Atatürk'ün 'Evrensel' yönü

A -
A +

Bu yılki; "Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı" aynı zamanda Atatürk'ün doğumunun 125. yılına rastlamaktadır. Nitekim bu nedenle, Atatürk Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi ile birlikte 15-18 Mayıs 2006 günlerinde Ankara'da doksana yakın Türk ve yabancı bilim adamının katılımı ile düzenlenen "Doğumunun 125. Yılında Mustafa Kemal Atatürk Uluslararası Sempozyumuna sunulan iki bildiri konusundan birinin "Atatürk'ün Evrensel Yönü" olmuştur. Böyle olunca da, UNESCO Genel Kurulunun Atatürk'ün 100. doğum yıl dönümü dolayısı ile, 27 Kasım 1978'de verdiği ve bundan önceki yazımda üzerinde durduğum karar metnini ele almakta büyük fayda vardır. Zira bu karar dikkatle okunduğu takdirde, milletlerarasında eğitim, bilim ve kültür yolu ile adaletin, hukukun üstünlüğünün ve ırk, cins ve din farkı gözetmeyen, insan hak ve özgürlüklerinin gerçekleşmesini sağlayan bir iş birliğini amaçlayan UNESCO Genel Kurulu, Atatürk'ün gelecek kuşaklar için örnek olacak üstün kişiliğini, uluslararası anlayış, iş birliği ve barış yolundaki çabaların, eşsiz devrimciliğini ve özellikle sömürgecilik ve emperyalizme karşı açılan savaşların ilk lideri olduğunu ve 'Mazlum Milletler'in bağımsızlığına kavuşarak insanlar ve ülkeler arasıda hiçbir renk, din, cins ve ırk ayrımı gözetmeyen bir uyum ve iş birliği çağının doğacağına inandığını, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu olarak, politikasında ve davranışlarında her zaman barış, uluslararası anlayış ve insan haklarına saygı ile öncelik tanıyan bir tutum içinde bulunduğunu dünyaya ilan etmektedir. Bu metnin dikkatle tetkikinden UNESCO'nun, Atatürk ile ilgili evrensel niteliklerinin birçoğunu dile getirdiğini anlamak mümkündür. Özellikle UNESCO'nun beyanlarında Mustafa Kemal'i emsalsiz bir ulusal bağımsızlık savaşının, ilk liderlerinden biri olduğunu, diğer önemli evrensel niteliğinin ise çağdaşları, Stalin, Mussolini ve Hitler'den farklı olarak, 'Barışçı' ve hukukun üstünlüğüne dayanan bir 'Çağdaşlaşma' lideri olarak gördüğünü anlıyoruz. Nitekim; nisan ayında ülkemize resmi ziyarette bulunan ve Bangladeş'in bağımsızlığını ilân eden Ziya-ül-Rahman'ın eşi olup, kocasının 1981'deki ayaklanmada öldürülmesinden sonra, politikaya atılan, 1991'de ilk kadın başbakan olan Halide Ziya'nın, Başbakan Erdoğan ile görüşmesinde Atatürk'ten övgü ile bahsettiğini, Bangladeş'in millî şairi Kazi Nazrul İslâm'ın yazdığı "Kemal Paşa" adlı kitabı hediye ettiğini ve bu kitapta; "Atatürk sömürgeci düşmanlara karşı tedbir olarak halkını zalimlerden kurtardı" ifadesinin yer aldığını medya haberlerinden hatırlıyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.