Erdoğan ne yapacak?

A -
A +

AKP Hükümeti daha kurulmadan AB meselesi lök gibi oturuvermişti gündeme. Peşi sıra Kıbrıs, onun ardından da Irak... Vatandaşın gündemindeki aş ve iş konusu gerileri itilmişti mecbûren. Panik bitti, bitiyor... Hükümet'in ateş çemberinden başını çıkarıp vatandaşın aş ve iş derdine çare arama vakti geldi artık... Para kasada saklanabiliyor da zaman için böyle bir şey söz konusu değil. O günü değerlendirdin değerlendirdin, yoksa kayıp gidiyor zaman. TBMM'de güvenoyu aldığı gün Türkiye'nin diğer zamanlardan daha çok ihtiyaç duyduğu birlik ve beraberlik mevhumunun altını çizen Tayyip Erdoğan'ın önünde birçok engel varsa da, sayılamayacak kadar da imkânlar mevcut... Yeter ki zamanı iyi kullansın... Türkiye ekonomisine şöyle bir göz atınca tekstil, oto yan sanayii, elektrik ve elekronik sektörünün dışında dişe dokunur pek fazla bir iş sahası görünmüyor. 6 milyon kişi aç! Müteahhitlik hizmetleri ciddi bir potansiyeldi ama depremden bu yana maalesef yatıyor bu sektör. Türkiye'de 6 milyon kişi açlık sınırının altında yaşıyor... Milyonlarca insan da işsiz... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın işsize iş, aşsıza aş bulması için önce reel faizleri düşürmesi, enflasyonu aşağı çekmesi, kamuyu küçültüp 300 bin beyin personel bırakması... Yani vites değiştirmesi lâzım... Onun için de sosyal güvenlik reformu aciliyet kazanıyor... vergi adaleti de öyle. Hiç vakit kaybetmeden bu hükümetin özelleştirme operasyonunu gerçekleştirmesi ve hepsinden önemlisi bütün bunları kırıp dökmeden uygulamaya sokması gerekiyor... Peki, bunları nasıl yapacak? Tayyip Erdoğan'dan kimse şapkadan tavşan çıkarmasını istemiyor. İstenilen belli: İş... iş... iş. Eğer bir ülkede işsiz çoksa ve teknoloji yoğunluğu fazla değilse, yani katma değeri yüksek üretim yapılamıyorsa; kısa vadede uygulama imkânı veren tek şey kalıyor geriye: Emek yoğun hizmet sektörlerinin önünü açmak. Bunlardan birisi inşaat sektörü, diğeri tarım ve hayvancılık. Başka bir ifadeyle şehirde yaşayana inşaat işçiliği, köydekine besicilik. Senelerden beri Türk tarımı kan kaybediyor. Nüfusun yüzde 40 köyde yaşamasına rağmen tarımın GSMH içindeki payı yüzde 15 bile değil. Türk çiftçisinin hemen hayvancılığa yönlendirilmesi... ayrıca entegre tesislerin kurulması; süt, et ve yem işletmelerinin vakit kaybetmeden faaliyete geçirilmesi lâzım. GAP projesinin hızlandırılması ve büyük çiftliklerin devreye sokulması da... İşsizliğe çare... Bu projeler işsizliğe çare olacağı gibi, yabancı sermayenin Türkiye'ye girişini de hızlandıracaktır. Irak'ın yeniden imarında Türkiye mutlaka yer almalı. Ayrıca, şehircilik projelerinin derhal devreye sokulması da ayrı bir zarûret. Bugün İstanbul'un yüzde 60'ı imarsız. Bedeli karşılığında tapular dağıtılıp hemen yeni imar planı devreye sokulursa inşaat sektörü de ciddi bir istihdam alanı olur. Turizm hakeza. Avrupalı senelerdir Ortadoğu kökenli insanlara özel tesisler, siteler ve köyler kurup onların ailelerini ve paralarını ülkelerine çektiler. Türkiye ise gelen üç-beş turisti kaçırmak için inadına elinden ne geliyorsa ardına koymadı. 11 Eylül'den sonra ABD başta olmak üzere birçok ülkedeki Araplar taciz edildi. Bu yeni oluşuma Türkiye tavır koymalı ve bu insanların alışkanlıklarına uygun turizm bölgeleri kurmalı. Akdeniz bu proje için hâlâ çok müsait. Antalya-Mersin arası yeniden organize edilip büyük bir turizm potansiyeli canlandırılabilir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.