Mesut olmak

Almanya mesut, biz üzgün." Almanya'ya 3-0 yenildiğimiz maç sonrası bazı gazete spor manşetleri böyleydi. Bütün gayretler mesut olmak için değil mi? Bütün dinler, felsefeler ve ideolojiler, insanları mesut etmek iddiasında bulunmaz mı? Bugünlerde mesut olmakta en fazla zorlanan herhalde Almanya Milli Takımında oynayan Türk asıllı futbolcu Mesut Özil olsa gerek. Alman Milli takımının formasını giyince Türklüğe, milletine ihanetle suçladık. Maç esnasında yuhaladık. Garibim her ne kadar "Ben Türk'üm ve Müslümanım ama Alman vatandaşıyım, Almanya'da yaşamaktan, vatandaşı olduğum ülkenin milli takımında oynamaktan memnunum" dese de derdini anlatamıyor, daha doğrusu biz onu anlamamakta ısrar ediyoruz. Gol attıktan sonra dondu kaldı, sevinemedi. Bir Türk'ün vatandaşı olduğu ülkenin milli takımında oynaması niçin ihanet olsun? Onu ihanetle suçlarsak çok zorlanmaz mıyız, Mehmet ismini vererek milli takımda oynattığımız Brezilya vatandaşı, Hıristiyan ve zenci Aurelio'nun durumunu açıklamakta? Hem de ona öyle bir isim verdik ki dini aidiyetin ve etnik, kültürel kimliğin zirvesi... Mehmet dedik, Muhammed (aleyhisselam) isminin Türkçeleşmiş halini ve askerlerimizin genel ismini, Mehmetçiği... Milli takımlarda oynamak vatandaşlık bağına göre... Sarı sarı Almanların, bembeyaz İngilizlerin, Fransızların içinde simsiyah zencileri hep görüyoruz, göreceğiz. Vatandaşlıkta da kişinin etnik, kültürel ve dini kimliklerine, isimlerine bakılmaz. Hiç düşündünüz mü, bizim için bağımsızlık günü olan 29 ekimler, Rum asıllı vatandaşlarımızın etnik ve dini kimlikle bağlı olduğu Yunanistan'ın mağlubiyet günüdür. Bu vatandaşlarımızı bugünlerde üzgün gördüğümüzde "Sen Yunanistan'ın mağlubiyetine üzülüyorsun" diyerek suçlayacak mıyız? Ya Yunanistan'daki Batı Trakyalı Türklerin durumu? Yunanlıların bağımsızlık günü, Osmanlıdan koptukları, on binlerce Müslümanın kıyıma uğradığı gündür. O günde ellerinde Yunan bayraklarıyla törene katılan Türk çocuklarının hali? Hüküm görünüşe göredir, insanlar vatandaşı oldukları ülkenin kanunlarına riayet ettikleri, birlikte yaşadıkları kimselerin inanç, örf ve adetlerine saygı gösterdikleri sürece sevgilerinden, gönlünde yaşattıklarından dolayı suçlanamazlar. Asıl olan kişinin mesut olmasıdır. Aynı vatan toprağında, aynı ülkenin vatandaşlığı altında yaşayanlar, çok farklı şeylerle mesut olabilirler, kimsenin kanunlara riayet ettiği sürece bunları suçlamaya hakkı yoktur. Başta Almanya olmak üzere nice ülkelerde nice Mesutlarımız var. Tercihlerinden dolayı onları değil, kendimizi suçlamalıyız. Tercih edilen olmadığımız için... Velhasıl Mesut olmak zor, Almanya'da da, Türkiye'de de, bütün dünyada...