Tüketici eleştiriye karşı üretici eleştiri...

A -
A +

“Kesret içinde vahdet”i önemseyen bir değerler silsilesinden gelen insanımıza “dayatma” yoluyla, birbirini yaşatmayı değil de âdeta bitirmeyi öğretmeye çalışıyorlar.

Eleştiriler yapıcı değil yıkıcı bu anlamda. Tarih-i kadimimizde bizim bir eleştiri kültürümüz var idi. Eleştiren, eleştirdiği kişiyi hatalarından arındırıp daha mükemmel olabilmesi adına eleştirirdi; çünkü kardeşinin üzüntüsü, eksiği kendi üzüntüsü, eksiği gibiydi. Bu, mutluluk ve başarı içinde böyleydi aslında…

Kötü niyetliler de yok değildi. Fakat bu düşünce asla kendisine yer bulamaz ve genel atmosferde bir tesir oluşturamazdı.

Oysa şimdilerde pek çok televizyon programında ana tema kavga, ihtiras, çekişme kıskançlık vs. duyguları üzerine oturtuluyor.

Reytingin ana unsuru olarak addedilen kavga ve şiddet, yanlış pek çok hadiseyi, marjinal örnekleri vasatımız-mış gibi göstermeye başladı.

“Evlilik” programları âdeta evlilikten nefret ettiren bir araç gibi. Oysa aile toplumun temel taşı. Aile yapısı zedelenmiş bir toplumun yaşama şansı neredeyse yok.

Tahammül, fedakârlık gibi çok önemli gayretleri içinde barındıran aile mefhumu, bu örneklerde tamamen çıkar ve egoyu önceleyen bir yapı olarak sunuyor.

Yalnız bir insan ile toplumla birlikte olan insan aynı normlara tabi olmaz; bekâr ile evlinin olamayacağı gibi…

“Sen her şeysin” diyerek çığırından çıkarılmaya çalışılan, bireye dönüştürülen insan, diğerkâmlık duygularından da maalesef kopuyor. Tek başına yetemeyeceğini fark ettiğinde ise artık çok şey kaybedilmiş oluyor.
Komünizm, insani önemsemeden sadece toplum dedi. Kapitalizm insanı daha rahat sömürmek için onu diğerlerinden koparmak adına bireyselleştirdi.

Oysa bizim inancımız, ne bireyi küçümsedi ne de toplumu. Yani sağlam bir birey olarak toplum içinde var olması gerektiğini ona öğütleyen bir inancın toplumu, mutlaka girdiği bu yanlış yolu sorgulamalıdır.

Bu gidiş, her şeyi “çıkar”ında gören kapitalistlere emanet edilemeyecek kadar kutsal bir yolun gidişidir çünkü...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.