Tahminleri alt üst etmişti

A -
A +

18. dakikada Ahmet, rakibini köşeye sıkıştırdı. Ne olduğunu anlamadan başparmağını hasmının gırtlağına, dört parmağını da ensesine getirerek elense çekti. Gambier, kendini yerde buldu. Gambier, yere düşmesiyle birlikte, sürünerek minder dışına kaçmak için harekete geçti. Ahmet, bir panter gibi atıldı. Minder dışına çıkmadan Gambier'i ayaklarından yakaladı. Ortaya son derece komik bir durum çıktı. Gambler, sürünerek minder dışına çıkmağa, Ahmet de, bacaklarından minder içine çekmeğe çalışıyordu. Bu garip mücadeleyi kazanan Ahmet oldu. Gambler'i sürükleyerek, minder ortasına getirdi. Bir kartal gibi, üstüne kondu. Sağ kolunu, koltuk altına geçirip, elini ensesine getirdi tek kle oyununu aldı. Çevirmek için zorlamağa başladı. Rakibi fazla direnemedi. Bir kabak gibi sırt üstü devrildi. Kara Ahmet, doğruldu, seyircileri selamladı. Rakibini gayet kibar şekilde yerden kaldırdı. "Karamel" sesleri, ortalığı çınlattı. Ahmet, güreş tarzı, hareketleri, güler yüzü, şen şakrak haliyle Fransızların gönlünü kazanmıştı. Kara Ahmet, finale kalmıştı. 5 Aralık, Gambler ile güreşinin hemen ertesi günü, daha önce yenildiği Fransız Laurent ile şampiyonluk güreşi yapacaktı. Bütün gazeteciler Ahmet'in peşindeydi. Şampiyona başlarken, kimsenin değer vermediği Ahmet, finale kalmıştı. Kara Ahmet, büyük neşe içindeydi. Sevdiceği, kızılelması Benoit ile arasında yalnızca bir engel kalmıştı. Laurent isimli bu engeli kolayca aşacağına inanıyordu. Önceki güreşte kendisine fazla güvenmenin ve aklının Benoit ile meşgul olmasının cezasını çekmişti. Ahmet, güzel bir banyodan sonra erkenden yattı. Sabah namazı için kalktı ve kıldıktan sonra tekrar yattı. Saat 10 civarı dinlenmiş olarak kalktı. Otelin lobisine indiğinde, öğrenci Mehmet'in kendisini beklediğini gördü. Mehmet, büyük bir sevinçle Ahmet'in boynuna sarıldı, finale kaldığı için tebrik etti: -Ahmet abim. İnşallah, final güreşinde Laurent'i yenecek ve şampiyon olacak... maksadına kavuşacaksın. -İnşallah be Mehmedim. Dua et... Mehmet, sürpriz yaptı: -Benoit yengemin selamı var. Eğer, uygun görürseniz, akşama güreşi izlemeğe geleceğini, ama güreşten önce ve güreş sırasında size görünmeyeceğini söyledi. Ne dersiniz? Ahmet, şöyle bir düşündü. Benoit'in, kendisini seyrettiğini bilmek... Aklını mı karıştırırdı, yoksa gücüne güç mü katardı. Benoit'in kendisini seyrettiğini düşünmenin gücüne güç kattığını, dağları devirebileceğini hissetti. Yine de, Filiz Nurullah'a bir tanışayım, dedi. Filiz Nurullah da, Ahmet'e gözükmediği sürece uygun olacağını söyledi. Benoit'in gözükmesi, Ahmet'in aklının başından uçması demekti. Ve akşam oldu. Güneş, Paris semalarında bir kızıl elma gibi battı. Bakalım, yarın sabah kimin sevincine doğacaktı? Ahmet, Filiz Nurullah, Rum Pierri ile birlikte güreşlerin yapıldığı salona geldi. Ahmet ile Laurent'in güreşinden önce üçüncülük güreşi yapıldı. Bu güreşte, Belçikalı Kasap Constant ile Fransız Mauriece Gambier karşı karşıya geldiler. Çok güzel ve çekişmeli geçen bir güreşten sonra Constant, 1 saat 4 dakikada Gambier'i yenerek üçüncü oldu. Sıra, büyük bir heyecanla beklenen birincilik güreşine gelmişti. > DEVAMI VAR

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.