Kontrollü yayınlar!

A -
A +

Temmuz 15, yani Türk milletinin kurtuluş zaferinden, Çanakkale destanından sonra yazdığı yeni bir tarih... Asla ve asla unutulmayacak, unutturulmayacak... Peki ne demek istiyorum acaba... Efendim, geçtiğimiz cuma günü, yani 15 Temmuz’da ekranlara daldım. Ve de acı bir tablo ile bir kere daha karşılaştım. Malum muhalefet ekranlarında bu tarihî günle ilgili programlar yerine ekonomiden tutun da bu tarihle ilgisi olmayan söylemler, oturumlar falan vardı. İşte Kemal Dayı ve yandaşlarının bu tam bir “Kontrollü yayınlar” dizisi idi.

Joshua King destanı...

Fenerbahçe’nin yeni transferlerinden yukarıda ismi yazılı uç adamı basının karşısında sorulara cevap verdi. Bu paslaşma 25 dakika sürdü. Dedim ki acaba Pele mi, Cruyff mu geldi? Yoksa bu futbolcunun cebinde birçok Avrupa Kupası madalyası ve Dünya Kupası unvanı mı var? Ekranda eleştirdim. Burada o futbolcunun suçu çok az. Benim spor medyam işi uzattı da uzattı... Peki bu vatandaş yarın Avrupa Kupalarında 10 gol atıp, bir de ligin gol kralı olursa kaç saat konuk edeceksiniz?

Avusturya’ya patron çıkarması!

Ekranda bir görüntü. Ne mi? Başkan Dursun Özbek dâhil, Galatasaray yönetiminde, ya da futbolun üst kademesinden kim varsa idman izlemek için bankta oturuyor... Okan Buruk da sahada ter döküyor. Ben bunu biraz yadırgadım. Tamam sizin Avusturya’ya gitmenize kimse karışamaz ama idmanda bu gösteri Okan Buruk’u zedeler. Bunu bilin... Günümüz futbolcularının ne kurnaz olduklarını biliyor musunuz?

Kadınlar kahretti

Benim favori takımım, kaç defa yazdım, kadın voleybol takımı idi. Ankara’ya gelmişlerdi Amerika’dan tutun da Tayland’a kadar... Beklentim tabii ki en azından final oynamak idi... Tayland’ı yendik, yendik ama o maçta ben başımıza bir şeylerin geleceğini hissettim. Çünkü boy ortalaması bizden on santim kısa olan takıma bile bir set veriyorduk. Sonra mı? Sormayın! İtalya ve Sırbistan’a, set alamadan kaybettik ve ilk üçe giremedik. Şimdi bu takımı yenilemek mi lazım? Kenardaki teknik ekibi de öyle mi? Federasyon Başkanı ve ekibi ne karar alacak merakla bekliyorum.

Trabzonspor için merakım!

Yarın bizim maçlar başladığında şampiyonun kalesinde Uğurcan olacak. Tamam da, acaba üç yerli mecburiyetini hangi iki isim tamamlayacak? Sanırım Avcı Hoca’nın da sezon hazırlıklarında en çok bu kafasını yoruyordur. Bu arada sakatlıktan çıkıp da takıma dönenler de iş yapmaya başladı. Sanki bir adet daha stoper yerine takviye şart. Tabii en iyisini Avcı Hoca bilir. Başkan mı? Dünkü bizim gazetede harika bir kısa metraj söylemi var.

Yağlı güreş yaygarası!

Benim çocukluğumda, gençliğimde, meslekteki ilk yıllarımda yağlı güreş denince akla tarihî Edirne Kırkpınar kapışmaları gelirdi. Şimdi bakıyorum da nerede ise her yerde yağlı güreş var. Bunu kim keşfetti acaba? Bir de TRT’de bu güreşleri sunan yaygaracı arkadaşlar var. Futbol maçlarındaki gol naraları zaten ciddi şekilde rahatsız ediyordu, bari tarihe mal olmuş işlere bu yaygaraları karıştırmayın!

Beşiktaş yönetimi İsmael’den ne bekliyor?

Bizim gazetenin pazar günkü sayısında Kara Kartal yönetiminin teknik direktörüne söylercesine “Al sana kadro, hadi bakalım” görüşünde olduğu cümlesi vardı. Peki aynı yönetim acaba “Gel sen şu üçlüden vazgeç” diyecek mi? Merakla bekliyorum. Bitmedi... Josef de Souza menisküs ameliyatı oldu. Üç ay yok deniliyor. Bakalım şimdi de İsmael Hoca sigortası zayıflayan arka tarafı yine üçlü mü oynatacak?

TRT Spor’da yeni falso!

Salı akşamı saat 18.20 sıralarında TRT Spor’a bir bakayım dedim. Ergenekon adlı arkadaş ekrana gelen bir Fenerbahçe forması için işte tarihî forma demez mi? Sen kaç yaşındasın? Sen bu asırlık büyük kulübün tarihî formasını hayatında gördün mü ki böyle konuşursun? Eh kulüp başkanı da öyle derse... Vah ki vah!

Mehmet Topal ve Colin Kazım!

Onca önemli firmada forma giymiş olan Mehmet Topal futbolcu bıraktığını açıklamış... Bravo kardeşim! Senin kariyerinde birisi böyle karar almalı idi. Tam bu haberi alkışlarken bir de baktım ki Karagümrük Colin Kazım’ı transfer etmiş. Vay ki vay! Başkanını defalarca burada övdüm, futbolun taaa içinden gelen biridir diye... Ama bu da ne? İster misin Ankara asfaltı üzerindeki oteli özlemiş olsun!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.