Mutluluk...
6 Kasım 2014 01:00
İnsanlar ne kadar mutlu olduklarını söyleseler de asla tatmin olamaz: Her zaman en güzel kadın ya da adamla evlenmeyi, daha büyük bir ev almayı, arabamızı değiştirmeyi isteriz; hep elimizde olmayanı arzularız...
Bu da aslında hayatta kalma dürtüsünün ince yansımalarından biridir...
Çünkü herkes kendisini tamamıyla mutlu hissettiği an kimse daha farklı bir şey yapmaya kalkışmayacak ve dünyanın gelişimi duracaktır...
...
Bu yüzden, hem fiziksel ortamda (yemek, içmek) hem de duygusal ortamda (hep elimizde olmayanı istemek) insanlığın evrimi tek bir önemli ve temel kuralı öğretir:
Sürekli mutluluk olamaz...
Mutluluk hep anlar içinde yaşanan bir duygu olarak kalacak, böylece asla koltuğumuza rahatça yerleşip hiçbir şey yapmadan dünyayı seyretmeyeceğiz...
...
İyisi mi siz mutluluğu arama fikrinden vazgeçin ve bilinmeyen sular, yabancılar, riskli deneyler gibi daha ilginç şeylerin peşine düşün...
Ancak bu şekilde insanlığımızı tam anlamıyla yaşayabilir ve birbiriyle barış içinde yaşayan daha uyumlu uygarlıklar için katkıda bulunabiliriz...
Elbette her şeyin bir bedeli vardır, ama bu bedeli ödemeye değer...
(...Paulo Coelho)
Tumblr Seçmeleri...
-Avrupalı dünyayı kare sanarken, Osmanlı dünya haritası çiziyordu...
...
-Kardeşim sen veterinerlik okumadın mı? Ne demek, ben altılıdan anlamıyorum...
...
-Böyle kendimi 18. kattan aşağı atmışımda kimse görmediği için ambulansı ben aramışım gibi bir gün.
...
-Nur Yerlitaş'ta nasıl bir kafa var len, kimin vücuduna koysalar cuk oturuyor...
...
-Gözyaşlarını kendi elleriyle silen birinin içindeki hüznü kimse mutlulukla dolduramaz...
...
-Küçük şeylerle mutlu olmalıymışız. Siz hiç 2 numara küçük ayakkabı giydiniz mi. Hadi canım size mutluluklar mutluluklaaarr.
...
-Ruh hâlim: Sınavda boş bırakılıp dönülmeyi unutulan soru.
Bizim pano
FATİH: Gördün mü haberi, adam köprüden atlayarak intihar etmiş...
SERDAR: Yapma yaa?.. Üstünden mi atlamış?...
...
BEN: Ömer Abi ne iş, sesin çıkmıyor bugün hiç?...
EMİN: Keyfi yok onun... Süt dökmüş bülbül gibi...
Kadın için harika gün!
08:00 - Dirsek darbesi yemeden uyanmak...
...
09:10 - Tartıya çıkıp yarım kilo verdiğini görmek...
...
09:30 - Yılda bir gün hazırlanan kahvaltının o güne denk gelmesi...
...
11:00 - Evde yalnız kalmak ve kafa dengi arkadaşla telefonda dedikodu...
...
12:30 - Telefonda duyulan şaşırtıcı konunun devamı için parkta buluşma...
...
13:45 - Parktaki buluşmada karar verilen alışverişe çıkmak...
...
14:00 - Alınanları ve faturalarını uygun zamanda kocaya göstermek için saklama...
...
15:30 - Birkaç saat güzellik uykusu...
...
18:30 - Gündüz çok iş yaptığından şikayet edip, yapımı kolay bir yemek için mutfağa girme...
...
20:00 - Kocayı ayakta duracak hâli kalmamış bir şekilde karşılama...
...
21:45 - Alınan ve saklanan şeylere bir kez daha bakma...
...
22:00 - Alınan ve saklanan şeylerin doğru olduğuna sevinerek uyuma...
Temel bir gün...
Temel perişan bir halde doktorun muayenehanesine girmiş;
"Komşunun köpeği beni mahvediyor doktor" demiş,
"Sabaha kadar havlıyor, bırakın uyumayı gözümü bile kırpamıyorum..."
Doktor, çekmecesine uzanmış, numune ilaçlardan birinin kutusunu adama uzatmış,
"Şu uyku hapını bir deneyin" demiş, "Çözüm bu... Sorununuz ortadan kalkacak"...
Ertesi gün Temel daha bitkin, daha perişan gelmiş muayenehaneye,
"Doktor hay senin çözümüne" demiş;
"-O it oğlu it ilacı katiyen içmiyor, üstelik elimi de ısırdı..."
Ana Kumanda
(...FOX – Evlen Benimle)
STÜDYODAKİ ADAM: Kaç kilosunuz acaba bayan?...
TELEFONDAKİ HANIM: 60 kiloyum...
STÜDYODAKİ ADAM: Tamam, hemen çık gel görüşelim...
TERS AÇI
'MUHABBETİN DİBİ!..'
(...Aysun Kaynar'dan)
Krampon
MAÇLARDA diğer oyuncularla sürekli tartışan Bekir; "Emre abimin kesin emri var..."
...
SEMİH Kaya: "Önemli olan benim gol atmam değil takımımın kaybetmesi..."
...
PRANDELLİ: "Enkaz devraldım!.."
...
SON dönemlerde üst üste mağlubiyet alan San Marino Milli Takımı, Galatasaray'la özel maç yapmak için harekete geçti...