Bakü’nün gözü 14 Mayıs’ta

Kardeş ülke Azerbaycan, Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra Türkiye’ye yardıma devam ediyor. Daha depremin ilk anından itibaren elindeki imkânları Türkiye için seferber eden Can Azerbaycan’dan bir yardım heyeti bu hafta yardımlarla beraber 6 Şubat depremlerinin merkezi Kahramanmaraş’a geldi.

 

Azerbaycan Diasporuna Destek Vakfı ve Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu, Kahramanmaraş'ta depremzedelere gıda yardımı ulaştırdı. Azerbaycan Diaspora Bakanlığı Bakan Yardımcısı Valeh Hacıyev başkanlığındaki heyet Bakü’den tırlarla getirilen yardımların dağıtımından sonra Kahramanmaraş’ta Valilik, Büyükşehir Belediyesi ve üniversite ziyaretinden sonra kentte bulunan Hocalı Soykırımı Anıtı’na çiçekler bırakarak dua etti.

 

Kardeş ülke Azerbaycan’dan gelen heyete ben eşlik ettim. Gün boyunca depremler serisinin neden olduğu sorunların yanında iki ülke arasındaki ilişkilerin geldiği düzeyi ve 14 Mayıs’ta Türkiye’de yapılacak cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerini konuştuk.

 

Azerbaycan heyeti içinde yer alan üyeler sürekli 14 Mayıs seçimleriyle ilgili sorular sordular.

 

14 Mayıs seçimleri nasıl sonuçlanır?

 

Mevcut iktidar devam eder mi?

 

Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinde yakalanan ivme sürdürülür mü?

 

Bir değişiklik yaşanırsa Bakü yalnız bırakılır mı?

 

Muhalefetin İkinci Karabağ Savaşı sırasındaki kayıtsız tavrı devam eder mi?

 

Mevcut iktidarın Bakü’ye desteğini muhalefet de benimser mi?

 

Şuşa Beyannamesi sekteye uğrar mı?

 

Türk dış politikasında radikal değişiklik olur mu?

 

14 Mayıs’ta bir değişiklik olursa Türkiye’nin Türk dünyasına bakışında nasıl bir değişiklik olur?

 

Ankara ile Bakü arasında savunma sanayi gibi önemli alanlarda var olan sıkı iş birliği devam eder mi yoksa Bakü başta olmak üzere Türk dünyasına sırt dönülür mü?

 

İkili ilişkilerde her alanda yaşanan kuvvetli ilişkiler ve kardeşlik bağı gevşer mi?

 

Gibi sorular sorarak Azerbaycan heyeti 14 Mayıs seçimlerine nasıl baktıklarını ortaya koydular. Soruların niteliği ve aldıkları cevaplara verdikleri tepkilerden 14 Mayıs seçimlerinde yaşanacak muhtemel bir değişiklikten tedirgin olduklarını belli ettiler.

 

Muhalefete güvenmedikleri her hâllerinden belliydi.

 

“Muhalefetin Şuşa Beyannamesi’ne ‘HE’ diyeceğinden emin değiliz” gibi net bir cümle kullandılar.

 

Maalesef kaygılarında haksız sayılmazlar. Desteğe en çok ihtiyaç duydukları bir dönemde yani öz topraklarını/vatanlarını kurtardıkları İkinci Karabağ Savaşı’nda Türkiye’deki muhalefet ve onun dış politikayla ilgili temsilcileri Bakü’ye güven veren açıklamalarda bulunmadı. Tam tersi Azerbaycan’ın haklı davasını ve Türkiye’nin Bakü’ye desteğini zehirleyen bir dil kullanmaktan geri durmadılar. Bu yüzden de Bakü’yü üzerken Erivan ve destekçilerini mutlu ettiler.

 

Şimdi 14 Mayıs’ta Türkiye’de gerçekleşecek seçimleri Bakü takip etmesin de kim takip etsin, Bakü kaygılanmasın da kim kaygılansın?

 

14 Mayıs seçimlerinde ya Bakü’yü ya Erivan’ı sevindireceğiz.

Anlayacağınız 14 Mayıs’taki seçim sadece bizi yani Türkiye’yi ilgilendirmiyor, Bakü gibi yüzünü Türkiye’ye dönmüş tüm kardeş ve dost başkentleri de yakından ilgilendiriyor.

O kadar önemli…