söz der ki
"-İçimiz acıyınca unutmak isteriz... Oysa aşkın, daha çok sevmekten başka tedavisi yoktur..."
(...Sayfaları iki cümleye sığdırırken ettiği müthiş S.Ö.Z.'leri)
temel'in yeri
Sirk ekibi, Temel'in köyüne sirk kurmaya gelmiş...
Bakmışlar Temel Usta, telefon direğine iskele kurmadan çalışıyor...
Büyük sirk çadırını kurma işini yevmiyesi beş liradan Temel'e vermişler...
Sirk müdürü kontrol için geldiğinde ne görsün?...
Yukarıda ipler üstünde Temel, iki elini bacaklarının arasına sokmuş, hiçbir şeye tutunmadan hoplayıp zıplıyor, ipten ipe atlıyormuş..
Sirk müdürü Temel'i çağırmış;
"-Bu hareketi her gece yap, yevmiyenin on katı ücret veririm" demiş...
Temel, "Yapamayacağım" diye cevap vermiş...
"-Yirmi katı, otuz katı..." demiş...
Temel yine "Yapamayacağım" demiş...
Sirk müdürü bu sefer "Sana gecede bin lira vereceğim" deyince Temel:
"-Olmaz müdürüm olmaz... Dayanılacak gibi değil... Para için her gece keseri elime vuramam ben..."
itiraf reyonu...
(...isim: numan kaya ...şehir: ankara ...yaş: on sekiz)
Ailece fazla gidilmeyen bir şehre gidilmiştir. Babanın kuzeni orada bulunmaktadır ve "Gelmişken görelim" denilir. İş yerine gidilir fakat bulunamaz.
Nizamiyedeki görevliyle konuşulurken "Mustafa Bey şimdi çıktı" diye kadının biri araya karışır. Elinize bir numara tutuşturur baba arar kendini tanıtır karşıdaki kişi bir şey söylemeye fırsat vermeden "Geliyorum birazdan" der...
Biraz beklemeden sonra birileri ailece gelir uzak akrabaları pek tanımazsınız ama babanızın da tanıyamadığını görünce şaşırırsınız... Karşıdakinin başka bir Mustafa Bey olduğu "Hoş geldiniz... Hoş bulduk" faslından sonra anlaşılır ki;
Bu rezilliğin fazla bilgi vermeyen bizde mi, kuzeni olmadığı hâlde alelacele iş yerine gelen Mustafa Bey'de mi, yoksa "Hangi Mustafa Bey" demeden araya karışan kadında mı olduğu yol boyunca aklınızı kurcalar...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
kadınlar & erkekler
(...Üstatlardan "Kadın" Gerçekleri)
"-Evliliğin ilk yıllarında eşler birbirini arzuluyor; son yıllarında ise birbirlerine ihtiyaçları var... En tehlikeli dönem, arada geçen yıllar..."
(...Rebecca Tilly)
...
"-Kadınların en güçlü olduğu zaman, kendilerini zaaflarıyla silahlandırdıkları zamandır..."
(...Zsa Zsa Gabor)
...
"-Bir arkeolog, bir kadının sahip olabileceği en iyi kocadır; karısı yaşlandıkça ona duyduğu ilgi de o ölçüde artar..."
(...Marie Anne Du Deffand)
...
"-Gerçekten de flört devresinde en hoşa giden özellikler, boşanma evresinde bir de bakarsınız ki en nefret edilenlere dönüşmüş..."
(...Rita Rudner)
...
"-Bir erkekle görüşmek istemiyorsanız, ona şunları söyleyiniz: "Seni seviyorum, seninle evlenmek istiyorum"... Arabanın kalkarken bıraktığı lastik izlerinden başka bir şey göremezsiniz bir daha..."
(...Mignon McLaughlin)
...
"-Bir sürü erkeğin beğenisinden tek bir erkeğin eleştirileri uğruna vazgeçiyorsan, devam et, evlen kardeşim..."
(...Rita Rudner)
...
"-Evlilik öyle bir kitaptır ki, ilk bölüm şiir olarak yazılmış; gerisi düzyazı..."
(...Katherine Hepburn)
...
"-Evliliklerin yüzde ellisi boşanmayla bitiyor. Ama siz işin iyimser ve parlak yönüne bakın: Çünkü öteki yüzde ellisi ölümle sonuçlanıyor..."
(...Clint Eastwood)
...
"-Geçenlerde bir yerde okudum: Aşk tümüyle bir kimya meselesiymiş. Demek ki karım o nedenle bana zehirli atık muamelesi yapıyor..."
(...C.S. Lewis)
hayata dair
Büyük günahlardan biri; hırsızlıktır...
Diğer günahlar hırsızlığın çeşitlemesidir...
Bir insanı öldürdüğün zaman bir hayatı çalmış olursun...
Karısının elinden kocayı, çocuğun elinden babayı almış olursun...
Yalan söylediğinde birinin gerçeğe ulaşma hakkını çalarsın...
(...Klahed Houssini)
bizimkiler
SERDAR: Hacı abi; bu haber doğru mudur acaba?...
BİLGEHAN: Neymiş o?...
SERDAR: Şili depremi dünyanın eksenini 8 santim oynattı... Günler 1 küsur mikrosaniye kısaldı diyor...
BİLGEHAN: Doğrudur... Ahir zaman; her şey olur...
SERDAR: Nasıl yani, bütün günler mi kısalacak?...
tuzaktan kumanda
(...TÜRKMAX - Hülya Avşar Soruyor)
HÜLYA AVŞAR: Bu aralar gündem çok dolu.
ATA DEMİRER: Evet, dünyanın hızına yetişemiyoruz...
HÜLYA AVŞAR: Geçen ay olan Tahiti depremini unutmadık daha...
İğnelik
SAHTE SOYKIRIM
Daşnak Hınçak'tı adı,
Ermeni'ydi hâkezâ...
Çeteyi yargıladı,
Osmanlı verdi cezâ!
Bu iş o zaman bitti,
Avrupalı kaşıdı...
Birkaç Ermeni gitti,
ABD'ye taşıdı!
Hakârettir ülkeme,
Soykırım sahte buluş...
Lahey'den bir mahkeme,
Karârın varsa konuş!..
Sefa Koyuncu
sefa.koyuncu@tg.com.tr
