Biraz geç kalmadın mı?

A -
A +
Çalıştığı televizyonun en güzel sunucularından biriydi.
Doksan öncesi bir güzellik yarışmasında üçüncülüğü bile vardı.
Doğal olarak, çok sayıda arkadaşlık ve evlilik teklifi almıştı.
Ama bu dünyada her şey dört dörtlük olmuyordu.
Güzel sunucu daha yirmili yaşlarında ALS hastalığına yakalanmıştı! Amyotrophic Lateral Sclerosis, bir sinir sistemi rahatsızlığı idi ve belden aşağısını felç bırakmıştı.
***
Tekerlekli sandalyede ve yatakta geçen uzun yıllar içinde önce annesini, sonra babasını kaybetti. Tamamen yalnız kalınca orta yaşlı bir bakıcı tuttu.
***
Kırklı yaşlarını sürdüğü günlerden birinde, zamanında kendisine deli gibi âşık olmuş, kendisinin de ilgi duyduğu ama etrafındaki bol "alternatiften" dolayı seçmediği erkeklerden birini aradı. Evine davet etti.
Adam heyecanla koşturdu. Rahatsızlığını duymuştu ama son durumunu bilmiyordu eski sevdiğinin...
***
Yardımcı kadın kapıyı açtığında yalnız eski bir defteri değil, hüznün, kederin, çaresizliğin ve bakımsızlığın da kapısını aralamıştı.
Bir zamanların, geçtiği yerleri sarsan güzeli, durulmuş, süzülmüş ve çekilmiş, bir kemik yığını olarak boylu boyunca yatakta yatıyordu.
Ağır bir koku vardı odada... Kızın solgun yüzünde, başkasının yaptığı açıkça belli olan acemi ve eğreti bir makyaj duruyordu.
"Geçmiş olsun" bile diyemedi adam, hiçbir şey geçmemişti çünkü...
Beş tane uzun kemikten oluşan elini tutup:
- Merhaba, dedi.
Kız sadece kafasını salladı. Gözlerinden yaş akmaya başladı.
- Yapma, diyerek eski sevgilisinin gözyaşlarını sildi adam...
Bu ağlama kızı rahatlatmıştı sanki; konuşmaya başladı, hıçkırıklar arasında:
- Ben seni hep sevdim Mürsel... Ama çalıştığımız yerde bu aşkı yaşamamıza imkân yoktu. Sonrasında ise işte bu hastalık yakama yapıştı. Bak, aynanın kenarındaki o resim hep oradaydı.
Adam avucundaki eli hafifçe sıktı:
- Tamam canım, şimdi bunları konuşmayalım.
Çok şaşırmıştı. Gerçekten de eski sevgilisinin başıyla gösterdiği yerde, tuvalet aynasının kenarında kızın resminin yanında kendi vesikalık fotoğrafı vardı. Bu resmi, on küsur yıl önce yazdığı bir mektupla birlikte kendisi vermişti. İçi burkuldu.
Başka bir konu aradı ama bulamadı.
Sustular.
***
Adam içinden bir daha bu eve gelmemeye karar vermiş olarak:
- Tekrar geleceğim, diye vedalaşıp çıktıktan sonra hasta kız, yardımcısını çağırdı.
Orta yaşlı hizmetçi kadın müzik setine uzandı, sesi kıstı:
- Buyur kızım?
Kafasıyla aynayı gösterdi:
- Mürsel'i kaldır oradan, Asım'ın fotoğrafını koy.
- Dün aradım, Asım Bey İtalya'ya gitmiş kızım, Tahsin'i arayayım mı?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.