Aliço ve çırağı konuşuluyordu

A -
A +

Çardak'ta, iskeleden kasabaya giden yolun solunda, yüksek ağaçların bulunduğu büyük bir bahçe... Bahçenin içinde üç katlı 20 odalı kırmızı bir konak vardı. Bu hoş yapı, renginin kırmızılığı sebebiyle "Kırmızı Konak" diye anılıyordu. Gelibolu Mevlevi dergahı şeyhi Mustafa Daniş Efendinin idi. Mustafa Daniş Efendi, oğlu Burhaneddin Efendiyi saraylı Neviyye isimli hanımla evlendiriyordu. Düğün bu bahçede yapılacak... Pehlivanlar ise Alyanak çeşmesinin gerisindeki yüksek çam ağaçları altında kozlarını paylaşacaktı. Düğüne gelen, misafir ve pehlivanları yatırmak ve yedirip içirmek için her türlü tertibat alınmıştı... Yiyecekler hazırlanmış, bu konuda bütün Gelibolu ve Çardaklılar seferber olmuştu. Güreşler, perşembe günü öğleden sonra yapılıyordu. Düğüne Aliço da davetliydi. İşin en garibi güreşi yıllar önce bırakan Aliço, güreşmek için gelmişti. 1894 senesinin Nisan ayında, akıl almaz bir iş olmuştu. Aliço'nun çırağı Adalı Halil, ta Edirnelerden kalkıp, ustasının memleketi İpsala Koyunyeri'ne gelmişti. Aliço, çırak beni ziyarete gelmiş diye sevinirken, Adalı Halil, ustasının hiç beklemediği bir şeyi yapmış, kispetini Aliço'nun önüne koymuş, "Ustamsın, hürmetim büyüktür. Ancak şu ölümlü dünyada seninle güreşmek şerefine kavuşmak isterim. Eğer kabul edersen güreşmeğe geldim" demişti. Aliço ne desin bilemedi, tam ölür müsün öldürür müsünlük bir durum vardı. Adalı Halil'in, yıllar önce güreşi bırakmış ustasına güreş teklif etmesi terbiyesizlikti, ayrıca çırak hiçbir zaman ustasıyla ciddi güreş tutamazdı, eğer bir güreşte karşı karşıya gelirlerse, bir müddet oynaş güreş yaptıktan sonra, çırak ustasının elini öperek güreşi ustasına bırakırdı, binlerce yıllık Türk güreş geleneği böyledi. Aliço ne yapsın bilememiş, Adalı'nın bu isteğini, tam bir güreş delisi olmasına, güreşi kara sevda derecesinde sevmesine vermişti. "Kara sevdalı, aşkı konusunda sıhhatli düşünemez bu bizim deli oğlan da güreş deyince her şeyi unutuyor" diye düşünerek, gülümsemiş "Peki Adalı oğlum, madem böyle istiyorsun... Daniş Efendinin önümüzdeki ekim ayında Çardak'ta düğünü var... Bu düğünde güreşler yapılacak, inşallah orada buluşup, kozumuzu paylaşalım" demişti. Aliço, sarı öküzü kesmiş, kavurma yapmış ve kara öküzle birlikte boyunduruğa koşularak çift sürmüş, hanımı da sabanın başına geçmişti. Bu şekilde güreşe hazırlanmıştı. Geçen beş ay içinde elli yaşını aşmış Aliço tanınmaz hale gelmişti. Görenler hay bire maşallah koca usta demekten kendini alamıyorlardı. Çardak'a gelen herkes, Adalı Halil ile Aliço arasında geçen bu hadiseyi, kavurma olan sarı öküzü konuşuyordu. Koca Yusuf, Hergeleci ve Kara Ahmet, Adalı Halil'in ustasına meydan okuyuşunu duyunca çok şaşırdılar. Kara Ahmet, Adalı Halil gibi bir pehlivanın böyle bir şey yapması için çıldırması lazım diye düşündü. Ustasının elini öpen Adalı Halil ustasının son durumunu görünce meydan okuduğuna pişman olmuştu, ancak iş işten geçmişti. Aliço, 20 yaşındaki bir delikanlı gibi olmuştu. Güreşlerden bir gün önce Gelibolu ve Çardak, güreşçiler ve gelen misafirlerle dolup taşmıştı. > DEVAMI VAR

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.