16 NİSAN ŞÖLENİ!

A -
A +
Dün hem AK Parti ve hem de CHP'den havayı yumuşatan iki haber geldi. AK Parti seçim işleri, 25 Şubat'ta başlayacakları referandum kampanyasının ilkelerini açıkladı. Buna göre reklâm, söylem ve propagandalarda kutuplaştırıcı, çatışmacı bir dil kullanılmayacak. İktidar partisinin ikna esaslı bir faaliyet göstereceği anlaşılıyor. Daha şimdiden referandum şenlikleri başladı. Şimdiden seçim işleri çalışanları bir kadın, bir erkek olmak üzere ikişer kişi hâlinde evleri dolaşmaya koyuldular. Burada önemli olan kutuplaşmadan sakınılacağı sözüdür.
CHP'den gelen açıklamayı da bir yumuşama işareti olarak almak mümkün. Sn Kılıçdaroğlu CHP'nin AYM/Anayasa Mahkemesi'ne gitmekten vazgeçtiğini dile getirdi. Gerekçesi de milletin asıl Yüce Divan olmasıdır. Malumdur ki AYM, ceza mahkemesi sıfatını takındığında ismi "Yüce Divan" olmaktadır. Tabiî ki ana muhalefet cephesine "milletin asıl Yüce Divan olduğunu yeni mi anladınız, neden  dâvâ açacağınızı açıklamadan bunu ölçüp-tartıp öyle konuşmadınız?" demek mümkün? Fakat faydası yok. Zira CHP bir lider partisi değil, neredeyse herkes kendine göre hareket etmektedir.
Kemal Kılıçdaroğlu, yaptığı açıklamada 16 Nisan'ın bir parti seçimi değil, demokrasi seçimi olduğunu ifade etmekte. Tabiî ki meşru zeminde kalmak kaydıyla muhalefetini yapabilir. AK Parti ve MHP neler yapıyor, hangi imkânları kullanıyorsa bunu CHP ve HDP de yapabilir, kullanabilir.
Burada dikkat edilecek husus, hukukun ve sağduyunun dışına taşmamak ve makul, ölçülü, insaflı ve kucaklatıcı bir dil için özen göstermektir. Bu mükellefiyet sadece partilere de ait değildir. Medya da aynı sorumlulukta. Türkiye'nin ağır bir darbe ve işgal saldırısı yaşadığının akıldan çıkmaması gerekir. İçeride piyasaları durgunluktan çıkartmak, dışarıda askerî harekâtı zaferle bitirmek gibi hedeflerimiz var.
Bu sebeple artık ağza alınmayan 7 Ağustos 2016 Yenikapı Ruhu'nun yeniden hatırlanması ve yaşanması gerekir. "Hayır" diyenler vatansever de "evet" diyenler neden vatan haini olsun? Veya "evet" diyenler vatansever olup "hayır" diyenler neden vatan haini olsun? Rejim değişikliği, tek adam, diktatörlük gibi iddialar aslı olmayan mesnedsiz sözlerdir. Bunu diyenler ya samimi değil veya evhamlı. Bu gibi iddialar defalarca izah edilerek çürütüldü.
4 parti ve Cumhurbaşkanı, şu iki ay içinde diyeceğini desin, reklamlarını, mitinglerini yapsınlar. Onları dinleyen, dediklerini, yaptıklarını ölçüp-tartan millet  sandıkta hükmünü verecektir. Eğer AK Parti ve MHP üstelik iki müttefik iken neticeyi torbada keklik gibi görselerdi bu kadar zahmet ve masrafa girmezlerdi.
Türkiye, bir Hükûmet tarzı değişikliğini yapabilmelidir.
Kırmadan, hakaret etmeden, kutuplaştırmadan bir bayram ve şölen havasında sandığa gidilebilmeli bahara, bahar havasında girmeliyiz.
Millet, elbette en büyük Yüce Divandır.
Bu topraklar da elbette 80 milyonun ortak vatanıdır.
CHP şu gerçeği fark etmeli. "Asıl Yüce Divan" dediği millet, büyük çoğunluğuyla 16 Nisan'da 15 Temmuz'u oylayacağının farkında.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.