Güneydoğu'da tutan aşı

A -
A +

Güneydoğu Anadolu malum, nüfus artışının en fazla yaşandığı bölge. Dolayısıyla, çok genç bir nüfusa sahip. Hangi eve gitseniz, 9-10 çocuk! Hem iyi, hem kötü. İyi, çünkü; yaşlanan dünyada genç nüfus bir avantaj. Kötü, çünkü; o kadar çocuğu okutacak okul ve onları istihdam edecek iş sahası yok! Ayrıca, sağlık hizmetleri de yeterli değil. Haliyle, heba olup gidiyor onca genç! Kimi kahve köşelerinde çürüyor... kimi sokaklarda telef oluyor... kimi tiner çekiyor... kimi kapkaççı oluyor... kimi de teröre bulaşıyor!.. Onların böyle olmasını ne devlet istiyor aslında, ne aileleri ama imkansızlıktan dolayı oluyor işte. GAP İdaresi'nin esas görevlerinden birisi de bu meselelere çare aramak ve problemleri asgariye indirmek. İdare, sorumluluğuna müdrik davranıyor. Daha doğrusu, davranmaya çalışıyor. Fakat, bütün bu problemler bir el işareti veya fırça darbesi sonucunda düzelecek cinsten değil. Ciddi yatırım istiyor. O da yok maalesef!.. Ancak, GAP İdaresi yine de çalışıyor. Kamu kaynakları yeterli değil, diye yan gelip yatmıyor. Özel sektörden sponsor buluyor kendisine ve bu sosyal projeleri; azim ve gayretle devam ettiriyor yine de. Sosyal altyapının geliştirilmesi, kadınların, gençlerin ve çocukların topluma kazandırılması ve onların aktif kalkınmaya iştiraklerini sağlamak maksadıyla kurulan Çok Amaçlı Toplum Merkezi (ÇATOM) mesela. Bölgenin çeşitli illerinde faaliyet gösteren ve birbiriyle diyalog içinde çalışan ÇATOM merkezleri sayesinde çok ciddi mesafeler almış GAP İdaresi. Şanlıurfa'da bir tarım kampını ziyaret ettim. Geleceğin tarım liderlerinin yetiştirildiği bu kampta gördüklerimden nasıl etkilendiğimi anlatamam. Diyarbakır ve Şanlıurfa'dan getirilen 40 çiftçi çocuğu bu kampta 12 günlük bir eğitime tabi tutuluyor. Bir taraftan bilinçli tarım yapmanın incelikleri öğretiliyor onlara, bir taraftan da sosyal hayatta hep lazım olacak yeme içme kültürü ve adabı muaşeret de dediğimiz davranış biçimleri. Bunlar çocukları bir sınıfa toplayıp öğretilen nazarî bilgiler değil. Hepsi uygulamalı ve hepsi sevdirilerek verilen şeyler. O gün sabah çocuklara sağlık müdürü ders verdi, diyelim; öğleden sonra da çocuklar hastaneyi ve sağlık ocağını ziyaret ediyor ve oradaki sistemi yerinde görüyorlar. 10-12 yaş grubundaki bu çocukların gala gecesinde yaptıkları bir gösteri vardı; tek kelimeyle muhteşem. O kadar kısa sürede öyle çok şey öğrenmiş gördüm ki onları, şaşkına döndüm. Ayrıca, her birisinin neye kabiliyeti varsa bulunup çıkarılmıştı ki, bu da onlara ders veren gönüllülerin işlerinde ne kadar başarılı olduklarını gösteriyor. Pepsi desteği Diyarbakır ve Mardin'de ziyaret ettiğim iki Gençlik Merkezi hakeza. Pırıl pırıl olduğunu söylememe gerek yok tabii de esas temas etmek istediğim konu, fonksiyonu! Yöre gençlerine burada bilgisayardan tutun da yabancı dile, spordan sanata kadar çeşitli konularda eğitim veriliyor. İsteyen de lise ve üniversite imtihanlarına hazırlanıyor gönüllü öğretmenler tarafından. Bu eğitimden faydalanan genç sayısı 67 bin. ÇATOM 110 bin kadına ulaşıp sağlık, çocuk bakımı, dikiş, nakış, kilim dokuma eğitimi vermeyi başarmış onlara. Okuma yazma bilmeyen birçok kadın okur yazar olmuş. Kimi de kendi işini kurup evinin geçimine katkı sağlamaya başlamış. Onların el emeği, göz nuru olan oya ve nakış işlemeleri hediyelik eşya olarak satılıyor bugün çeşitli mağazalarda. Dokudukları halı ve kilimler ise taa Amerika'da bile müşteri bulmuş. GAP İdaresi'nin çocuk, kadın ve gençlere yönelik bu eğitimi dediğim gibi kendi imkanlarıyla olmuyor. Pepsi en büyük sponsor. Birleşmiş Milletler ve AB'nin de desteği var ama en önemli destek Pepsi'den geliyor. Pepsi Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Fahhan Özçelik'in rolü ve tutumu çok önemli bu proje uygulamasında. Özçelik, bu meseleye gönülden inanan bir insan bir kere. Pepsi'nin verdiği 1 milyon dolar tutarındaki destekle yetinmeyip bir gönüllü gibi de çalışıyor ayrıca. Önceleri sadece 10-12 yaş grubun futbol takımlarını desteklerken şimdi ÇATOM'un tüm faaliyetlerinin içinde olmak istemesinin ana sebebi de bu şahsi hobisi zaten. Şayet, Pepsi'nin verdiği desteği 5 kuruluş daha verse Güneydoğu Anadolu çok farklı bir çehreye kavuşur ama hani?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.