Başkan, terör yarasını sardı

A -
A +

Camiyi de biz yapacağız sinagogu da biz onaracağız" diyen ılımlı, yapıcı ve sağduyulu bir başkanı olduğu için Beyoğlu ilçesi ne kadar övünse azdır. İlçe uluslararası boyuttaki teröre bir haftada iki defa hedef oldu. İlkinde bir taraftaki komşusu Şişli ile acıyı paylaşırken ikincisinde diğer komşusu Beşiktaş'la birlikte irkildi Beyoğlu. Özellikle Şişli ile Beyoğlu birbirine çok benzeyen iki ilçemizdir. Sosyal dokusu bakımından ele aldığımızda, yüzyıllardır iç içe yaşadığımız Musevi, Rum, Ermeni vatandaşlarımızın tercih ettiği iki ilçemiz. Terör, birlikte yaşamayı, 'hoşgörüyü' sindiremiyor. Her neyse, ben terör uzmanı değilim. Ve yazımın ana teması da terör olgusu değil. Terör saldırılarına hedef olan Beyoğlu'muzdan bu karmaşa içinde kaçırdığımız bir ses geldi. Bir ses ve bir tavır. *** Yazımın girişindeki cümleyi, Neve Şalom Sinagogu'na yapılan saldırı sonrasında sinagogun hemen yakınında bulunan caminin de hasar görmesi üzerine Başkan Kadir Topbaş söylüyordu bu sözleri. Başkan Topbaş hemen yaraları sarmaya çalıştı. Önce zihinlerdeki yaralanmaları tamir etmek gerekiyordu. Saldırıdan bir gün sonra 16 Kasım Dünya Hoşgörü Günü'nü de gerekçe kılarak, sanatçısıyla aydınıyla barış yürüyüşü organize etti. Ve hoşgörünün heykelini dikmek için hemen bir mermer kaide koydurttu. Sanatçılarımızdan da hemen yontmaları için söz aldılar. Bu teröre verilecek en büyük cevaptı bence... *** Birlik ve beraberliğimize atılan bombalara karşı her kesimden ve her inanç grubundan insanlar bir araya geliyor ve hoşgörünün heykelini yontmaya başlıyorlardı. İşte bu düşünce ve davranış biçimi teröre karşı savunmasız olan insanlarımızı en iyi koruyacak kalkandır. Beyoğlu Belediyesi şu ana kadar ilçedeki bütün dinlere eşit mesafede hizmet verdi. Son zamanlarda düzenledikleri organizasyonlarla da bunu ispatladılar. Bizce Kadir başkan kendi yetki sınırlarını da zorlayarak hoşgörü uğruna elinden geleni yaptı. *** Beyoğlu deyince; İstanbul'un her mahallesinden, Türkiye'nin her ilinden-ilçesinden-köyünden birilerini görebilirsiniz. Yine dünyanın her ülkesinden her türlü inanca mensup ve yeryüzündeki mevcut dilleri konuşan çeşit çeşit, renk renk insanla karşılaşabilirsiniz. Bu ilçede; üç semavi din olan Musevilik, Hıristiyanlık ve Müslümanlığın ibadet mekanları olan sinagog, kilise ve camiyi görebilirsiniz. Cuma günleri müslümanlar camileri doldururken, Cumartesi günleri museviler sinagoglarda ibadet ederler ve pazar günleri de Hıristiyanlar kiliseleri doldururlar. *** Bu olgu, Osmanlıdan bu yana yüzyıllar boyunca böylece gelmiş ve ebediyete kadar da böyle gideceğini düşünüyorum. Çünkü, Türk Milleti olarak bu bizim hoşgörümüz, hasletimiz ve hatta önemli bir değerimizdir. Son menfur terör saldırılarında bunun en güzel örneğini Beyoğlu Belediye Başkanı Kadir Topbaş uygulumalı olarak göstermiştir. Böylesi olayların ardından olayın genellikle polisiye yönleri ele alınıp yorumları yapılır. Bir yerel yöneticinin yaptıklarını ele alarak, böyle güzel çabaların olduğunu okuyucularımla paylaşmak istedim. Başkan Kadir Topbaş'ı olayın ilk günlerinde gösterdiği bu üretkenlikten ve doğru tavır belirlemekten dolayı tekrar kutluyor, menfur saldırıda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, acılı ailelerine başsağlığı diliyorum. Eresin Otel'de arzulanan buluşma Değerli dostumuz Eresin Otelcilik ve Turizm Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Bircan Eresin'in geleneksel olarak düzenlediği iftar yemeğinde yine uzun süredir göremediğimiz dostlarla kucaklaştık. Özellikle yerel seçimlerin yaklaşması sebebiyle bu iftarda konuşmaların ana konusu belediye başkan adayları ile ilgiliydi. Bircan Eresin ve ailesini; siyaset, iş dünyası ve bürokratlardan oluşan dost camiasını biraraya getirdikleri için kutluyorum. Bütün okuyucularımın bayramını en kalbi duygularla tebrik ediyorum.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.