Tiksiniyorum, o hâlde varım!

A -
A +

Kulüpler Birliği Vakfı'nın yöneticileri, 3 Temmuz'un hemen sonrasında, başlarında İlhan Cavcav olmak üzere, terazinin bir kefesini "Temiz spor da neymiş, sırası mı şimdi onun, önce de para, sonra da para, hep para" çığlıklarıyla doldurarak, terazinin öteki kefesine "temiz-dürüst-ahlâklı sporu koymaya çalışanları" dışlayıp, Federasyonu tam bir kaos yolculuğuna çıkarmışlardı!.. Şimdi, "Temiz spor" konusunda "sağlam duran" kulüpleri tehdide kadar vardırdılar işi; "Ya bize uyarlar ya da Vakıf'tan ihraç ederiz!.." "Gözünün menfaatten başka bir şey görmediğini göstermek isteyen" İlhan Cavcav daha da ileri giderek, kargaları bile güldürecek, ama aklı başında sporseverleri uzun uzun düşündürecek bir çıkış yaptı. "Temiz spor için" direnen Trabzonspor'la, Galatasaray'ı kastedip, "Onlar her hafta birbirleriyle oynarlar, biz de 16 takımlık bir ligle devam ederiz" diyerek, kendini ve vakfını, Futbol Federasyonu'nun, dahası FIFA ile UEFA'nın ve onların bütün talimatlarının yerine, hatta üzerine koymak cüretini bile gösterdi; "cehalet" desem olmaz, "ihtiyarlık" desem, hafif kaçar; "haddini bilmezlik" mi acaba?.. İlhan Cavcav ve vakıf yöneticileri, tıpkı Mehmet Ali Aydınlar ve Federasyonu gibi, "Temiz spor için" mücadele eden kulüplerin başkan ve yöneticilerini cezalandırmak hevesi ve ihtirası içinde yarışırken, mesela gazetelerde çıkan ve "yalanlanmayan", yapılmış telefon konuşmalarının tapeleri içinde savcılık iddianamesinde ve eklerinde yer alan "bir haber" ile ilgili olarak kıllarını bile kıpırdatmadılar, kıpırdatamadılar: "Tarih 17 Haziran 2011... Kulüpler Birliği, Astoria AVM'deki vakıf ofisinde toplanmış ve 29 Haziran'daki Türkiye Futbol Federasyonu Genel Kurulu'nda başkanlığa adaylığını koyan Mehmet Ali Aydınlar'ı destekleme kararı almıştı. Toplantıya Karabük Başkanı Feridun Tankut kulübün genel kurulu olduğu için, Bursaspor Başkanı İbrahim Yazıcı da kulüple ilgili bir soruşturmada gözaltına alındığı için gelememişti. Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören, Galatasaray Başkanı Ünal Aysal (Ali Dürüst ile birlikte) ve Trabzonspor Başkanı Sadri Şener ile diğer başkanların da bulunduğu toplantı sonrası Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Aziz Yıldırım 'Oybirliğiyle Aydınlar'ı destekleme kararı aldık' açıklamasını yapmıştı. Aynı gün öğleden sonra Federasyon Başkanvekili Lütfi Arıboğan ile telefonla konuşan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, toplantının bittiğini belirttikten sonra Arıboğan'ın 'Nasıl geçti?' sorusuna 'İyi. Gelmiş köpekler, gelmiş yine. Anladın mı?' yanıtını veriyor. Yıldırım, Arıboğan'ın 'Hepsi geldi mi?' sorusunu da 'Hepsi geldi köpeklerin' diye yanıtlıyor." Şimdi Yıldırım Demirören'e de, İlhan Cavcav'a da, vakıf yöneticilerine de, Futbol Federasyonu'nun "anlı" şanlı Başkanı ile tapede adı geçen Başkan Vekili'ne de soruyorum; "kimdir" bu "köpekler" ve tepkiniz nedir?.. Dahası, dinlemeye takılan ve iddianameden aktarılarak gazetelerde yer alan ama "yalanlanmayan" bir başka tapede, Fenerbahçe ve zamanın Kulüpler Birliği Başkanı Aziz Yıldırım ile Galatasaray Kulübü Başkanı Adnan Polat arasında yapılan bir telefon konuşması var; konuşmada, "Anadolu Kulüpleri için" öyle "çirkin" sözler söyleniyor ve imalar yapılıyor ki, ben "o sözleri ve imaları" yazıma alamam; zira hakkımda "müstehcen ve de çocuklara zarar verecek neşriyattan" savcılar dava açar!.. Gene gazetelerde yer alan ve "yalanlanmayan" bir başka tapede, "zamanın Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener, telefonda, bizzat kendisine cinsel içerikli küfürlerle, inanılamayacak kadar ağır hakaretler yağdıran kişinin verdiği talimatların yerine getirilmesini Beşiktaş Başkanı (bugünün de Kulüpler Birliği Başkanı) Yıldırım Demirören'in zorlaştırdığını anlatmaya çabalarken, öyle sözler sarf edildiği ve imalar yapıldığı" yer alıyor ki, onları da "aynı sebepten" bu sütunlara alamam!.. "Bu ağır hakaretleri yiyip yutanlar", şimdi Trabzonspor'u, Galatasaray'ı ve "onları izleyecek" kulüpleri, "spor kirlenmesin" diye bayrak açtıkları için, "dışlamaya", dahası "tehditler ile" susturmaya çalışıyorlar!.. Önce yazıklar olsun, sonra da afiyet olsun!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.