Tüketici dostu ve koruyucusu: ATO

A -
A +

Mart Tüketici Günü yaklaşırken, Türkiye'de tüketicilerin menfaatini gözeten ve bununla ilgili somut sorunları dile getirip somut çözümler öneren Sinan Aygün başkanlığındaki Ankara Ticaret Odası (ATO)'nı hatırlamamak mümkün değildir. Öteden beri tüketicinin sorun ve çıkarlarına sahip çıkmakla tanınan ATO'nun son zamanlarda tüketiciyi yakından ilgilendiren 'Kredi Kartı Krizi'ne ve bankaların müşterilerinin havalelerinden aldığı fahiş 'Havale masrafı'nı ciddiyetle ele aldığını medya haberlerinden takdirle izliyoruz. Nitekim, ATO'nun bu kampanyası, 'Kredi Kartı' konusunda, şimdiden sonuç vermiş, bu konuda ATO'nun görüşlerine başvuran Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu (BDDK) kredi kartlarına yeni düzenleme getiren 'Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanun Taslağı' hazırlamıştır. Bu taslakta, vatandaşın talebi olmadan bankalarca kart verilemeyeceği limitlerin maaşın üç katını aşamayacağı, düzensiz kullanımda ise, kişinin kartlarının iptal edileceği hüküm altına alınmakta ve bu suretle, ATO'nun uyarısı yönünde, kredi kartı dolayısıyla yaşanan ve giderek daha da büyüyüp yalnız kart kullanan tüketiciyi değil, bankaları, yani Türk ekonomisini tehdit edecek bir nitelik taşıyan kredi kartı krizine çözüm yolunda önemli bir adım atılmış bulunmaktadır. Ne var ki, BDDK'nın hazırladığı yasa taslağı 'Olumlu' olmakla birlikte, Sinan Aygün'ün vurguladığı üzere, kredi kartlarında yaşanan problemin büyük kısmını oluşturan %180'lere ulaşan kredi kartı faizleri sorununa çözüm getirememiş olmak gibi ve giderilmesi gerekli önemli bir 'Eksiklik' içermektedir. Bu nedenle, BDDK tarafından, 15 Mart'a kadar bakanlığa sevk edilmesi öngörülen 'Kredi Kartları Yasa Taslağı'nın nihaî şekli ile, kredi kartı krizini doğuran bütün sorunlara çözüm getireceğini ümit ve temenni ediyorum. Diğer taraftan, 'ATO'nun, bankaların para transferlerinde, müşterilerinden talep ettikleri fahiş havale ve komisyon ücretleri konusunda şikayetlerin çoğalması üzerine, 'Ucuz havale yöntemleri' adlı bir çalışma hazırlayarak, para gönderme işlemlerinin en ucuz nasıl gerçekleştirilebileceğini anlatırken, güvenli olmayan havale yollarına da dikkatlerin çekildiği haberini, bundan bir süre önce gazetemiz Türkiye'de okuduğumu ve bu konuda 'ATO' Başkanı Aygün'ün; "Bankalar 15 milyon liralık havale için 20 milyon lira masraf talep ettiği için, tüketicinin bankalardan havale yaparken, 'Havale' geçirmesinin çok normal olduğu mealindeki, haklı sözlerini bugün de hatırlıyorum. PTT, yurt içi havale ücreti olarak 250 milyon liraya kadar 3 milyon alırken, bankaların, 10-20, hatta 25 milyon aldığı ve yasalarımızda bir yaptırımı olmadığı için, havale konusunda tam bir anarşinin yaşandığını ve bu nedenle bu konunun da BDDK'nın düzenlemesine ihtiyacı olduğunu düşünüyor ve tüketici ile ülkenin tüm önemli sorunlarına duyarlı olan Sayın Sinan Aygün Başkanlığındaki 'ATO' Yönetim Kurulu'nu candan kutluyorum. ..... Not: Kredi kartı konusunda bankaların aşırıya gittiğini kabul etmekle birlikte, bu konunun BDDK tarafından düzenlenmesine "Ben yoğurdu taksitle alıyorsam, bundan kime ne?" sözleriyle karşı çıkan Türkiye Bankalar Birliği Başkanının, son on yılda batan 21 bankanın maliyetinin 46 milyar dolar olduğunu, bunun ise ancak bir milyarının tahsil edilebileceğini, geriye kalan 36 milyar doların üstüne ise, milletin "Soğuk su içmek" durumuna düşürüldüğünü söyleyen, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun bu beyanı karşısında, ne düşündüğünü çok merak ediyorum! İ.G.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.