Şeffaflık ve kulübü ihbar!..

“Şeffaflık”, göreve gelir gelmez, gazete sayfalarına ve sosyal medyaya “haber sızdırmak” ve bir “ihbar furyasına sebep olmak” mıdır; cevabını aradığım soru, bu!..
“Galatasaray’ın içinden sızdırılan bir haber” yüzünden gazetelerde ve özellikle sosyal medyada günlerce kıyamet koparıldı; iş, “Galatasaray camiasını, ‘Ndiaye için ödenen gizli para varmış, bu paralar ne olmuşmuş, yoksa birilerinin ceplerine mi girmişmiş’ algısının doğru olduğuna inandırmaya kadar” vardı!..
Galatasaray’da “eskiden yöneticilik yapmış” birkaçı başta, Galatasaray Kulübü’nün bazı üyeleri, işi “kan davası” hâline getirdiler. İçlerinde, Kulübü UEFA’ya, KAP’a, Borsa yönetimine, hatta MASAK’a kadar âdeta “ihbar için” yarışanlar bile çıktı.
Sonunda ne oldu; “Galatasaray Sportif AŞ” KAP’a açıklama yapmak zorunda kaldı; “Yapılan bütün işlemler hukukidir, söylenenlere, yapılan haberlere itibar etmeyin!..”
Haberleri ve açılan kampanyanın satır aralarını “dikkatli okumak” bile, “skandal” başlıklarıyla verilen manşetlerin, neredeyse “tam sayfa” yer verilen iddiaların, “algı oluşturarak”, eski Galatasaray yönetimini ve başkanını, “Kulübün UEFA, KAP, Borsa nezdince düşeceği durumu düşünmeden”, Disiplin Kurullarından da öteye, “mahkemelere kadar düşürmek” amacını güttüğünü anlamaya yeterdi.
Hâlbuki, “haberlerin tümü doğru olsa bile”, ortadaki tablo “sadece” şuydu; “Ndiaye için Galatasaray’ın kasasından çıkan, çıkacak olan para, ‘toplam olarak’ tamı tamına transfer sonrası açıklanan, KAP’a bildirilen kadardı”; ne eksik, ne fazla!..
“Galatasaray’ın kasasından çıkan para” gizlenmemişti; “sızdırılan” iddialar doğru olsa bile, yapılan sadece ve o da “Ndiaye için ödenen bonservis bedeli çok büyük görünmesin” diye, “transfer hesabının bölümleri arasında aktarma idi”; o kadar!..
Ndiaye’nin bonservisi için 7,5 milyon avro ödenecekti, bonusları 1,5 avroydu ve de Ndiaye’ye de 4 yıl, her yıl için 2 milyon 750 bin avro verilecekti; “toplam hesap buydu.
Uygulamada ise,”Ndiaye, her yıl alacağı 2 milyon 750 bin avronun 750 bin avrosunu Osmanlıspor’a verecekti; toplam 3 milyon avro”; yani “fazladan Galatasaray’ın kasasından çıkan, çıkacak olan para yoktu”, ortada!..
“7,5 milyon avroyu bile fazla bulan”, hatta “acaba kimin cebine, kaç para gitti” imaları yapan, kıyameti koparanlar, “bonservis bedeli 10,5 milyon avro olarak açıklansa idi”; kim bilir neler söylerlerdi?..
İşte, “Ndiaye’nin İngiltere’ye gidişinde Galatasaray’ın kasasına giren para” meydanda ve Ndiaye’nin gerçek değerini” ortaya koyuyor ve “bu para” yeni yönetime “Hızır yardımı” gibi yetişiyor!..
Dahası, Ndiaye, “4 yıl kalmayıp”, erken gittiğinden “bonusların büyük bölümü” kasada kalıyor ve de Ndiaye “alacağı olan 1,3 milyon avroyu da silerek gidiyor”; daha ne olsun?..
Yanlışı, hatayı eleştir, hem de en sert şekilde eleştir; hakkındır, ama “bu yolla ve bu üslupla değil”, işte bu sebeple ve de “yeni” başkan Mustafa Cengiz’e bir tavsiyem olacak; “Yönetimimizde maç sonları kimse konuşmayacak” demiştiniz, bence ona şu eklemeyi yapmanız gerek; “Kimse dışarıya haber sızdırmayacak.”
Bakınız, o günlerde “kabul edilemez bir başka garip gelişme” daha oldu; onu da “yarın” Uluçmarket’te yazacağım, Sakın okuyunca şaşırmayın, Sayın Başkan; dost acı söyler!..