Demirel'in başlattığı süreci Gül bitirecek mi?

Bugün 1 Ekim 2010. Terörle mücadelenin belki de en kritik aşamasında yeni yasama yılı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün konuşmasıyla başlayacak. Terör örgütü PKK'nın silah bırakma şartlarının tartışıldığı, uluslar arası ve bölgesel tüm aktörlerin devrede olduğu bir dönemde Gül'ün mesajları, en az 1 Ekim 1998 tarihinde dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in yaptığı Meclis açılış konuşması kadar önem taşıyor. Hatırlanacağı üzere, terörist başı Abdullah Öcalan'ın Suriye'den çıkarılması ve İmralı süreci, 9. Cumhurbaşkanı Demirel'in 1 Ekim 1998'de Meclis'teki çıkışı ile başlamıştı. Demirel'in, "Suriye, Türkiye'ye karşı açık bir husumet politikası izlemekte, PKK terör örgütüne aktif destek sağlamayı sürdürmektedir. Tüm uyarılarımıza ve barışçı açılımlarımıza rağmen hasmane tutumundan vazgeçmeyen Suriye'ye karşı mukabelede bulunma hakkımızı saklı tuttuğumuzu, sabrımızın taşmak üzere olduğunu dünyaya ilan ediyorum" sözleri, terör sorununun "askeri ve diplomatik" yönüne ilişkin sürecin önünü açmıştı. Nisan 2009'da "Türkiye'de Güzel şeyler olacak" diyerek ilk sinyali veren Gül ise bugün, "Kürt Sorunu"nun "demokratik yöntemlerle" çözümünde izlenecek yol haritasına ışık tutacak. Şimdi dikkatler, Cumhurbaşkanı Gül'ün bugün TBMM çatısı altında yapacağı yeni yasama yılı açış konuşmasında! Barzani'den Kandil'e "Artık destek yok" Türkiye, Kuzey Irak, Irak, İran, Suriye, AB ve ABD ile diyalog ve işbirliğini sıklaştırdıkça, terör örgütü de hem hayat sahasını hem de desteklerini kaybediyor. Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, "demokratik özerklik" projesine destek isteyen DTK ve BDP heyetine, "Şartlar değişiyor. Biz artık PKK'nın burada istikrarsızlık kaynağı olmasını istemiyoruz. Türkiye'de, Kürtlerin yaşadığı sorunların çözülmesi yönünde ciddi gayret var" demişti. Kulislerde Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani'nin de Kandil'deki terör örgütü yöneticilerine, "Türkiye'de oluşan çözüm fırsatını kaçırmayın" mesajı gönderdiği konuşuluyor. Edindiğimiz bilgiye göre Barzani, Kandildekilere, "Türkiye'deki demokratikleşme sürecinin burada da yansımaları var. Artık dağdan inin ve sizlere sağlanacak imkanlarla günlük hayata karışın. Aksi takdirde bizden eskisi gibi destek göremezsiniz" diyor. Bu durum, silah bırakmak istemeyen Kuzey Irak'taki PKK'lıların Türkiye'ye iadesinde sürprizlere kapı açabilir. Önümüzdeki günlerde bu yönde gelişme yaşanırsa kimse şaşırmasın