Ağlamalısınız G.Saraylılar...

A -
A +

Bir avuç Liseciler... “Tribünün sokağın sesi” Gönderilen hocacılar... Ve... Kendilerini “Galatasaray’ın akil hocası” sanan birkaç yaşlı adam...
Ve de “Geç oldu” diyerek, ‘gene’ evet gene ‘hayati bir oylamayı bırakıp” giden” sözüm ona Galatasaraylılar...
25 saat içinde, “Galatasaray’da ‘utanç verici bir tablo’ oluşturarak” tarihe geçtiler...
Ey Galatasaray Genel Kurulunun sözüm ona çoğunluğuna (“Genel Kurula katılanların sayısı ile oylamaya katılanların sayısı arasındaki fark” ortada; “Geç oldu gidelim” diyerek evlerine koşan kahramanları da saymamız lazım...) soruyorum...

“Sizlerin zihniyeti ile ‘sonuna kadar’ mücadele ederek “eceline koşan” Mustafa Başkan’ı “idari ibradan, daha önce Adnan Polat Başkan’a yapıldığı gibi, mahrum eden” sizler değil miydiniz?..Sonra... “idari ibra vermediğiniz” ve “iki yıl mahkemeden mahkemeye koşturduğunuz” Mustafa Başkan ve yönetimini, bu defa nasıl “idari olarak” ibra ettiniz?..
“İdari olarak ibra etmediğiniz” bir yönetimi bu defa “idari olarak ibra etmek” ne demek?.. Bu tabloya “Galatasaray’ın dramı” mı diyelim, yoksa “Galatasaray’daki komedi” mi?..
Yoksa, sizler “Galatasaray melodramı” senaryosunda rol alan oyuncular mısınız?..

Ve Siz Sayın Burak Başkan, Galatasaray’ın “Fatih Terim gibi bir hocasına “Güle güle” diyebilecek kadar cesur olduğunu gösterdiniz, şimdi “Tüzüğün bilmem kaçıncı maddesinin bilmem kaçıncı bendini” bahane ederek, görevden ve de “haklı olacak” mücadelenizden “neden” kaçtınız?..
Adnan Polat Başkan, Danıştay’da gösterdi; “idari ibrasızlığın ne kadar eften püften olduğunu...” Sonra Mustafa Başkan da onca davada, onca mahkemede gösterdi; “idari ibrasızlığın ne kadar eften püften olduğunu...”
Nihayet Galatasaray Genel Kurulu da, “idari olarak ibra etmediği” Mustafa Başkan ve yönetimini “ibra ederek” gösterdi; “idari ibrasızlığın ne kadar eften püften olduğunu...”

Eeee... Bu tablo ortada iken, siz neden “kaçıyorsunuz” şimdi, “idari ibrasızlığın ne kadar eften püften olduğunu gösterme” mücadelesinden...
Siz de “kazandığınız genel kurulda aldığınız oyların yarısı kadar oyla çıkarılan idari ibrasızlık kararını” Mustafa Başkan gibi tanımayacaktınız, bırakacaktınız mahkemelere gitsinler... Ve “başladığınız ve planladığınız projeleri” tamamlayacaktınız. Yoksa “bunları başaramayacağınızı” düşünerek mi tüzüğün bilmem kaçıncı maddesinin “bilmem kaçıncı bendine” sığınarak mücadeleden kaçtınız?..

“İdari ibrasızlık kararını çıkaranlar” ve “bu karara uyanlar”, bir düşünün bakalım; Fenerbahçeli aktör Nejat İşler, sosyal medyada büyük yankı yapan “Altı ay önce birini başkan yapıp altı ay sonra göndermeye demokrasi değil, kaos denir. Galatasaray’daki bu durum Fenerbahçe ile kıyaslanamaz. Fenerbahçeliler görev almayı da görev bırakmayı da bilirler ve Fenerbahçe başkanları kravatlı değil atkılıdır. Sapla samanı karıştırmayın” tweet’ini atarken haksız mıydı?..
Doğruysa ve “aday olacaksa” Ünal Aysal Başkan’ı “şimdiden” kutlarım!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.