Amerika'daki Türkler

A -
A +

Dışişleri Müsteşarı Uğur Ziyal başkanlığındaki bir heyet gelecek hafta Washington'da çeşitli temaslarda bulunacak. Heyette Müsteşar Yardımcısı Baki İlkin'in yanı sıra hem Dışişleri'nden hem de Genelkurmay'dan başka yetkililer de yeralıyor. Türkiye ile ABD arasında bu tür heyetlerarası görüşmeler, periyodik olarak yapılıyor. Bu genel istişare toplantılarında, iki ülke arasındaki ilişkiler ayrıntılı bir şekilde ele alınır. Ortak politikalar belirlenir. İlişkilerdeki pürüzler konuşulur. Ancak bu defaki ziyaretin biraz daha farklı bir boyutu var. Çünkü tezkere krizinden sonra Türk-Amerikan ilişkilerinde ciddi bir "güven bunalımı" ortaya çıktı. Bunun sonucunda Amerikalı asker ve sivil yetkililer çeşitli ortamlarda, Türkiye'yi ve Türk askerini alışılmadık biçimde eleştirmeye başladılar. Öte yanda; Türk-Amerikan ilişkilerindeki "stratejik ortaklık" anlayışı buzdolabına kalktı. Hatta bazılarına göre de sona erdi. Dolayısı ile bu ziyaretin, Türk-Amerikan ilişkilerindeki soğukluğun giderilmesi ve iki müttefik arasındaki anlaşmazlıkların-pürüzlerin tamir edilmesine yönelik bir misyonu da olacak. Uğur Ziyal geçen yaz Washington'ı ziyaret ettiğinde, yönetimden Başkan Yardımcısı Cheney'e kadar bir dizi üst yetkililerle görüşmüştü. Alışılmadık biçimde çok sıcak karşılanmıştı. Bu yıl Dışişleri'nden ve yönetimden "ıkinci-üçüncü dereceli yetkililerle" görüşecek olması bile, Türk-Amerikan ilişkilerindeki ciddi sıkıntıların boyutunu göstermeye yetiyor. Heyet gerek yetkililerle yapılacak temaslarda, gerekse düşünce kuruluşlarındaki toplantılarda, ilişkilerdeki bu sıkıntıları aşmaya çalışacak. Ayrıca Türk-Amerikan ilişkilerinde yeni açılım ve politikalar hakkında ciddi bir fikir alışverişinde bulunacak. ğ Gönüllü kuruluşlar Türk-Amerikan ilişkilerindeki bu sıkıntılı durumun aşılmasında, Amerika'daki Türkler'e ve Türk-Amerikan Dernekleri Asamblesi ATAA ile Federasyonu FTAA başta olmak üzere herkese büyük iş düşüyor. ABD'de sayıları milyona yaklaşan soydaşlarımızdan ve yine sayıları 7 milyonu geçen Müslümanlardan bir türlü yeterince faydalanılamıyor. Bunlara ilaveten ABD'deki Osmanlı Diasporası da büyük bir potansiyel olarak ortada duruyor. Maalesef bu önemli imkanlardan bir türlü yararlanamıyoruz.. Halbuki soydaşlarımızın ve diğer potansiyellerin değerlendirilmesi ile Türk-Amerikan ilişkilerindeki pürüz ve sıkıntıların giderilmesinin ötesinde kazançlar ortaya çıkacak. Türk-Amerikan Dernekleri ATAA ile FTAA lobicilik ve benzeri resmi işlerle uğraşmak yerine, soydaşlarımızla ve bu sivil potansiyel ile yakınlaşma içine girseler, mesele hallolacak. Dernekleri halka açarak fonksiyonel hale getirmeden, ne Amerika'daki soydaşlarımızdan ne de diğer potansiyel sivil kişi ve örgütlerden faydalanmak imkansız. KONGRE ve Amerikan yönetimleri nezdinde etkili olmanın yolu resmi temaslardan ziyade, buradaki Türk varlığını "seçmen" yapmaktan, Amerikalı Müslüman ve Osmanlı Diasporası'na mensup seçmenlerle de iyi ve sıkı "diyalogdan" geçiyor. Derneklerimiz artık, gelen giden resmi heyetlere yakın olmak sevdasından ve ona buna standart elektronik postalar göndererek "çalıştıklarını" ispatlamaktan vazgeçsinler. Bunlardan daha önemli olan halka açılma, sivillerle yakından ilgi gibi daha fonksiyonel işler yapsınlar. ğ Güle güle Hasan hoca Washington'da, Türk-Amerikan İslam Vakfı TAIF'e ait 60 dönüm bir arsa ve cami var. 5 yıldan beri burada görev yapan Hasan Yavuzer hoca, Türkiye'ye dönüyor. Hasan hoca, sadece Washington'daki Türkler'e değil, çeşitli dinlerden Amerikalılar'a da Türkiye'yi ve İslamiyet'i sevdirmişti. Görevi boyunca adeta bir tanıtım elçisi gibi çalıştı. Onun sayesinde hayatında abdest gusül almamış ve alnı secdeye değmemiş nice insanımız, camiyle tanıştı, kaynaştı, sevişti. Washington Büyükelçiliğimizin ve buradaki soydaşlarımızın büyük çabalarına rağmen, Hasan hocanın görev süresi bir türlü uzatılamadı. Halbuki buralara hem daha fazla böyle din görevlisi göndermek, hem de Hasan Yavuzer gibi başarılı isimlerin tecrübelerinden daha uzun süre yararlanmak lazım. Umarız Diyanet Teşkilatımız ile Dış Türkler'in bağlı olduğu bakanlık bundan böyle bu tür görevlere daha bir başka şekilde yaklaşır. Sayın Bakan Mehmet Aydın'dan dış Türkler konusunda yeni yaklaşımlar bekliyor ve gelecek hafta Türkiye'ye dönecek Hasan hocaya "Güle güle! Yeni görevinizde başarılar!" diyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.