Selçuk ve Aydın!..

A -
A +

Galatasaray'ın "verimi az" futbolundaki "ana arızayı tespit ve analiz etmek için", mutlaka "asıl kaçağı bulmak" gerek!.. Bu kaçak, ne yazık ki Selçuk İnan!.. Galatasaray'da, Trabzonspor'da oynadığı futbolun yarısını bile oynamıyor, sanki hâlâ "Senin için geldim, gitme" demeye getirdiği Arda'nın ayrılışının yasını tutuyor!.. Aslında, Selçuk'tan beklenen, "Arda'nın bıraktığı boşluğu dolduracak" şekilde risk alması, yükün altına girmesi, liderliğe soyunması; ama nerde?.. Tam bir "kaçak futbolu" oynuyor; risk almıyor, gelen topların önemli bölümünü, "ikili mücadelelerde zayıf kaldığı için" (Bilmem ki bir derdi mi var, özel hayatında aksayan bir taraf mı var) ya yerlere düşüyor, kaptırıyor, ya yanlış paslıyor; bu hataların baskısı altında da "risk almıyor", gelen topların büyük bölümünü geriye ve yana, "baskı altındalar mı, değiller mi" diye bakmadan arkadaşlarına vermekle "kaçakları oynuyor" ve resmen göz boyuyor!.. Galatasaray'ın sadece puan kaybettiği maçlara değil, kazandığı maçlara da bakınız, kasetleri iyi inceleyiniz; "en fazla koşanlar arasında yer aldıklarında bile", tarihin en büyük boksörlerinden Muhammed Ali Clay'in "kendisi için yaptığı" ünlü nitelemesinin "ilk yarısına benzeyen ama ikinci yarısının tam tersini gösteren" bir Selçuk'un olduğunu göreceksiniz sahada; "Kelebek gibi uçuyor ama arı gibi sokamıyor!.." Antalyaspor sahaya "yara sarmak için" tam bir "beraberlik histerisi" içinde çıkmış, Galatasaray'ın üzerine gelmiyor, gelemiyor, oyun büyük bölümünde "tek kale antrenman gibi" oynanıyor; Selçuk adeta "hayalet gibi", ileriye doğru ne "adam eksiltecek", forvetlerine "gol pası verecek" girişimlerde bulunuyor, ne de rakibin "zon defansını bozacak" etkili bir şut atabiliyor, denemiyor bile!.. "Benzer bir beraberlik alan" Fenerbahçe'nin, Samsunspor maçında denediği "şut" sayısına bir bakalım, bir de "şutu unutmuş" Galatasaray'ın durumuna koca bir 93 dakikada, "doğru dürüst" bir Eboue'nin şutu var; işte o kadar; onu da herhalde "şutsuz Galatasaray'a yakışmadı" diye (Bu espri sevgili kardeşim Hıncal Uluç'undur), Fatih Terim çıkardı!.. Galatasaray defansındaki "Gökhan Zan ile başlayan" yükseliş, ışıl ışıl parlıyor, ama "ofanstaki donukluk" Baros'un istikrarsızlığı ve Selçuk'un "etkisiz ve kaçak futbolu" ve onlara "Riera'nın katılması" yüzünden o pırıltıyı yok edecek düzeyde; son dakikada Muslera o kurtarışı yapmasa; yandı gülüm keten helva!.. Selçuk bir an önce, Galatasaray'ın "ondan beklediği" futbola dönmelidir!.. Selçuk, Galatasaray'ın "ona ödediği" ve elbette "hak da edebileceği" paranın karşılığı olan futbola bir an önce dönmelidir!.. Selçuk risk almalı, gole yakın oynamalı ve oynatmalı, rakip ceza alanı etrafından "gol olabilecek" şutlar atmalıdır!.. Bakınız, "kimselerin beğenmediği" ve de bana göre epeyce de "haksızlık ettiği", aylardan beri maç oynamayan ve hatta zaman zaman "yedek kulübesinde bile olmayan" Aydın "kadar bile" risk almadan oynadı, Antalyaspor maçını Selçuk!.. Aydın'ı yerden yere vuran meslektaşlarım, maçın kasetini "bir daha dikkatle izlesinler" ne demek istediğimi çok iyi anlayacaklardır!.. Aydın o maçta "kötülerin en iyisiydi" ve hatta "biraz iyimser baksak" ve de "bunca maç sonra sahaya o da kontenjan zorunluluğu yüzünden sürülen bir oyuncu" olduğunu da unutmazsak "iyi" olmasa bile "vasatı nerede ise aşan" bir futbolu oynadığını göreceğiz!.. Top kaybı ve hatalı pası çok azdı, gelen topları Selçuk'tan çok daha risk alarak oynadı, soldan sağa her tarafa koştu, "maçsızlıktan yorulup oyundan düşünce", hocası onu değiştirdi. Bence, "Selçuk yerine Aydın'ın hedef alınması", biraz "korumacılık", biraz da "peşin kanaat" yanılmasının sonucuydu!.. Değil ya, diyelim ki "futbollarının Galatasaray'a katkısının olup olmaması tartısında eşittiler"; ama hiç olmazsa Aydın "kaçağı oynamadı!.."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.