Gaben-i fahiş

A -
A +

Sual: Zekat vermek için bir arkadaşa gittim. 100 lira zekat verecektim. O arkadaşa, Elindeki bir altını bana 100 liraya satarsan, bu altını zekat olarak vereceğim dedim. O da, Tam İlmihal'de okudum, ucuza satmak gaben-i fahişe girer, 120 liradan aşağı satılması caiz olmaz dedi. 100 liraya satsa idi bir mahzuru olur muydu? CEVAP: Hiç mahzuru olmazdı. İnsan malını istediği fiyata satabilir. 50 liraya, hatta 1000 liraya da satabilir. Hatta bedava bile verir. Bunun dinen bir mahzuru yoktur. Eğer siz altınlar 100 liraya düştü bu altını bana 100 liraya sat deseydiniz, o da bilmediği için satsaydı, çok aldanma olduğu için alış verişi bozma hakkına sahip olurdu. Ama bozmasa da bir şey gerekmezdi. Zekat için gelen parayı geri çevirmesi yanlış olmuştur. Tam İlmihal Seadet-i Ebediyye'de diyor ki: Sarraflıkta piyasadaki fiyatların en yükseğinden, % 2.5 ve daha fazlası kadar yüksek fiyatla satın alarak aldanmaya gaben-i fahiş=çok aldanmak denir. Bu miktar, hayvandan başka menkul mallar için % 5, hayvan için % 10, bina için % 20 dir. Bu miktarlardan az olan aldanmaya, gaben-i yesir=az aldanmak denir. Satıcı, bu mala, şu kadar lira veren oldu diyerek satsa, piyasadaki en yüksek değerinden çok aldanma kadar fazla olduğu ve başkasının, o kadar lira vermediği anlaşılsa, müşteri alışverişi bozabilir. [Dikkat edilirse bozabilir deniyor, bozması gerekir denmiyor. Üstelik, kendi rızası ile çok ucuza satmanın hiçbir mahzuru yoktur.] Satıcı yalan söylemeden, fahiş fiyatla satsa, aldanan müşteri alışverişi bozamaz. Çünkü herkes malını, dilediği fiyatla satabilir. İslamiyet'te kâr haddi diye bir şey yoktur. Yalan söylenerek, az aldatılan kimse, alışverişi bozamaz. İslam Ahlakı kitabında da, (Bir kimseye bir şeyi kaça aldın deseler, beş liraya dese, halbuki on liraya almış olsa, yalan söylemiş olmaz) deniyor. Buradaki hususiyet, o kimseye ucuz satmak için böyle söylemesi caiz olan yalana girmektedir. Mesela 20 liraya aldığı bir malı, 4 liraya aldım, 1 lira kâr ile sana 5 liraya satarım dese caiz olan yalana girer. Çünkü adamı aldatma yoktur. Belki o fakirdir, onu sevindirmek için böyle yapmıştır. Herkes malını çok ucuza satabilir. Sıkışık durumda olanlara, yiyecek içecek, giyecek ve barınacak şeyler için fahiş fiyatla mal satmak haramdır. Nafakasını temin etmek için, herhangi bir şeyini satmak zorunda kalan fakirin sattığını, gaben-i fahişle ucuz almak da haramdır. (Bey ve şira risalesi) Namazda yer değiştirmek Sual: Sünneti ayrı yerde, farzı ayrı yerde ve son sünneti ayrı yerde kılmak, daha fazla sevab mı olur? CEVAP: Evet, farklı yerlerde kılmak müstehabdır. Namaz kılınan yer, şahitlik edecektir. Bunun için, değişik yerlerde namaz kılmak, daha sevabdır. Farz kıldığı yerden biraz solda veya arkada kılmak daha iyidir. (Şir'a) İmamın, farz kıldığı yerde, son sünneti kılması mekruhtur. Cemaatin kılması mekruh değil ise de, başka yerde kılmaları müstehabdır. Son sünneti başka yerde, hatta yolda kimseyle konuşmayacaksa, evde kılmak daha iyidir. (İmdad-ül fettah) Cami kalabalık olunca, farzdan sonra aynı yerde son sünneti kılmak zorunda kalan, müstehab işlemek için yanındakini rahatsız ederek onu kendi yerine çekip, kendisi onun yerine geçmemelidir. > Tel: 0 212 - 454 38 20 Faks: 0 212 - 454 38 29 www.dinimizislam.com

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.