'Medeniyetlerin çöküş sinyallerini verdiği bir zamanda yaşıyoruz' diyen ünlü bir felsefeci asrın çöküşünü tarif ediyor; - Bu durum savaşlar neticesinde oluşmamıştır; savaşlar medeniyetin çöküşünün bir tezahürüdür. Ruhani hava, bu duruma her bakımdan yıkıcı sonuçlarla tepki veren güncel gerçeklere dönüşmüştür. Gelir dağılımındaki eşitsizlik ülkeleri uçurumların, fukara halkları da isyanın eşiğine getiriyor... Bir avucunda ateş, diğerinde su taşıyanlar ne zaman yakacağını ve ne zaman söndüreceğini artık biliyor... Fukara halklar eşit paylaşmama geleneğine artık isyan ediyor... İletişim çağında her eve bir bilgisayar yerleştirmeyi başaran moderniyetçiler uzaklarda durarak sadece isyanın eşiğinde olan insanların duygularını harekete geçiriyor... * Her şeyin paylaşılarak azalacağına inananlar sürekli kendine toplamakla meşgul olurken bir sabah bütün topladıklarını kaybederek ülkelerini terk ettiler... Kitlelerin İsyanı adlı eserinde Gasset diyor ki; - Emri altında bulunan daha çok araçla, daha çok bilgiyle ve her zamankinden daha çok teknikle şu ortaya çıkar ki, bugünün dünyası, bugüne kadar var olmuş en kötü âlemlerle aynı doğrultuda ilerlemekte, sürüklenip gitmektedir. Bu yüzden güç ve güvensizlik kavramının ilginç bir birleşimi, modern insanın ruhunu mesken edinmiştir. Yaşananların sonuçlarına bakıldığında dünya modernleştikçe medeniyetsizleşiyor... Ortaya küreselleşen bir medeniyet çıkıyor... Bu duruma Moderniyet deniliyor... * Moderniyetten istifade edenler hayatlarından memnun... Edemeyen fukara kitleler ise çareyi isyanda buluyor... "Her şeyin efendisi insan, kendisinin efendisi değildir. Kendi zenginliği içinde kaybolmuştur" diyen Gasset, modern dünyanın medeniyetleri yıktığını işaret ediyor... Belki de insanoğlu günün birinde kendi fakirliği içinde yeniden kendini bulacağı günü bekliyor... Moderniyetin psikolojik kaygılarıyla artık dünyanın her yerinde fukara yaşayan insanlar yüzleşiyor... Taa ki bir gün yeniden yerini medeniyetlere bırakana dek... Yoksa, dünya bir yangın yerine dönecek...