trenleri ise henüz araştırma-geliştirme aşamasındadır. Almanya ve Japonya'da devlet desteği ile devam eden bu çalışmaların 10 yıla kalmadan sonuçlanması ve tren hızlarının 450-500 km/saate ulaşması beklenmektedir. AB Komisyonu, Avrupa Demir Yolu Şebekesi'nin omurgasını meydana getirecek olan limanlar, hava yolları ve kara yollarını kapsayan kombine Trans European Networks (TEN) planını belirlemiştir. Dünyada demir yolları ile ilgili olarak yapılan 10 projeden 5'i hızlı tren projesini kapsamaktadır.