Etnik 'ETA' terör örgütünün 'ateşkes'ine güvenilebilir mi?

A -
A +

İspanya'daki BASK Ayrılıkçı Etnik Terör Örgütü ETA'nın, mart ayında 'Ateşkes' ilan ettiğini ve üç maskeli kişinin videotopete ilan ettiği bu sözde 'Sürekli Ateşkes'i, 23 Mart günü 'BASK Sorunu'nun barışçı şekilde çözümü isteği ile teyit ettiğini medya haberlerinden biliyoruz. Bu gelişmeyi 'İyimser İhtiyat' ile karşılayan İspanya Başbakanı Zapatero'nun yerden göğe kadar hakkı vardır. Zira ETA bu beyanında ne silahları bırakmaktan söz etmiş, ne de 'Kuvvet Kullanımı'ndan vazgeçmiştir. Diğer taraftan ETA'nın birçok 'Ateşkes'ler, daha önce de ilan ettiği ve 1998'deki sonuncusunun sadece 14 ay sürdüğünü hatırlıyoruz. Bununla birlikte Başbakan Zapatero 'Ateşkes'i memnunlukla karşılamış ve bu gelişmenin kademeli olarak ETA'yı silah bırakmaya ve müzakere masasına oturmaya götürmesini dilemiştir. Zapatero'nun en büyük silahı parlamentodaki çoğunluk olup, başbakan bu çoğunluğu Katalan ve BASK bölgelerinin özerklik statüsü konusunda kullanmak durumundadır. Bununla birlikte Zapatero'nun ilerde bu konuda 'Tökezleme' ihtimali de vardır. Zira, ETA İspanya'nın dört eyaletinden ve Güneybatı Fransa'nın bir bölümünden oluşan ayrı bir 'BASK Devleti' hedeflemekte, bu ise gerçekleşmesi imkansız bir 'Hayal' oluşturmaktadır. Diğer taraftan muhalefetteki Sağ Halk Partisi lideri Mariano Rajoy ETA'nın 'Ateşkes'ini yetersiz bulmuş, ETA'dan beklentilerinin 'Kendisini feshetme kararı' olduğunu beyan etmiştir. İspanyol ve Fransız güvenlik kuvvetleri tarafından oldukça zayıflatılmış olan ETA'nın, Mayıs 2003'te iki polis memurunu otomobile konulmuş bir bomba ile öldürmesinden sonra hiçbir cinayet işlemediği bildirilmekte, bununla birlikte bu etnik terör örgütünün bugünkü iç yapısının bilinmediği de vurgulanmaktadır. Bu nedenle, Başbakan Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun bu konuda önümüzde 'Uzun ve Güç' bir sürecin bulunduğunu söylemesi çok yerindedir. ..... EK: Başbakan Erdoğan'ın, DTP'yi kastederek "Terör örgütünün muhatap alınması mümkün değil" sözlerinden sonra Güneydoğu'da tırmanan şiddetin son bulması için Kürt örgütlerinin de PKK'ya "Silah Bırak" çağrıları yaptığını görüyoruz. "Halk ve Özgürlük Partisi Başkanı Abdülmelik Fırat" kuruluşumuzdan itibaren PKK'nın şiddetini onaylamıyoruz derken, İHD Genel Başkanı Yusuf Alataş, Diyarbakır şubesinde Türkiye İnsan Hakları Başkanı Yavuz Önen ve Mazlum-Der Başkan Yardımcısı Şehmus Ülek ile yaptığı açıklamada "Ülke sorunlarının çözümünde şiddete başvurmaktan kaçınılmalıdır" görüşünü vurguladığını, Kürt Demokrasi Formu Başkanı Feridun Yazar'ın "Demokratik ve sivil çözüm yolunun açılabilmesi için PKK'nın bir daha silahları patlamamak üzere susturulması gerekir" sözleri ile PKK'ya "Silah Bırak" çağrısında bulunduğunu görüyoruz. İ.G.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.