Obama'dan eksen mesajı

A -
A +

Başbakan Erdoğan, iki yıllık aradan sonra yeniden Washington'a gidiyor. Başkan Barack Obama ile 7 Aralıkta Beyaz Saray'da yapacağı görüşmenin ana gündem maddeleri hem Türkiye hem de ABD açısından belirginlik kazandı. Türkiye, "terörle mücadele, ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi, Ermenistan Açılımı, Kıbrıs, AB, savunma sanayi" dosyalarını masaya getirecek, dış politikada "eksen kayması" kaygılarını gidermek için çaba harcayacak. ABD ise "İran'ın nükleer inadı, İsrail-Türkiye ilişkileri, Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılması ve Afganistan'a muharip asker gönderilmesi" konularında isteklerini sıralayacak. Obama-Erdoğan görüşmesinden 5 Kasım 2007'de gerçekleşen Bush-Erdoğan görüşmesindeki gibi tarihî kararlar çıkacak mı? Bunu hep birlikte göreceğiz. Ama görünen o ki Türkiye'nin yön değiştirdiğini savunanlar hayal kırıklığına uğrayacak. Çünkü Obama'nın, Türkiye'nin çok yönlü dış politikasının bölgesel ve küresel barışa yaptığı katkıyı vurgulaması sürpriz olmayacak. Nükleer ihale şekilleniyor Türkiye'nin nükleer enerji alanına girme iddiası, Akkuyu nükleer santral ihalesi iptal edilince kesintiye uğradı. Ama, Ankara 50 yıllık bu sevdadan vazgeçmiyor. Nitekim Enerji Bakanı Taner Yıldız "Mersin ve Sinop'ta nükleer santral projesini hayata geçireceğiz" diyerek kararlılığını teyit etti. Türkiye, stratejik ve teknolojik gerekçelerle nükleer santralin Rusya ortaklığı ile kurulması arzusunu koruyor. Ancak Rusların öz kaynakla işe başlamak yerine Avrupa bankalarından kredi araması siyasî kulislerde şaşkınlığa yol açmıştı. Türkiye, yeni ihalenin sağlıklı yürümesi için "Kamu-Özel Sektör Ortaklığı" yöntemini düşünüyor. Projede, Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt AŞ'nin en az yüzde 15 hisse ile temsil edilmesi öngörülüyor. İhale için davet usulü benimsenirse, diğer ortaklar muhtemelen Rus Atomstroyexport ve Ciner Grubu olacak. Enerji çevrelerinde Çalık Holding'in de yeni süreçte rol alacağı konuşuluyor. Savunma Sanayinin başarı sırrı Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, katıldığı bir toplantıda gazetecilerin randevu istekleri üzerine, "Kapımız herkese açık ama bir istisna ile. Silah şirketi temsilcileri ile görüşmüyorum. Onlarla Savunma Sanayi Müsteşarlığı (SSM) muhatap oluyor. Genelkurmay'a da kabul edilmiyorlar. Uygulamayı eski Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu başlatmıştı. Hilmi Özkök ve Yaşar Büyükanıt devam ettirdi. Sayın Başbuğ da sürdürüyor" dedi. Genelkurmay ve Bakanlığın tam desteğini alan Murad Bayar yönetimindeki SSM'nin önceliği yerli şirketlere vermesi takdirle karşılanıyor. Bu yüzden ekonomik krizden darbe yemeyen sektörlerin başında savunma sanayi geliyor. SSM'nin 2011 yılı için koyduğu TSK'nın ihtiyaçlarının yüzde 50'sinin millî üretimden karşılanması hedefinin de bu yıl gerçekleşmesi bekleniyor. Yeni hedef, savunma ürünleri ihracatının 2011'de 1 milyar dolara yükseltilmesi. İhracat geçen yıl 570 milyon dolardı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.