Washington Türk Camiî

A -
A +
Albenili bir Osmanlı konağı manzarasındaki Türk Büyükelçiliği, Washington DC'nin en iyi caddelerinden birinde. İslam Kültür Merkezi ise onun çok yakınında. İsmi böyle olsa da esas itibariyle çok hoş, klasik Arap mimarisinde minareli bir cami. Bu camiin yapılmasında vaktiyle Ahmet Ertegün önayak olmuş. Şimdi Suudi himayesinde. Bizimkiler sahip mi çıkamadılar bilemiyoruz. Denildiğine göre ABD'deki hemen bütün camiler Suudi tesirindeymiş. Bu tesir, Balkanlar, Kafkaslar ve Orta Asya'da da giderek artmakta.

Buradan Türkiye Cumhuriyeti için çıkacak S.O.S sonucu vardır. Mevzi kaybediliyor. Halbuki dinimiz, asırlarca bir yere girmekte öncülük etmiştir, tutunmakta harç olmuştur, toplayıcılığıyla vatandaşların yabancı toplum içinde eriyip gitmesine izin vermemiştir... Öyleyse Washington Türk Camii nerede? Nerede ve nasıl? Yer ilk anda uzak sayılabilir. Biz de öyle zannettik. Fakat yeni yapılanmada herhâlde yakın olur. Nasıl olduğuna gelince, Türk Camii şu an bir baraka... Burayı ilk din müşavirimiz Abdülbaki Keskin, '93'te Türkiye Diyanet Vakfı adına satın almış. 60 dönüm çok kıymetli bir arsa. Bu arsaya bir külliye yaptırtmak Keskin Hoca'nın rüyasıymış. Ne var ki insanlar fani. 2001'de rahmete kavuşmuş. Sonrasındaysa uzun bir zaman müşavir gönderilmemiş. İş başa düşmüş. Buradaki vatandaşlar 2005'te faaliyete geçmişler.

Derme-çatma barakada ibadet yapılırken 2007'de Başbakan Erdoğan, buraya gelmiş. Masaya planlar, tasdik edilmiş projeler açılmış. Başbakan, önceki projeyi bir kenara bırakarak klasik Osmanlı tarzında bir eser yapılması talimatını vermiş. Daha evvel Tokyo Camiini de inşa etmiş olan Yüksek Mimar Hilmi Şenalp'i vazifelendirmiş. Buna göre 60 dönüm üzerine cami, ana okulu, sergi salonu, Türkiye'den gelen talebeler için barınma ve çalışma odaları, lokanta, yüzme havuzu, Türk mahallesi ile devâsâ bir Türk Kültür Merkezi kurulacak. Proje bitme noktasındaymış. Merkez, DC ile Maryland ve Virginia eyaletlerinin ortak noktasında. Şu var ki haydi dense ruhsat ve tasdik gibi sebeplerle hayata geçmesi birkaç yıl sürer.

Bir başka din, kültür ve halk içinde kimliğini korumak için böylesi merkezler hayati değer taşımakta. Şu baraka bile hizmet ediyor. Eskilerden Ahmet Akbayrak'ın anlattıkları unutulur gibi değil. Bayramlarda işten zor-güç izin alarak camiye gidiyorlarmış. Fakat manzara hüsran verici. "Bayram dündü, kılındı", veya "bayram yarın kılınacak" sözleriyle yıkılıyorlarmış. Tekrar izin almak mümkün değil. Buradaki resmi Türk zevatını da aralarında görme hasretindeki bu insanların dedikleri bir şükür cümlesi.

-Allah devletimizden razı olsun! Şurayı yaptırdı da inancımıza uygun namaz kılıyoruz. 

Anadolu insanının mayası AB'de de ABD'de aynı. Bir baraka için bile Allah, devletimizden razı olsun diyor. Ya rüya hakikat olursa neler demezler? Onun için eller çabuk tutulmalı. Bu bir kimlik koruma azmidir.
 ...

Washington DC'de  kaleme aldığımız bu yazı, 18.09.2009 tarihinde Türkiye gazetesinde yayınlanmıştır. Rabbimize hamdolsun ki 2 Nisan 2016 günü Cumhurbaşkanımızın hizmete açmasıyla bir rüyamız  daha hakikat oldu. Bu muhteşem İslam medeniyet merkezine kısaca "Washington Türk Camii" demek isabetli olacaktır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.