Hikmet dede, büyük bir dikkatle dinleyen Ahmet'e Kızılelma ile ilgili sözlerini şöyle sürdürdü: -Hint ve Çin ülkelerini topraklarına katan Oğuz Han'ın elde etmek istediği ilk Kızılelma Pekin'dir. Batılıların Tanrının Kılıcı diye isimlendirdiği Atilla'nın hedefi batıdır. Ares Kılıcı olarak isimlendirilen ve dünya hâkimiyetinin vasıtası kabul edilen kılıç, Atilla'nın, Kızılelma olarak batıyı seçmesine sebep olmuştur. Osmanlı'dan tam 800 yıl önce. Osmanlı'nın ilk kızılelması, Anadolu'da beylikler dönemine son verip Türk birliğini sağlamak olmuştur. Sadece Türk milleti için değil... dünyadaki bütün milletler için kavşak noktası İstanbul... Osmanlı'nın büyük Kızılelmasıydı. İstanbul, Fatih Sultan Mehmet'in dahiyane idare ve olağanüstü iradesiyle, Türklerin hâkimiyetine girer. Hz.Muhammed'in; "İstanbul muhakkak fetholunacaktır. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan ve onun askerleri ne güzel askerlerdir" hadisi ile müjdelenen ideal, hayata geçirilir. İstanbul'un fethi ile olgunlaşan Kızılelma... Türk'ün, dünyaya hâkim olma duygusunun bir ifadesi oldu İstanbul'un fethinden sonra, Türk milleti için Kızılelma, Roma'ya, St.Pierre'nin kubbesine taşınır. Burası Katolik dünyasının kalbidir. Türklerin hedefi artık Roma'dır. Fatih döneminde yapılan Ortanto (İtalya) seferinin sebebi de budur. Roma Kızılelmasının düşürülmesidir. Atilla'dan sonra Roma'yı düşürmek Osmanlı Türklerinin büyük hedefleri arasındadır. Bir efsane Kızılelmanın Roma'ya taşındığını anlatır ve Türk'ü Roma'ya koşturur. Türkler için Kızılelma... yaklaştıkça uzaklaşan, ancak uzaklaştığı oranda cazibesi artan idealler ve yüce hayallerdir. Asırlar ilerledikçe... ülkeler ve şehirler fethedildikçe, Kızılelmanın temsil ettiği yer de değişmiş... Kızılelma, pâdişâhın sefer murâd ettiği yerler olmuştur. Pâdişâh ise yalnız ve yalnız, "İ'lâ-yı Kelimetullah" için bu işi yapmaktadır. Kanuni Sultan Süleyman, askerleriyle sefere çıktığında, bütün Yeniçeri askerleri, "Kızılelmaya, Kızılelmaya" diye bağırınca, ileri gelenleri topladı ve Kızılelmanın neresi olduğunu sordu. Kimisi, Roma, kimisi Viyana, kimisi ise Paris, dedi. Padişah, bütün bu cevapları beğenmedi. Dışarda, Otağ-ı Hümâyûn'a en yakın bir yeniçerinin getirilmesi istedi.. Aynı suale ona sordu. Cevap, Türk milletinin binlerce yılda oluşan milli şuurun ifadesiydi... Yeniçeri, "Kızılelma; hünkarımızın gerçekleştirmemizi istediği hedef, gitmemezi istediği diyardır", cevabını verir. Nitekim, akıncıların dilerinden düşürmediği "Buna ermeydanı derler" türküsünde de "Bu yolun erkanı imanım Hünkardan gelir" diyerek buna işaret edilmektedir. Kızılelma, Türk halk hikâyelerinde... murâda erilecek yer olarak gösterilir. Bu, düğünlerde çekilen bayraklarda kendini gösterir. Bu âdete göre düğün alaylarında taşınan bayrağın tepesine kızıl bir elma yerleştirilir. Bu bayrak, oğlan evinden çıkar. Kız evine dikilir. Gelinle birlikte gelen düğün alayının en önünde taşınır ve sonunda yine oğlan evine dikilir. Tepesinde kızıl elma vardır." Ahmet nefesini tutmuştu... > Devamı var