Anadolu Ajansı'na mensubiyetim

A -
A +

Kurtuluş Savaşına ilişkin haberlerin halka duyurulması amacıyla 6 Nisan 1920'de Anadolu Ajansı Mustafa Kemal'in isteği ile kurulmuştur. Ajans, 82'nci kuruluş yıldönümünü kutlamaktadır. 7 Haziran 1920'de bir yasa ile Matbuat ve İstihbarat Müdüriyet-i Umumiyesi oluşturulunca Anadolu Ajansı bu kuruluşa bağlandı. Çok dar bir kadro ile çalışmaya başlayan Ajans 1 Mart 1925'te yüzde 49 hissesi devlete ait bir anonim şirkete dönüştürüldü. Şirketin ilk ortakları arasında Ahmet Ağaoğlu, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Rüşen Eşref Günaydın ve Falih Rıfkı Atay gibi dönemin ileri gelen yazarları ve siyaset adamları vardı. Merkezi Ankara'da bulunan Anadolu Ajansı ortaklar genel kurulunca seçilen beş üyeli bir yönetim kurulu, bir genel müdür ve teknik hizmetleri yürüten müdürlerce yönetilir. Giderlerinin büyük bölümü Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü bütçesinden karşılanır. Anadolu Ajansı 1940'larda teleks kullanmaya başlamıştır. 1948 Haziran'ında İstanbul Hukuk Fakültesi'nden mezun oldum, iş aramaya başladım. Gazetelerde şöyle bir ilan gördüm: "İyi Fransızca bilenlerin Ankara Caddesi 60 numaraya müracaatları." Ankara Cadesi 60 numara Anadolu Ajansı'nın İstanbul Şubesi imiş. Gittim. Müdür Cevat beydi: "Fransızcayı nerede öğrendiniz?" diye sordu. "Galatasaray Lisesinde" cevabını verince "Artık Galatasaray Lisesinden Fransızca bilenler çıkmıyor" diye bir ters cevap aldım. Ben "İmtihan yapıp bilip bilmediğimi görürsünüz" diye bir cevap verdim. 30 kişi müracaat etmişti, Fransızca mütercimliği için bir yazılı imtihan yapıldı. Ben birinci oldum hemen işe alındım. Anadolu Ajansı telekslerle dünyadaki haberleri Fransızca ve İngilizce alıyor, bunlar hemen Fransızca ve İngilizce kısım şeflerine veriliyor, onlarda bunlar arasından seçtiklerini tamamlamak üzere mütercimlere veriyorlardı, tamamlamak diyorum zira Fransızca haberlerde (la le les) gibi articles harfi tarifler bulunmuyordu. Ajansta üçer vardiye halinde çalışıyorduk. Birinci vardiya saat 7'den 13'e ikinci vardiya 13'ten 19'a üçüncü vardiya da 19'dan 01'e kadardı. Fransızca kısmında Sedes benim Fransızca şefimdi. İngilizce şefleri İsmet Bey ve Galatasaray lisesinden mezun Galip beydi. Genel müdürümüz Ziya Cevher Fatili idi. Ajansımıza İstanbul Haberlerini getiren iki üç muhabir de vardı ki bunlardan biri sonra Avrupa Konseyi Enformasyon başkanı olan İzzet Sedes ile Mobil Oil uzmanı olan Remzi Kocadağ idi. Maaşım başlangıçta 250 TL idi birkaç ay sonra 300'e yükseldi. Ajanstan 1950 Mayıs'ı başında yedek subay olmak üzere ayrıldım. AA'nın benim formasyonumda gayet müstesna bir rol oynadığını vazife ve arkadaşlık birbirine itimat ve saygıyı orada sağlamlaştırdığımı sevgi ile hatırlarım. AA benim ilk ekmek kapımdı, ustalarımdan çok şey öğrendim ve basına karşı dinmez sevgim ve ilgim o zaman başladı. 1949'dan beri Yeni İstanbul, Tercüman, rahmetli Abdi İpekçi kardeşimin desteği ile Milliyet, Cumhuriyet gazetelerinde yüzlerce makale yazdım. 20 yıldan beri de sevgili TÜRKİYE'de yazıyorum. Anadolu Ajansı'nı başta Genel Müdür sayın Mehmet Güler olmak üzere tebrik eder, bir zamanlar onun onurlu bir mensubu olmakla daima iftihar ettiğimi beyan ederim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.