Medeniyetler çatışmasından, medeniyetler buluşmasına...

A -
A +

İkinci Dünya Savaşının ardından Avrupa'yı ikiye bölen o meşhur Demir Perde çekilince İngiliz başvekili Churchill(Çörçil)'in "dünya dengesi şimdi oluştu" demişti. Bir tarafta ABD, diğer tarafta Sovyetler Birliği her konuda birbirine alternatif araçlar geliştirip kullanıyor, denge sağlanıyordu. İnsanlık pek mutlu olmasa da elli yıl süreyle düzen içinde bir evrende yaşıyor gibiydi. Soğuk Savaş bitip, Demir Perde göçünce düzenin yerini kargaşa aldı. Dengenin yok olmasıyla şaşkına dönen insanlar "ne olacak bu dünyanın hâli?" demeye başladılar. Soruya cevap bulmak amacıyla çoğu ABD kaynaklı bir dizi teori üretildi. Hepsine yerimiz yok ama ikisinden kısaca söz etmek gerekiyor. Japon kökenli Amerikan siyaset bilimcisi F. Fukuyama soruya "Tarihin Sonu"[*] teziyle cevap verdi. Ona göre "liberalizmin çözemediği veya çözemeyeceği meseleyi halledecek hiçbir muhalif ideoloji yoktu. Bu anlamda tarih bitmişti. Fukuyama gözlüğüyle bakıldığında Batı dünyası ve liberalizmin dışındaki ideolojiler tarih çamurlarında debeleniyorlar, dünyaya hitap edemiyorlardı. Önlerinde Batı tarihini taklit etmekten başka yol kalmamıştı". Amerikalı diğer bir siyaset bilimci S. Huntington ise geleceğin dünyasını "Medeniyetler Çatışması" [**] teziyle açıkladı. Huntington'a göre "yeni dünyada mücadelenin esas kaynağı iktisadî ve ideolojik olmayacak. İnsanlığın asıl bölünme ve mücadele kaynağı kültürler olacak. Millî devletler yine güçlü aktörler olsalar da küresel siyasette mücadele farklı medeniyetlere mensup gruplar ve milletler arasında cereyan edecek. Küresel siyasete medeniyetlerin çatışması hakim olacak. Medeniyetler arasındaki fay hatları geleceğin muharebe hatlarını teşkil edecek". 11 Eylül'ü takiben Londra'da, Madrid'de, İstanbul'da ve başka birçok yerde yaşanan terör olayları, Huntington'un iddiasının tuttuğu ve İslam ile Batı arasında bir medeniyetler çatışmasının başladığı şeklinde anlaşıldı. Acaba öyle miydi? Müslümanlar böyle çirkin bir savaşın tarafı olurlar mıydı? Yoksa arzın kaynaklarını ellerine geçirmek isteyen arsızların bir oyununa mı çekiliyorlardı? Bugün Irak'ta, Filistin'de, Afganistan'da yaşanan drama medeniyetler çatışması denebilir miydi? Köyü köpeksiz bulan kurtlar, ağıl basmaya bahane arıyor olmasınlar!.. İtalyan bilim adamı G. Sacco, Huntington tezi için "yeni bir Haçlı Seferi için silâhlara çağrı, bir savaş çığlığı" diyor. Barış üzerine düşünceleri ve çabalarıyla ünlü ve Nobel ödüllü Norveçli J. Galtung hem Fukuyama'ya, hem de Huntington'a gönderme yapıyor: "İki yüzyıldan beri bu dünyaya Hıristiyan Batı'nın tek bir kolu, Anglo-Amerikanlar hakim. Onların da önümüze koyduğu en önemli ürün, fiyat etiketleri ve sermayeyi zengin ülkelerdeki zengin insanların ceplerine aktaran küresel kapitalizm" diyor. Kişilerin ve halkların ayrıcalıklarını meşrulaştırmak için Darwinci seçilmişliği savunan ABD'li Hıristiyanlara, her gün kapitalizmin etiketlerindeki bedelleri ödeyemediği için ölen 100.000 kişinin vebalini hatırlatıyor. "İyi bir toplum" diyor "Hiç kimseyi temel ihtiyaçlar arasında bir tercihle karşı karşıya bırakmayan toplumdur." Huntington'un Medeniyetler çatışması tezi ne kadar tutar bilemeyiz. Ama o tezin tutmadığını, bizzat Batı tarafından reddedildiğini gösterecek mükemmel bir ölçü var. Onu da dün başbakan Erdoğan Madrid'de açıkladı: Türkiye'nin Avrupa Birliğine tam üyeliği. Eğer makul zamanda bu gerçekleşirse sâdece Avrupa için değil, tüm dünya için barışa ve kucaklaşmaya vesile olacaktır. Eğer AB Hıristiyan kulübü olmayı sürdürürse medeniyetler çatışması asıl o zaman başlayacaktır. İki gündür Madrid'de "Hayır! Medeniyetler çatışması değil, medeniyetler buluşması" diyen kucağı geniş insanlar umarız, arsızlar karşısında başarılı olurlar. .......... [*] F. Fukuyama; Tarihin Sonu mu. Vadi Yayınları, Ankara, 1999 [**] S. P. Huntington; Medeniyetler Çatışması. Vadi Yayınları, 2001

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.