İşler iyi, yemekler bizden...

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan dün genel yayın müdürleri ile İstanbul'da bir araya geldi. Kendisi, hem makamı hem de renkli üslûbuyla her zaman gündemdedir ama küresel kriz bizi etkilemez-etkiler, tedbirler, tepkiler derken son günlerde gündemin değişmez ismi haline geldi. Elbette konu yine "kriz bizi etkiler mi" idi, sayın Unakıtan'ın cevabı ilginçti: "Bizim bakanlıkta benden çaycıya kadar herkes, tasarrufa 'cimrilik' noktasında riayet eder. Yeni bakan olduğum günlerde, önceki maliye bakanlarından birinin tebrik ziyareti sırasında bir acemilik yaparak çaydan sonra, 'Meyve alır mısınız' diye sordum. O da gülümseyerek 'Alırım' dedi. Garsona 'Meyve getir' dedim, yüzüme bakmaya başladı. 'Ne oldu' dedim, 'Efendim az önce çay ikram ettik ya...' dedi. Ama dün akşam burada iş adamlarına verilen yemeğin de bu kahvaltının da faturasını biz ödüyoruz..." Sayın Bakan'ın krize karşı tedbiri elbette bundan ibaret değil ama, moral ve öz güvenin de çok önemli olduğunu söylüyor. "Ekonomi yönetiminden maksat beklentileri yönetmektir. Krizi en hafif atlatmak için gerekli her türlü tedbiri almak elbette şarttır ve bunlar yapılıyor (nitekim bu toplantının konusu da krize karşı alınan kısa ve uzun vadeli tedbirlerdi). Ama 'Bu kriz bizi mahvedecek' edebiyatının da hiçbir olumlu katkısı olmaz. Onun için önemli noktalarda bulunanlar gördüğü rüyaya veya aklına gelene göre konuşmamalı" diyerek TÜSİAD yöneticilerine cevap verdi. TÜSİAD İKNA OLDU Gerçi Bakan Unakıtan, önceki akşam iş adamları ile yaptığı toplantıda TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Yalçındağ'ı sol tarafına oturtmuş ve neden IMF ile yeni bir 'stand-by'a ihtiyaç kalmadığını, AB kriterlerinin de katkısıyla kendi çıpamızı koyacağımızı anlatmış. "Arzuhan Hanım ikna oldu mu?" dedik, "Oldu, zaten bugün basında ifade etmiş" cevabını verdi. Netice itibariyle bazı ekran ve sayfalardan yansıtıldığı gibi ortada bir hükümet-TÜSİAD savaşı yok. Aksine, bu kriz sayesinde kamu ve özel sektörün daha da kaynaştığı anlaşılıyor. Nitekim sayın bakan, önümüzdeki günlerde bankacılarla da görüşeceklerini ve teklifleri en kısa zamanda masaya yatıracaklarını, ekonomi ile ilgili kararlarda reel sektörün görüşlerinin de dikkate alınacağını belirtti ki, iş dünyasının yıllardır arzu ettiği şey de bu değil miydi?..