Prut harbinin gerçek yönü

A -
A +

2 Eylül 2004'te Rusya Devlet Başkanı Putin Türkiye'yi ziyaret edecekti. Olmadı, olamadı!. Türk- Rus siyasi ilişkilerinin artmasını istemeyen diğer emperyalistler, bir taşla birden çok kuş vurdular. Putin ziyaretinden günlerce önce, bazı yazılı ve görüntülü yayın organları, normalin üstünde ısındırma yayınlarına başladılar. Bu arada işin dozunu da kaçırdılar. Putin meğer ne sıkı Türk dostu imiş? Yıllar önce KGB görevlisi olarak Antalya kıyılarımızı en ufak koylarına kadar günlerce gezmiş. Herhalde planlarını da çizdi. Gezdiren kaptanın hatıralarını yayınladık. Beni bu yazıya zorlayan, Türk- Rus münasebetlerinin tarihini getirip, Prut'a bağlayanlar oldu. Bundan 50 sene önce, lise sıralarında iken, Prut için anlatılan akıl ve ahlak dışı söylemler, aynen şimdi de devam ediyor. Malum yalanlar! İşin aslını sizlerle paylaşmaya çalışacağım: Azak denizinin en kuzey ucundaki Osmanlı kalesi Azak'a saldıran Ruslar, ardından harp ilan ettiler. Çar Petro İsveç Kralı Demirbaş Şarl'ı yenmenin şımarıklığını yaşıyordu. Sıra Türklere gelmişti. Asker kökenli olmadığı halde tecrübeli bir devlet adamı olan Baltacı Mehmet Paşa serdar tayin edildi. Yeniçeriler ve redif askerleri, uzun süredir savaş görmediklerinden serkeşlikler yapıyordu. Tecrübeli Mehmet Paşa, onları çekip çevirip, hızlı bir intikalle Tuna'ya ulaşıp, oradan da Prut, Seret nehirleri arasında, Rus Çarı ve ordusunu 4 X 6 km2'lik bir alana sıkıştırdı. Çar savaş karargahında çılgına dönüp, akıl dışı konuşmalar yapıyordu. Rusya'ya gönderdiği bir emirde; benim el yazımla da olsa bir teslim olma emrim elinize gelirse, sakın uymayın diyordu. Ümitsizdi. Katerina ile evli değildi. Onun bu karargahtaki işi, gönül eğlendirmekti. En gizli toplantılara bile katılabiliyordu. Dışişleri Bakanı Safirov, kuruldan, Türklerle teslim anlaşması için tam yetki aldı. Devletler arası ilişkilerde, o devirde adet olduğu üzere, önden bazı hediyeler gönderilirdi. Safirov da öyle yaptı. Götürülen hediyeler devlet hazinesinden idi. Zira o devirde bankamatik, çek ve internet bankacılığı yoktu. Savaşa giderken ordunun masrafları için, paraları devlet yanına alırdı. Bu hediyeler Osmanlı karargahında, Baltacı'nın kethüdası ve katibine teslim edildi. Bunlardan serdar haberdar edilmedi. Baltacı anlaşma öncesi, bu hediyeleri kabul eden Kethüda Ömer ve katibini idam ettirdi. Ruslar yalvararak, atlarını otlatacak çayır için izin istediler. İzin verildi. Ruslarla tam bir, onları teslim alma anlaşması yapıldı. Çar üç gün içinde ağır toplarını gizlice Prut nehrine attırdı. Hafif silahları ile Prut nehrini doğuya geçince, namusu üzerine imzaladığı anlaşmayı yok saydı. Bizim bazı gazetecilerimiz, Putin mülakatında o zaman da işi rüşvetle halletmiştik şeklinde yazarak üç yüz sene önceki bir başarıyı, iftirayla rezalete çevirdiler. Tarihimizi iftiralardan temizlemenin zamanı geldi sanırım.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.