Futbolun sonu mu geliyor?

A -
A +

Bizim ligin son haftalarına doğru hakem hataları gerçekten de ürpertici oldu. Bu yüzden spor programlarında hakem kararları ön plana çıktı hep. Hatta üst düzey mücadele edenler, ya da düşmemek adına sıkıntılar çekenler bile daha şimdiden feryat ediyorlar. Bu arada bizim hakem eskisi yorumcular da FIFA’nın video sistemi ile hakem kararlarının maç sırasında incelenip karara varılması konusunda çalışma yaptığını söylüyorlar. Ve neredeyse de yararlı olur gibi futbolu katletmek anlamı taşıyan görüşler de öne sürüyorlar... Nasıl çizgi hakemini kaldırdıysak, şimdiden böyle bir rezilliğe, çılgınlığa karşı olduğumuzu bütün yetkililere bildirmeliyiz.
Saracoğlu iki satırla mı anılır?
Fenerbahçe’nin resmi sitesinde geçtiğimiz ayın sonlarına doğru bir anma mesajı vardı. Şimdiki stadın yerini Fenerbahçe Kulübü’ne beş kuruş ödenmeden kazandıran, düne kadar başkanlık rekorunu elinde bulunduran Şükrü Saracoğlu’nu iki satırla anmışlar. Zahmet olmuş! Zaten ismi de ikinci plana çoktan düşürülmüştü stadın adında... Tarihi bilmeyenin işi... Bir de geçenlerde, malum kişiler stadın kendilerinin olduğunu bile iddia edecek kadar tarihten haberleri olmadıklarının altını bir daha çizmişlerdi. Evet, orası 1960’lı yılların ortalarında devlete yeni stat yapılacağı kaydı şartıyla, 27.500 liraya tapusuyla satılmıştı. Ve de o gudubet ancak tam 14 yıl sonra Ali Şen’in üst kademelerdeki çalışmaları ile hizmete açılabilmişti.
Bravo Başakşehir!
Bizim malum ‘Üç Büyükler’, hatta Trabzonspor da ara transferde yeniden saçmalama yoluna çıktılar... Ama lider ne yaptı? Gençlerbirliği’nin umut saçan oyuncusu 21 yaşındaki İrfan Can Kahveci’ye formayı giydiriverdi. Galiba yeni bir hakiki Batılı firma ile karşı karşıyayız.
Tuzlaspor ve Arif...
Duyduğum kadarı ile Galatasaraylı Hamit’le birlikte üç eski futbolcu birleşip Tuzlaspor’un tapusunu satın almışlar. Vallahi çok akılcı davranış. Bu arada bu Tuzlaspor’da Arif isimli, sekiz numaralı formayı giyen 30’luk bir isim var. Yahu bu kadar çaktırmadan olumlu pas dağıtan, oyunu daha top rakipte iken okuyan bu oyuncu nasıl olup da bugüne kadar büyüklerin birinin forması içine girmemiş. Yazık!
Polis böyle olmaz beyler!
Bir ekranda Taksim’deki yılbaşı önlemleri ile ilgili bir haber vardı. Polisler, o gece Noel baba, kestaneci, milli piyangocu ve daha bir çok rolle meydanda güvenlik sağlayacaklarını kendi ses ve kendi görüntülerinden açıklıyorlardı. Yahu bu olmaz! Ya bir eşkıya, bir terörist “Hah işte” diyerek hakiki kestaneciyi katletse polis diye... Polis sadece güvenlik önlemi aldıklarını söyler, o kadar... Benim şu anda hayatta olmayan bir arkadaşım, adı da Atilla idi. 3,5 ay bir konsolosluğun (bakın ben bile adını vermiyorum) karşısında kestane satmıştı. Neredesin be diye çıkıştığımızda ancak görev bittikten sonra öğrenebilmiştik...
Cüneyt Çakır da mı?
Ben izlemedim ama hadi ismini vermeyeyim, çok kadim bir dostum aradı pazar günü... “TV 8’deki rezaleti gördün mü?” diye. Mesele şu; Emre Belözoğlu, Arda Turan ve Cüneyt Çakır, o ekrandaki malum sanatçıların jüri olduğu programa çıkıp şarkı yarışmasına katılmışlar... Emre ve Arda için çok şaşırmadım... Ama Cüneyt Hoca’nın oralarda işi ne? Yarın bir büyüğün bir düdükle canı yanarsa, başkanı veya bülbülü ne diyecek? Yazık! Ne hallere geldik be!
Yaşasın transfer!
İki dönem yaşıyoruz bu transferdeki uçurtma haber yarışını. Allah’tan bu defaki sadece 28 güncük. Yine düne kadar yılda 300 bin avro alabilen nice tanınmamış isme 1,5 milyon avrolar falan ödeyeceklermiş bazı transfer üstatları... Adamlar bizimkilerden teklif alınca havalara uçmuşlar... Uçmazlar mı? Bizim paralar deniz, yemeyen mi? Malum! Neyse, bende bir transfer haberi var ki, eskilerden, bugüne kadar onu kimse sollayamadı. Gelecek hafta yerim rahatlar, daha detaylı yazarım.
Ahmet Hakan hangi yüzle çıkacak?
Gelen haber şöyleydi, “Ocak ayının ortalarından itibaren Kanal D ana haber bültenini Ahmet Hakan sunacak...” Ne mi var? Yahu aynı kişi, Refahyol Hükümeti yıkıldıktan kısa bir süre sonra Kanal 7’deki ana haberde, elinde belgesi ile, şu haberi sunmuştu: “İşte Refahyol Hükümeti’nin yıkılmasında büyük payı olan Aydın Doğan grubuna Mesut Yılmaz’ın, yanlış aklımda kalmadıysa, 15 milyon dolarlık kredi kıyağı...” Hiç unutmam o akşam Galatasaray’ın da Avrupa Kupası maçı vardı. Ben de ana haberin sonunda yoruma çıkmıştım... İlk kutlayan kim mi olmuş? Jimnastikçi ana haber sunucusu...

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.