Rijkaard'ın lüksü, Daum'un doğrusu!.

F.Bahçe; bundan evvel bu sahada kazandığı G.Saray maçlarının psikolojisi, seyirci avantajı etkileriyle değil, Rijkaard'ın inatla macera peşinde koşuşunun faturasını ödettirdi. Kadıköy'de bile 6 sosyetik ileri uç oyuncusundan yine 4'ünü birden ilk 11'e koyan Rijkaard, böylece takımı ikiye bölerek hem Ayhan'la Mustafa Sarp'ı perişan ettirdi; hem de onların önündeki sahadan Kazım'a kolayca top aktarabilen F.Bahçe'nin Servet ve Gökhan'da ağır tahribatta bulunmasına çanak tuttu sanki. Tabii ki, Baros gibi çabuk bir oyuncunun neredeyse daha başlama düdüğünden sonra oyundan çıkmış olması da, Nonda'nın hareketsizliği sebebiyle Lugano ve Bilica'nın rahat bir oyun oynamalarının en birinci sebeplerinin başında geldi. Daum, Romanya'dan getirdiği takımda sadece Özer-Alex değişikliğiyle Rijkaard'ın inadının ya da o kadarlık antrenör oluşunun cezasını keseceğine inanmıştı. Maçın en renkli seyircilerinden biri olan Elano ben yazıyı yazdırmaya başladığım 70. dakikada bile sahadaydı. Arda 56. dakikada oyundan çıkarken, Rijkaard Beşiktaş ve Trabzon maçlarındaki Barış değişikliğinin hâlâ çok ama çok uzağında duruyordu. Bir anlayamadığım durum da, sakatlığı sebebiyle geçen hafta dinlendirilen Hakat Balta'nın diri adam Caner'e tercih edilişi idi. Balta umut golünü attı ama takımı adına hiçbir olumlu icraatta bulunamadı. G.Saray'da Ayhan ve Mustafa sanki öndeki 4 oyuncunun da yerine oynamak zorundaymışlar gibi müthiş bir özveri sergilerlerken, Daum'un Vederson doğrusunun farkına varmış olması hanesine bir artı olarak yazılacaktı. F.Bahçe'de Cristian'la Emre'nin hemen hemen bütün Keita ve Arda hareketlenmelerinde Roberto Carlos'la Gökhan Gönül'e verdikleri destek akılcı bir planla G.Saray süratinin engellenmiş formülü idi. Bu arada G.Saray'da biri Arda biri de Servet'e ait olan iki komik geri pasından bir direk bir de penaltı çıkışı sonrasında, kaleci Leo Franco soyunma odasında ne kadar hesap sordu? Bunu da çok merak ediyorum doğrusu... Sonuçta F.Bahçe, G.Saray'ın sezon başından bu yana süren Rijkaard yanlışını bence rahatlıkla cezalandırdı. Tabii ki, Keita'nın Roberto Carlos tarafından kündelenirken attığı yumruk Bünyamin Gezer hanesindeki doğru ve örnek alınacak bir seziş kararıydı. Çünkü çok hakemimiz böyle yumrukları çok yemişlerdi. Ancak F.Bahçe'nin attığı ilk golde yardımcının, ofsayt pozisyonundaki Roberto Carlos'un bacaklarını açarak aksiyona dahil oluşunu bayrak çekerek cezalandırmayışı, bence hakemler adına tek ve önemli fahiş hata oldu. Neticede F.Bahçe doğru takım kurgusu ile maçı kazanırken, G.Saray bir kere daha hocasının lüksüyle devrilmiş oluyordu.