TERÖR HABERLERİNİ GENİŞ YAYINLAMAK TERÖRİSTİ SEVİNDİRİR

A -
A +

Tokat'taki hain pusuda şehid olan 7 kardeşimiz ile ilgili haberin geniş verilmemesi eleştirilere sebep oluyor. Bu tür haberleri büyütmemek konuya ehemmiyet vermemekten değil, tam aksine, çok önemsemekten kaynaklanıyor. Ve eğer bütün medya aynı kararlılığı gösterebilseydi terör bu seviyelere gelemezdi. 28 yıldır bu gazetenin haber mutfağındayım ve işim gereği her gün bütün medyayı izliyorum. Daha PKK'nın ne olduğunun bile bilinmediği dönemlerdeki ilk eylemler gazetelere, yöneticilerin "Okuyanı ağlatacaksın" talimatlarıyla yazılan haberlerle aktarıldı. Kendilerini tanıtmak için toplumda kaos ve korku oluşturmaya çalışan teröristlerin en çok ihtiyaç duyduğu şey de buydu. Onlar için haberin üslûbu değil ebadı önemlidir. Yani büyük vermek kaydıyla istediğiniz kadar lanetleyebilirsiniz... Peki... Bütün gazete ve televizyonlar bizim gibi davransaydı ve terör örgütünün "ses getirmesi" için düzenlediği eylemler basında, "bilgi" mahiyetindeki ölçülerde yer alsaydı, örgüt bu eylemlerden ne kazanırdı? Bize göre medyanın başaramadığı bu tutum, terörle mücadelede belki de en etkili unsurdu. ASLINDA HERKES BİLİYOR... Bu haberleri geniş yayınlamanın, dolaylı da olsa teröre katkı anlamına geldiğini bütün medya yöneticileri biliyor. "7 şehid" haberini manşetten veren bir gazetenin genel yayın müdürü dünkü yazısında, "Attığımız her manşet terör örgütünün gururunu okşuyor, İmralı'dakine 'Ben neymişim be' dedirtiyor" diyor ve doğru söylüyor. "Peki o zaman bu manşetler neyin nesi?" sorusuna da şu cevabı veriyor: "Bu duygu selinin dışında kalamayız..." İşte burada ayrılıyoruz. Bazı kişiler, içlerinden geldiği gibi davranamaz, umumun selameti için ızdırap çekmeyi göze alırlar. Sayın meslektaşlarımız, 'duygu'ları ile değil akılları ile karar vermelidir. Bu, elbette zordur. Biz bunu yapıyoruz. Aynen, oğlunun cenazesinde metin olmaya çalışarak, "Bu acıyı başkalarının da yaşamaması için ne gerekiyorsa yapılsın" diye inleyen şehid babası gibiyiz ve o "ne gerekiyorsa"nın bize düşen kısmını içimiz sızlayarak yapmaya çalışıyoruz. Ve herkesin üzerine düşeni yaptığı zaman bu acıların biteceğine inanıyoruz. "Peki PKK temsilcisinin sözlerini yayınlamak aynı amaca hizmet değil midir?" diye düşünebilirsiniz. Biz, terör örgütünün bugünkü konuma ulaşmasına doğrudan veya dolaylı katkı sağlamadık. Ancak; bugünkü gelinen noktada çözüm için başlatılan gayretlere ışık tutmaya çalıştık ama terör örgütünün propagandasına yönelik tek cümleye izin vermedik. Nitekim aynı düşünce ile sayın MHP lideri Bahçeli ve CHP lideri Baykal'ın da konu ile ilgili görüşlerini aktarmak için randevu talebinde bulunduk, cevap bekliyoruz. Terörsüz bir Türkiye ümidiyle...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.