Sakin olmakta fayda var

A -
A +

Siyasi partilerin vatandaşa verdiği mesaj da vatandaşın siyasilere verdiği mesaj da yerini buldu. Sıra uygulamaya geldi.

Biz tez canlı milletiz; hemen oluversin isteriz. Henüz TBMM Başkanlık Divanı seçilmemişken; vatandaş Hükümet istiyor.
Meclis daha dün toplandı. Beş gün başkan adaylarının müracaatını bekleyeceğiz bir kere. Bir beş gün de Başkan ve yardımcılarının seçim süreci var. Meclis Başkanı (Yasamanın Başı) ancak 2 Temmuz Perşembe günü seçilmiş olacak bu durumda. 45 günlük Koalisyon Hükümeti'ni kurma süreci işte o zaman başlıyor. Ki, Türkiye en geç Ağustos ayının sonunda Hükümetine kavuşmuş ve Başbakanını (Yürütmenin Başı) seçmiş olur.
Çok uzak ihtimal ama ihtimaller arasında o da var; koalisyon hükümeti kurulamaz ve Türkiye seçime gider. O da Ekim ya da Kasım aylarından birinde olur ama dediğim gibi uzak bir ihtimal bu.
TBMM Başkanı seçimi, Koalisyon Hükümeti'nin kiminle kimin arasında kurulacağının sinyalini verecektir mutlaka.
AK Parti olmadan hükümet kurma ihtimali çok düşük; neredeyse yüzde sıfır. AK Parti olmazsa olmazı yani. Koalisyonun kilit partisi ise MHP.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa gereği AK Parti Lideri Davutoğlu'nu görevlendirdi diyelim. Davutoğlu görüşmek için kime gidecek? Kılıçdaroğlu'na tabii. Kılıçdaroğlu ayak sürürse Davutoğlu bu kez Bahçeli, ya da Demirtaş'a gidecek.
Bu senaryoların hiçbirisinin tutmadığı ve Cumhurbaşkanı, Kılıçdaroğlu'nu görevlendirdiği takdirde ne olur? Davutoğlu'yla zaten anlaşamamış; dolayısıyla Kılıçdaroğlu'nun AK Parti kapısını çalması söz konusu olmaz. Ya Bahçeli'ye gidecek, ya da Demirtaş'a.

Bahçeli mi, Demirtaş mı?

MHP de HDP de 80 milletvekiline sahip. AK Parti de, CHP de; koalisyon ortağının MHP olmasını ister. Çünkü Bahçeli'nin devlet tecrübesi ve bir duruşu var. Hakeza ekonomi kurmayları; onlar da tecrübeli. Demirtaş'ın devlet tecrübesi yok denecek kadar az. Demirtaş'ın kendisi dahi istemez koalisyon ortağı olmayı.

Seçmen ne istedi?

Seçmenin 7 Haziran'da verdiği mesaj çok net ve açık.
1-Tek adam yönetimi istemiyorum.
2-Başkanlık rejimi istemiyorum.
3-Hukuksuz iş istemiyorum.
4-Yolsuzluk istemiyorum.
5-Kavga istemiyorum.
Koalisyon ortağı olacak partilerin bu beş maddeyi dikkate alıp öyle yola çıkması lazım. Koalisyonun uzun ömürlü olması da gene bu beş maddeye bağlı.

Ekonomi etkilenir mi?

Hükümeti kurma işinin gecikmiş olması, öyle sanıldığı gibi ekonomiye zarar verecek bir sonuç doğurmaz. Üretim, ticaret ve ihracat özel sektörün işi; nasıl yapıyorsa gene öyle yapar. Kamu zaten eğitim, sağlık ve güvenlik alanlarında var. Ki, onları da bürokratlar yürütüyor. Ekonomi, esas uzun vadeli stratejilere ihtiyaç duyuyor. O da ancak istikrarlı hükümetle olur.

Hukuk devleti

Türkiye'nin en çok ihtiyaç duyduğu sistem hukuk sistemi. Bir an önce hukuk devleti olması lazım. Sanayileşme, üretim, yatırım ve ihracat... bunların hepsi hukukla ilgili. Hukuk yoksa sanayileşme de olmaz, diğerleri de. Hukuk olmayan ülkeye sermaye gelmediği gibi mevcut sermaye de durmaz kaçar. Hak ve özgürlüklerin kalıcı olması da gene hukuka bağlı. Hukuk varsa özgürlük var, hak var, adalet var. Yoksa, hiçbirisi yok!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.