KKTC'deki Cumhuriyet Meclisi seçiminin ardından...

KKTC'de 20 Şubat 2005 günü 50 üyeli Cumhuriyet Meclisi'ni belirlemek için yapılan seçimlerde Kıbrıs meselesinin Annan Planı çerçevesinde çözümünden yana olan ve kendisini AB'ye en yakın parti olarak gören Başbakan Mehmet Ali Talat'ın Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP)'nin, 14 Aralık 2003 genel seçimlerde aldığı % 35.18'lik oy oranını %44.45'e yükseltirken bir kere daha seçimden birinci parti olarak çıktığını ve bu defa 50 üyelik Cumhuriyet Meclisindeki milletvekili sayısını 19'dan 24'e çıkardığını biliyoruz. Bu sonuç, 17 Nisan 2005 günü KKTC'de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Başbakan Mehmet Ali Talat'ı en güçlü aday durumuna getirmekte nitekim Talat, partisinin böyle bir karar alması halinde aday olacağını beyan etmektedir. Diğer taraftan AB Komisyonunun, seçimleri Talat'ın kazanmasını memnuniyetle karşıladığını, yayınladığı bildiride, Kıbrıs Türklerinin adanın birleşmesi taraftarı olduğunu vurgulayarak bu sonucun, KKTC'ye yapılacak 259 milyon euroluk paketin erken onaylanması konusunda AB'yi harekete geçireceği vaadinde bulunduğunu görüyoruz. Annan Plânının değiştirilmesini istediği için "Anna Plânı karşıtı' olarak bilinen muhalefetteki Derviş Eroğlu, liderliğindeki Ulusal Birlik Partisi (UBP) ise, 14 Aralık 2003'teki % 32.3 oranındaki oyları % 31.7'ye düşürürken elde ettiği 19 üyelikle bu defa da parlamentonun ikinci partisi olarak yerini korumuş bulunmaktadır. 20 Şubat 2005 seçimlerinde en büyük kayba uğrayan parti, CTP gibi Kıbrıs meselesinin Annan Planı ile çözüleceğine inandığı halde CTP'ye katılmak yerine ayrı olarak seçime giren 'Barış ve Demokrasi Hareketi (BDH) olmuş ve 2003 seçimlerinde % 13.4 oy alarak mecliste CTP ve UBP'den sonra ve fakat Serdar Denktaş'ın liderliğnideki DP'den önce 3. sırada yer alırken, bu defa oy oranını % 5.81'e düşürerek, sadece bir üyelik elde edebilmiştir. Mehmet Ali Talat'ın CTP'si ile koalisyonda bulunan Serdar Denktaş liderliğindeki DP 2003'te elde ettiği % 12.93 oy oranını bu defa % 13.49'a çıkararak, 6 üyelik elde etmiş ve bu suretle, Mehmet Ali Talat'ın oluşturacağı yeni hükümetin muhtemel koalisyon ortağı olmak durumunu korumuştur. Nitekim, seçimden sonra beyanet veren Serdar Denktaş'ın "seçim sonuçlarının mevcut politikayı seçmenin onayladığını" söylemek suretiyle CTP ile koalisyona göz kırptığını düşünüyorum. Ne var ki, bi konuda kesin karar Talat'a bağlıdır. Fakat bu seçim sonuçlarının, Kıbrıs Türklerinin, AB ile tam entegrasyon yolunda mesafe almak arzularını açıkça ortaya koyduklarına şüphe yoktur.