411 vekil istifa etmelidir

Kimse kendini kandırmasın, AYM'nin aldığı son karar milletin en az yüzde 90'ının vicdanında karşılık bulmamıştır. Milletin vicdanında kabul görmeyen bir kararın etkisi uzun vadeli olmaz. Dayatma olur. Anayasa'nın 7. maddesine göre yasama yetkisi Türk milleti adına TBMM'nindir. Bu yetki devredilemez. TBMM'nin 411 üyesi, yani meclisin yüzde 75'i fikir birliği ile mevcut Anayasa'nın 10. ve 42. maddelerine ilaveler yapmış ve bu Anayasa değişikliği kanunlaşmıştır. AK Parti'yi seçim yolu ile iktidardan uzaklaştıramayacağını anlayan çevrelerin de teşvikiyle CHP, bu Anayasa değişikliğini AYM'ye taşıdı. İşin doğrusu Ankara'daki gazetecilerin çoğunun beklentisi, "AYM şekil denetimiyle yetkili olduğu ve bu değişiklikte şekil yönünden de bir eksiklik olmadığı için CHP'nin başvurusunu reddeder. Ama gerekçesinde bu değişiklikle baş örtüsünün üniversitelerde serbest kalmayacağına hükmeder. Yani yorumlu ret" şeklindeydi. Emin olun, AK Parti'ye en muhalif gazetecilerin bile beklentisi buydu. Ama AYM verdiği kararla onları bile şaşırttı. Henüz gerekçeli karar açıklanmadı ama AYM yaptığı ilk açıklamada "Anayasa değişikliği ile ilgili kanunun Anayasa'nın 2. 4. ve 148. maddeleri gözetilerek iptal edilmiştir" denildi. Anayasa'nın 148. maddesinde de; "AYM, Anayasa değişikliklerini sadece şekil bakımından inceler ve denetler. Anayasa değişikliklerinin şekil bakımından denetlenmesi, teklif ve oylama çoğunluğuna ve ivedilikle görüşülemeyeceği şartına uyulup uyulmadığı hususları ile sınırlıdır" hükmüne yer veriliyor. Anayasa değişikliklerinde Mahkemenin değişikliği esas yönünden denetleme yetkisi yok. Sadece şekil yönünden denetleyebiliyor. AYM'den yapılan açıklamada 148. maddeye atıf yapıldığına göre Mahkeme, bu değişikliği şekil yönünden incelediğini söylüyor. Ama 148. madde gayet açık. Bu Anayasa değişikliği yapılırken 148. maddenin tüm şartları yerine getirilmiş. Mahkeme mevcut değişikliği 2. ve 4. maddeye aykırı bulduğunu söylüyor. Aslında şekil yönünden değil esastan inceleme yaptığı açık. Böyle olunca Anayasa'nın 7. ve 148. maddeleri açıkça ihlal edilmiş oluyor. Yargının akıl hocası Kanadoğlu kriterlerine göre, Mahkeme teklifin, teklif edilebilirliğini incelemiş. Bu da şekil denetimiymiş. Zekâmıza hakaret ediyor. 148. madde gayet açık. Mahkeme, "Esas yönünden iptal ettim" deme hakkına sahip olmadığı için anlamsız bir şekilde 148. maddeye atıf yapıyor. Yazık, gerçekten çok yazık! Bu, 367 kararından da beter bir sonuçtur. Artık TBMM'nin bir fonksiyonu kalmamıştır. Artık egemenlik kayıtsız şartsız yargınındır. 411 milletvekili istifa etmeli ve Türkiye tek parti dönemine dönmelidir. TBMM'nin artık Anayasa değişikliği yapma hakkı kalmamıştır. Bu hukuki değil, siyasi bir karardır. Yüce Mahkeme tartışılır hale gelmiştir. Meclisin yasama yetkisi gasbedilmiştir. Anayasa ihlal edilmiştir.