Dopingi de hallettik!..

A -
A +

Haberi okuyunca inanamadım; haberden anlaşılıyordu ki, şike, şiddet ve ayrımcılık-ırkçılık suçlarına karşı Patagonya'dan bile duyulan "hoşgörüyle bakma ve üstünü mümkün olduğunca örtme" mücadelemize (!), bir de "dopingi ekleyerek", uluslararası spor suçlarının "dörtlü" zincirini tamamlamış ve Türk sporunun "disiplin çarkını" dünya âleme tanıtma gayretimizi başarıyla sonlandırmıştık!.. İşte sevgili Lütfi Özel' in Vatan Gazetesi'ndeki haberi: "TFF Tahkim Kurulu, ilginç bir karara imza atarak futbolcusuna atlara verilen doping maddesi 'Clenbutrol' veren masörün 4 yıllık cezasını 6 aya indirirken, futbolcunun 2 yıllık cezasını da kaldırdı. Geçen nisan ayında Emrespor-Muğlaspor arasında oynanan karşılaşmada Emresporlu Serdar Öztan'ın girdiği doping kontrolünde, atlara doping amaçlı verilen 'Clenbutrol' maddesine rastlandı ve futbolcuya 2, ilâcı veren masöre ise 4 yıl hak mahrumiyeti cezası verildi. Konuyu inceleyen TFF Tahkim Kurulu ise WADA'nın 'Sporcu vücudundaki maddeden sorumludur' kuralının aksine 'Öztan'ın ilacı almakta sorumluluğu yoktur' diyerek 2 yıllık cezasını kaldırırken, masörün 4 yıllık cezasını 'ağır ihmal yoktur' diyerek 6 aya indirdi." Bravooo!.. Başında "dopingle ilgili soruşturma belası" olan Lance Armstrong'tan sonraki neslin "en büyük bisikletçisi" İspanyol Alberto Contator'a "2 yıl ceza" verilmesine ve elinden "2010 İtalya ve Fransa Bisiklet turları şampiyonluklarının geri alınmasına sebep olan" madde de "clenbutrol" idi!.. "Yağ yakıcı ve kas geliştirici" olarak atletler ve vücutçular başta sporcuların, erkek ve kadın mankenlerin yaygın olarak kullandığı, besicilikte büyük baş hayvanlara "adalet ve kilo yapmaları", dahası atlar dahil yarış hayvanlarına hem yağ yakıcı ve adale güçlendirici olduğu, hem de "metabolizmayı nabız dahil hızlandırdığı" için verilen "bu yasaklı madde" konusunda, Tahkim Kurulu'nun "böyle bir karara nasıl vardığını" anlamak mümkün değil!.. Büyük baş hayvanlara "yasak olmasına rağmen" verilen bu madde, "et yiyen insanlara da geçebiliyor"; zira hayvanın vücudundan uzun süre atılamıyor!.. Contador da, "Ben bu maddeyi almadım, et yerim, onlardan geçmiştir" demesine rağmen, cezadan kurtulamadı. Bu madde, metabolizmayı hızlandırdığı kalp ve nabız atışlarını zaman zaman aşırı arttırdığı, tansiyonu yükselttiği için insanlar başta her türlü canlı için hayati risk taşıyor; kalp krizi tehlikesi dahil!.. Şimdi "futbolcusuna bile bile bu yasaklı maddeyi veren" masörün cezası, nasıl "ağır ihmali yoktur" diye indirilir ve "o yaştaki" bir futbolcu "sorumluluğu yoktur" diye affedilir?.. Yarın bir "kupa finalinde" büyük takımlarımızdan birinin futbolcusu "kupayı getiren golü" atarsa ve yapılan doping kontrolünde de kanında "bu maddeye rastlanırsa", dahası "doping maddesini verme" suçu da "masörün üzerine atılırsa" anlı ve de şanlı Tahkim Kurulumuz ne yapacaktır?. Hadi TFF Tahkim Kurulu "bunu" yaptı; nerede "insan ve sporcu sağlığından birinci derece sorumlu olan" Spor Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Türk Tabipler Birliği, Spor Hekimleri Derneği, bu "Karakuşi" karara "nasıl" tepkisiz kalabiliyorlar?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.