Bütçe ve Merkez

A -
A +

Yeni başkanın atanmasından sonra bağımsızlığı üzerinde spekülasyon yapılan Merkez Bankası, 2007 bütçesine yönelik eleştirileriyle bir bakıma "bağımsızlığını" teyit etti. Gerçi eleştirinin ekseni sanki memur maaşlarına yapılan zamlara itiraz gibi algılandı ama aslında MB'nı tedirgin eden bütçenin harcama tarafındaki yüzde 16'lık büyüme. Zaten zora girmiş olan 2007 enflasyon hedefini tutturamamaktan endişeli Merkez. Haksız da sayılmaz. Her ne kadar 2007 bütçesi, alışılagelmiş seçim bütçelerinden değilse de, harcamalardaki genişlemeyi, büyüme ile de enflasyon ile de izah etmek zor. Faiz Dışı Fazla hedefi içinde kalınsa da 17 milyon YTL'ye yaklaşan bir bütçe açığı var ortada. Üstelik vergi gelirlerinde öngörülen yüzde 15'lik artışın yeni vergi veya oran artışı ile sağlanmayacağı söyleniyor. Haliyle Merkez Bankası'nın da piyasanın da kafası bu noktada biraz karışıyor. Hem FDF hedefi içinde kalıp, hem vergileri artırmayıp hem de harcamaları yüzde 16 artırmanın formülünü anlamaya çalışıyorlar. Ortada tutturulması gereken net bir enflasyon hedefi de olunca, Başkan Yılmaz haklı olarak kamuoyuna itirazi bir kayıt düşmek istiyor olabilir. Kur Dünyanın en iyi 100 ekonomisti arasında gösterilen Dani Rodrik'i Forum İstanbul'da öğlen yemeği esnasında dinledik. Rodrik, Merkez Bankası'nın para politikasının devam etmesi gerektiğini söylerken, özellikle döviz rezervleri ve reel kur konusunda bazı ikazlar yaptı. Aşırı değerlenmiş reel kur ile büyümenin sürdürülemeyeceğini belirterek, Merkez Bankası'nın alımlar ile rezervini daha da güçlendirmesi gerektiğini, böylelikle kur seviyesini "örtülü olarak" yukarıya çekmiş olacağını söyledi. Teorik olarak doğru olmakla birlikte, böyle bir uygulama kur seviyesine müdahale anlamına geleceği için, dalgalı kurun özüne çok da uygun olmadığı düşünülebilir. Rodrik büyümenin sürdürülemez olacağını söyledi ama, son 4 yılda ekonomi yüzde 40'a yakın büyüdüğü ve 2007 için de büyümenin süreceğinin sinyalleri var. Aslında ekonomi gibi çok bileşenli bir sistemin sadece matematiksel doğrular ve yanlışlar ile izah edilemediği de bir vakıa. Geçmişte de "büyümek için enflasyona katlanmak lazım" tezi vardı. Ama Türkiye enflasyonu hızla düşürürürken gözalıcı bir büyüme performansı göstererek bu tezi geçersiz kılmıştı. Bakalım "rekabetçi olmayan kur ile büyüme sürdürülemez" tezini de geçersiz kılabilecek mi?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.