Karabağ Zaferi

A -
A +
 
SSCB’nin 1990 yılında yıkılmasıyla kardeş Türk devletleri bağımsızlıklarına kavuştular. Daha önce yaklaşık 70 yıl gibi bir sürede bu kardeş devletlerin dünya ile irtibatları yoktu. Ondan dolayı bu devletlere “Demirperde devletleri” deniliyordu. Bu devletlerden biri Azerbaycan, bağımsızlığını kazanınca Rabbim nasip etti 1996 yılında Eğitim Görevlisi olarak gidip üç yıla yakın hizmet imkânı buldum.
Kardeşlerimiz rejimin baskısıyla maddeten ve manen çok yıpranmışlardı. Onlar da bizi çok özlemişti. Azerbaycanlı kardeşlerimizin henüz düzenli ordusunun olmamasını fırsat bilen Ermeniler, Rus ordusunun yardımıyla Azerbaycan topraklarını işgale başladı. Başta Hocalı olmak üzere birçok şehirlerde sivilleri (kadın çocuk yaşlılar) katlettiler. Azerbaycan’ın %20’lik bölümü olan Karabağ işgal edildi.
Otuz yıla yakın bir süre Minsk Grubu (Rusya, Amerika Fransa) denen devletler Azerbaycan’ı oyaladı. Bu arada Ermeniler ihlallerini devam ettirerek toprak kazanmaya çalışıyordu.
Ermeniler 2020 yılının Eylül ayında topyekûn saldırıya geçti ama bu defa karşılarında düzenli, teçhizatlı (İHA ve SİHA’lar dâhil) kahraman Azerbaycan ordusunu gördüler. Baltayı taşa vurmuşlardı. 44 günlük savaş sonunda 8 Kasım’da Azerbaycan zaferini ilan etti.
Daha önce kılını kıpırdatmayan Minsk Grubu devletler zaferden önce baskı yapmaya çalıştılar. Ama gerçek acıydı. Ermenilerin Karabağ’ı işgali sırasında binlerce kardeşimiz Karabağ’dan Azerbaycan’ın diğer şehirlerine göç ederek vatansız kalmışlardı.
Bunlar yıllarca yoksulluk içinde kıt imkânlarla zillet içinde çile çektiler. Evlerine köylerine dönmeyi hasretle beklediler. Bu duruma Kurban Bayramındaki kurban eti dağıtımı sırasında şahit oldum. Batı, soykırım araştırıyorsa bir asır önceye gitmesine gerek yok. Karabağ işgalini incelemek yeterlidir. Şimdi Karabağ Zaferin 1. Yıldönümünde yurtlarına dönen, köyüne evine kavuşan kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum. Zaferin kazanılmasında emeği geçenlere çok teşekkür ediyorum.
           Erol Kentli-Emekli Öğretmen
 
 
 
ŞİİR
 
-O, engelli bir rol model!-
BÖYLE TAMİRCİYİ KİMSE GÖRMEDİ!
 
Bir tamirci var, gözler görmez, eller çalışır!
Gözler bakamasa da, ''kalp görmeye'' alışır!
Başkasıyla değil o kendisiyle yarışır!
Küskünlük nedir bilmez, çevresiyle barışır!
 
Engelli; dilenmesin, bir işle meşgul olsun,
Rabbine teşekkürle; kalpler sevinçle dolsun!
 
Bursa'da yaşıyormuş, 10 parmak, 10 marifet!
Diyormuş ki: ''Besmele ile başla, niyet et!
''Ancak, hemen pes etme, sabret, yıllarca sabret!
''Gayret ve azim göster ki çoğalsın bereket!''
 
Engelli; dilenmesin, bir işle meşgul olsun,
Rabbine teşekkürle; kalpler sevinçle dolsun!
 
Gözlerine havale vurdu, göremez oldu.
Kaderdi, bebek iken adı da Yılmaz oldu!
Fakat asla yılmadı, parmakları göz oldu!
Ustasının ilk lâfı: ''Bisikleti boz oldu!''
 
Engelli; dilenmesin, bir işle meşgul olsun,
Rabbine teşekkürle; kalpler sevinçle dolsun!
 
İlk hobisi bisiklet idi, ona çok bindi.
Motosikleti tamiri ustasından öğrendi.
Şimdi işi, ''motoru indirip bindirendi'';
Seyredip bakanlarsa, ''kafa yiyenlerdi''!
 
Engelli; dilenmesin, bir işle meşgul olsun,
Rabbine teşekkürle; kalpler sevinçle dolsun!
 
Pandemi döneminde, halka hizmet ediyor.
El emeğiyle Hakk'ın rızasını diliyor.
Rabbim de ona kat kat bereketler veriyor.
''Bakın! Bu mütevekkil engelliye!'' deniyor.
 
Engelli; dilenmesin, bir işle meşgul olsun,
Rabbine teşekkürle; kalpler sevinçle dolsun!
 
Sen, engellilerin, bir ''rol modeli''sin Kardeş!
Şeref dolu hayatın, çelik elisin Kardeş!
''Onları hor görmeyin!'' diyenisin Kardeş!
Hak, hukuk, adaleti gözetenisin Kardeş!
 
Engelli; dilenmesin, bir işle meşgul olsun,
Rabbine teşekkürle; kalpler sevinçle dolsun!
 
                         Rıdvan Üzel
 
 
GÜZEL YURDUMUZ
 
OLTU: Erzurum’un meşhur ilçelerinden biridir. 1926 yılında ilçe statüsüne kavuşmuştur. Merkez bucağına bağlı 64 köyü vardır. İlçe topraklarını Çoruh-Kelkit Dağları engebeli kılar.

Dağlar akarsu vadileriyle derin bir şekilde yarılmıştır. Oltu Çayı başlıca akarsuyudur. Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım ürünleri patates, buğday, şeker pancarı ve arpa olup ayrıca az miktarda elma, dut, ceviz baklagiller yetiştirilir. Yaylacılık yöntemi ile çok sayıda koyun beslenir. İlçe topraklarında manganez, tuz ve linyit yatakları vardır. Kolay işlenen Oltu taşı kolye, tespih, küpe, ağızlık gibi hediyelik eşya yapımında kullanılır. İhram dokumacılığı da yaygındır. İlçe merkezi Oltu Çayı kıyısında kurulmuştur. Erzurum-Artvin kara yolu ilçeden geçer. İl merkezine 126 km mesafededir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.