Herkes şaşırmıştı

A -
A +

Artık, Fransız gazeteleri Ahmet'e daha fazla ilgi gösteriyorlardı. Onunsa hiçbir şeyi gördüğü yoktu, yalnızca bir şeyi bekliyordu. Ancak beklediği gelmiyordu. Ahmet'in ikinci rakibi yine bir Fransız güreşçi, Marechal'di. Marechal, Bordauxlu olup, Fransızların çok sevdiği bir şampiyondu. Kara Ahmet, Marechal ile 19 Kasım 1899 gecesi karşılaştı. Marechal, Ahmet'e göre daha iri ve kiloluydu. İkisini yan yana görenler ve güreş otoriteleri "Türk'ün işi bu sefer zor. Frances'i yendiği gibi Marechal'i yenemez. Marechal, Türk'ü rahatlıkla yener" diyorlardı. Ahmet'in Marechal ile güreşi 12 dakika sürdü. 21 Kasım 1899 tarihli Velo ve J. Des Sports gazetesi, bu güreşe beklenenin aksine geniş yer verdi: "Türk'ün fiziki yapısı, kilosu bana yeterli gözükmedi. Vücudunda adale olmayan Türk 1.80 boyunda 100 kilo kadar ağırlığında. Marechal'in yanında epey ufak gözüküyor. Güreş tarzı da hayli karışık. Yalnız bir şeyi kabul etmek gerekiyor. Bu Türk, gerçekten neşeli, güreşten keyif alıyor. Çok severek yapıyor, güreşmeyip sanki kanatlanıp uçuyor. Işıl ışıl yanan gözleri, çok sevecen bakıyor. Her defasında, düz beyaz dişlerini meydana çıkaran çok tatlı bir tebessümü var. Kara Ahmet, yalnız neşeli değil aynı zamanda çok kuvvetli. Bu kudreti nereden alıyor ya Rabbim... Sır... Rakibini Yusufvari eziyor... Yani, üç yıl önce Fransa'nın altını üstüne getiren Koca Yusuf pehlivan gibi karşı konulmaz acı kuvvetiyle rakibini mum gibi yapıyor. Yavaş yavaş güreşiyor acele etmeden. Önce rakibinin kolunu kaptı çevirdi. Hakem, kolu büktüğünü sanarak ihtar etti. Sonra faullü durum olmadığını anlayınca müdahale etmedi. Ahmet, Marechal'in kafasını kaptı, kendi koltuk altına getirdi. Ellerini, rakibinin koltuk altlarından geçirip sırtında kenetledi ve böylelikle kaz kanadı oyununu aldı. Marechal'i çevirmeğe başladı. Ancak, Marechal, Ahmet'ten çok kilolu olduğu için direndi. Ahmet, çeviremedi. Hakem oyunu bıraktırdı. Güreş tekrar başladı. Ahmet, nasıl oldu kimse anlayamadı, tabii başta Marechal, aynı oyunu tekrar aldı, çevirmek için zorladı, yine çeviremedi. Hakem yine bıraktırdı. İnanılmaz bir şey oldu. Ahmet, aynı oyunu yine almıştı. Marechal'in şaşkınlığı yüzünden okunuyordu. Ahmet'e sen sihirbaz mısın, beni hipnotize mi ettin der gibilerden bakıyordu. Ahmet, ise, beyaz dişleri bütün güzelliğiyle ortaya çıka çıka tebessüm ediyordu. Seyirciler, arasında şaşkınlıktan feryat edenler vardı. Ahmet, iki üç dakika zorlamasına rağmen çeviremedi. Ve hakem yine bıraktırdı. Ve kimsenin beklemediği bir şey oldu. Ahmet, dördüncü defa aynı oyunu, tekrar almayı başardı. Seyirci müthiş şekilde Marechal'i ıslıklıyordu, "Güreşi sattın mı" bağırışmaları ortalığı yıkıyordu. Marechal, o onda başını kurtarıp seyirciye dönebilse, "Ne bağırıyorsunuz, bu adam sihirbaz mıdır nedir, ben de anlayamadım." diyecek. Ama, Ahmet'in koltuk altından kafasını kurtarmak ne mümkün. Ahmet, çevirmeğe başladı. Üç defa, direnen Marechal, yorulmuş olmalı ki bu sefer daha fazla direnemedi. Ve Ahmet, yavaş yavaş çevirerek Marechal'in sırtını mindere yapıştırdı. Ahmet, doğruldu, gayet kibar şekilde, sağ elini göğsüne koyarak seyircileri selamladı. Kadınlar tarafı, "Karamel" sesleriyle yıkılırken, erkekler tarafı protesto ettiler. Çok şey bekledikleri güreşçileri, 12. dakidaka yenilmişti hem de su götürmez şekilde. Seyircilerin protestosu üzerine, Ahmet, Pierri vasıtasıyla, tekrar güreşmeğe hazır olduğunu bildirdi. > DEVAMI VAR

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.