Aşûre gecesi ve gününün fazîletleri

A -
A +

Bundan önceki makalelerimizde, hicrî-kamerî yılbaşı, Muharrem ayının fazîleti ve mübârek gecelerden bahsetmiştik. Hicrî-kamerî sene içerisindeki kronolojik sıraya göre, mübârek gecelerin ilk ikisi, bu ay içerisindedir; bunlar da: Muharrem ayının 1. Gecesi ile 10. (ya'nî Aşûre) Gecesidir. Sevgili Peygamberimiz, Aşûre Gününün fazîleti hakkında buyurdular ki: "Allahü teâlâ, Aşûre Günü'nü üstün kılmıştır. Allahü teâlâ, gökleri, yeri, dağları, denizleri, yıldızları, Arş'ı ve melekleri, Âdem aleyhisselâmı Aşûre Günü yarattı. İbrâhîm aleyhisselâmın dünyâya gelişi ve Nemrûd'un ateşinden kurtuluşu Aşûre Günü oldu. İbrâhîm aleyhisselâma, oğlunun [İsmâîl'in] yerine kesmek için, büyük bir koç bugün ihsân edildi. Fir'avun'un boğuluşu, Îsâ aleyhisselâmın göğe kaldırılışı, Eyyûb aleyhisselâmın belâdan kurtuluşu, Aşûre Gününde olmuştur." [Taberanî] AŞÛRE GECESİ VE GÜNÜ "Aşûre Günü Nûh aleyhisselâmın gemisi, Cûdî dağına indirildi. O gün Nûh ve yanındakiler, Allah'a şükür için oruçlu idiler. Hayvânlar da hiçbir şey yememişti. Allahü teâlâ denizi, Benî İsrâîl için, Aşûre Günü yardı. Yine Aşûre Günü, Allahü teâlâ Âdem aleyhisselâmın ve Yûnus aleyhisselâmın kavminin tevbesini kabûl etti. İbrâhîm aleyhisselâm da o gün doğdu." [Taberânî] Muharrem ayının dokuzuncu günü ile onuncu günü arasındaki geceye "Aşûre Gecesi", Muharrem'in onuncu gününe de "Aşûre Günü" denir. Aşûre Gecesi, bu ayın en kıymetli gecesidir. Öteden beri Kureyş de, Resûlullah Efendimiz de Aşûre Günü oruç tutardı. Medîne'ye gelince de yine o gün oruç tuttu ve tutulmasını emretti. (Buhârî, Müslim, Tirmizî, Ebû Dâvûd) Medine'de Aşûre Günü oruç tutan Peygamber Efendimiz, Yahudilerin de oruç tuttuklarını gördü. "Siz niye oruç tutuyorsunuz?" diye sordu. Onlar da, "Allah'ın, İsrâîl oğullarını düşmânlarından kurtardığı bir gündür, Mûsâ bu günde oruç tuttuğu için" dediler. Resûlullah Efendimiz de, Müslümânların bugün oruç tutmalarının sebebini anlatmak için, "Ben, Mûsâ aleyhisselâma sizden daha lâyıkım" buyurdu. (Buhârî, Müslim, Ebû Dâvûd) Muharrem ayının ilk on gününde oruç tutmak çok sevâptır. Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki: "Aşûre Günü'nün orucu, bir senelik geçmiş günâhlara keffârettir." [Müslim] "Aşûrenin fazîletinden faydalanın [Aşûre Gününün fazîletine kavuşmaya bakınız]. Çünkü o gün, Allahü teâlânın günler arasından seçtiği mübârek bir gündür. Bugün oruç tutan kimseye, Allahü teâlâ, meleklerin, peygamberlerin, şehîdlerin ve sâlihlerin ibâdetleri kadar sevâb verir." [Şir'a] [Yalnız onuncu günü değil, bir gün önceki veya bir gün sonraki günle birlikte tutulur. Çünkü bir hadîs-i şerîfte: "Aşûre Gününden bir gün önce ve bir gün sonra oruç tutarak Yahûdîlere muhâlefet edin" buyuruldu.] [İmâm Ahmed] "Aşûre Günü zerre kadar sadaka veren kimseye, Allahü teâlâ Uhud dağı kadar sevap verir." [Şir'a] "Aşûre gecesi oruçlu bir mü'mine iftâr verene, Allahü teâlâ katında bütün ümmet-i Muhammed'e iftâr vermiş, karınlarını doyurmuş gibi sevâb yazılır." O GÜN YAPILACAK İŞLER Aşûre Günü yapılacak işleri bildiren birçok hadîs-i şerîf vardır; makâlemizin hacmi müsâid olmadığından onları zikredemeyeceğiz, ama hiç olmazsa maddeleri zikredelim: 1- Gusletmelidir. 2- Çok selâm vermelidir. 3- İlim meclislerinde bulunmalıdır. 4- Çoluk-çocuğunu ve yetîmleri sevindirmelidir. Hadîs-i şerîflerde: "Aşûre Günü, âile efrâdının nafakasını geniş tutanın, bütün sene nafakası geniş olur" ve "Aşûre Günü bir yetîmin başını okşayan kimseyi, Allahü teâlâ, yetîmin saçının her kılı için Cennette bir derece yükseltir" buyuruldu. 5- Sıla-i rahim yapmalıdır. Yani akrabâyı ziyâret edip, hediyelerle veya çeşitli yardımlarla gönüllerini almalıdır. 6- Sadaka vermek sünnettir, ibâdettir. Hadîs-i şerîfte, "Aşûre Günü zerre kadar sadaka veren kimseye, Allahü teâlâ Uhud Dağı kadar sevâb verir" buyuruldu. Bugün, herhangi bir tatlı yapmak, tanıdıklara ziyâfet, fakîrlere sadaka vermek sünnettir. Aşûre pişirmenin o güne mahsûs ibâdet olmadığını bilerek, o gün Aşûre veya başka tatlı yapmak günâh olmaz, sevâp olur. Bu inceliği iyi anlamalıdır. 7- Aşûre Günü oruç tutmak sünnettir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.