Allah devletimize milletimize zeval vermesin…

Değerli okuyucularımız, deprem bilim adamlarının yaptığı açıklamalarla da belirtildiği gibi böylesi ender görülebilecek şekilde art arda ve çok büyük şiddetlerde bir deprem felaketi yaşadı ülkemiz…

 

Dünyada tek başına böylesi bir felakete maruz kalmış başka bir ülke örneği yaşanmadığını yine bu köşeden dünyadaki en bilindik depremlere giden gazeteci arkadaşımızın anlatımıyla ifade ettik. Bu büyük felakete rağmen devletimizin bütün kurum ve kuruluşlarıyla gönüllü sivil toplum örgütlerimizle, yediden yetmişe zengin fakir hayırsever vatandaşlarımızın her biri kahramanlık seviyesinde gösterdikleri mücadele örneklerini gerek yazılı ve görsel medyadan, gerek deprem bölgesinden gelen sosyal medya paylaşımlarından görüyoruz… Tabii ki bir afet yaşandı ve yaşanıyor…

 

Onun için gün, birlik ve beraberlik günüdür… Gün acıların paylaşılması, yaraların sarılması günüdür… Allah devletimize milletimize zeval vermesin…

 

Bu köşede bireysel ihtiyaçları sebebiyle dertlerini dile getirdiğimiz okuyucularımızın amacı derdini bu köşeye ileterek bir an önce sıkıntısına çare bulmaktır… Çok şükür ihtiyaç sahibi depremzedelerimizin dertlerine yer verdiğimizde de siz değerli okuyucularımız anında ilgileniyorsunuz ve depremzede kardeşlerimize ulaşıyorsunuz. Allah hepinizden razı olsun… Bu birlik ve beraberliğimiz, bu kardeşliğimiz bu yardımseverliğimiz daim olsun… Her birinize yürekten teşekkür ediyoruz… F.A.

 

“Sayın Feridun Ağabey, evimin bir bölümünü depremde mağdur olan 3-4 kişilik bir aileye tahsis etmek istedim. Gücüm olsa bir başka evim olsa elbette seve seve tahsis ederdim ama oturduğum evin bir kısmını da misafir olarak depremzede kardeşlerimizden üç dört kişilik bir aileye ayırabilecek durumdayım. Bu duygularla müracaat ettiğimde AFAD, Belediye, Beyaz Ayder, Kaymakamlık bu müracaatıma olumlu cevap vermediler ve 'sizinle aynı evde kalamazlar' diye cevap verdiler. Ben Denizli Pamukkale ilçesinde oturuyorum. Burada inanıyorum ki benim gibi düşünen yüzlerce aile var. Yorgunu niye yokuşa sürerler anlamadım” diyen değerli okuyucumuz Necdet Eldemir, sizin de misafirperverliğiniz için cenab-ı Hak razı olsun. Böyle bir günde evinizi depremzedelere açma duygunuz için sizlere de minnettarız.

 

Ancak yetkililerin de belirttiği gibi -bir iki günlük misafirlik olsa tamam ama- belirsiz bir süre bu şekilde kalmak gerçekten her iki aile için de olumsuzlukların yorgunlukların, mahcubiyetlerin ve mecburiyetlerin yaşanmasına sebep olabilir. Rabbim iyi niyetlerinizin karşılığını versin inşallah… Sizin gibi misafirperver vatandaşlarımıza da minnet duygularımızı arz ediyoruz… F.A.

 

1. Aile Bakanlığı, AFAD illerde ve Türkiye’de adrese dayalı engelli tespiti yapmalıdır. Bir yerden başka bir yere taşınan engelliler bilgi vermeli, devlet tarafından acil afetlerde müdahale imkânı kolaylaştırılmalıdır.

 

2. AFAD bünyesinde engelli ambulansları ve bilinçli engelli AFAD görevlileri bulundurulmalıdır. Bu görevliler işaret dili bilmeli, engellilere nasıl davranılması gerektiği konusunda bilgi sahibi olmalıdır.

 

3. Engelli ailelere ve ağır engelli vatandaşlarımızın bakımını üstlenen kişilere deprem ve ilk yardım eğitimi verilmelidir.

 

4. Afet sonrası toplanma alanları engellilere de uygun olarak tasarlanmalıdır ve engellilere bu alanlar önceden bildirilmelidir.

 

5. Binalardaki yangın merdivenlerinin ve sığınakların acil durumlarda sesli ikaz sistemi ile bulunulabilir olmasının kolaylaştırılması sağlanmalı, buna yönelik ARGE çalışmalarının yapılması üzerinde durulmalıdır.

 

6. Bilhassa özel ihtiyaçlı çocuklarımıza yönelik ve ağır engele sahip bireyler için her il ve ilçede özel donanımlara sahip engelli deprem çadırları merkezleri bulundurulmalı, ani gelişen olaylarda hazır hâle getirilmelidir.

 

7. Engelli çalışmalarının daha sistemli olabilmesi için ayrı bir Engelli Bakanlığı’nın kurulması, birçok sivil toplum örgütlerinin düşüncesidir. İllerde valilik ve kaymakamlıklar bünyesinde engelli çalışmalarını yürütebilecek, projeler geliştirebilecek, engelli koordinasyon merkezleri oluşturulmalı ve bu merkezler güçlendirilmelidir.

 

8. Engelli kişilere ve ailelere taşınma desteği sağlanmalıdır.

 

9. Engelli deprem çantası. Bakıma ihtiyacı olan engelliler kendi ihtiyaçlarına yönelik bir afet çantası hazırlamalıdır.

 

10. Her bina ve evin sağlam olup olmadığına dikkat ediyoruz. Eğer engelli bir yakınımız varsa bu kontroller daha dikkatli yapılmalıdır. Maddi imkânlarımız el veriyorsa ve bir köyümüz varsa, küçük de olsa yedek yerleşebileceğimiz bir mekân oluşturmamız engelliler için çok önem arz etmektedir.

Bu yazdıklarımıza mutlaka ilaveler olacağı gibi yanlış düşünceye sahip olduğumuzu söyleyenler de çıkacaktır. Hatta panik hâlinde söyledikleriniz mümkün mü sorusu da akıllara gelecektir. Fakat biz planlarımızı oluşturacağız, tedbirimizi alacağız sonra Rabbimize tevekkül edeceğiz. Devletimiz çok güçlüdür, sosyal devlet olmanın gereği her şeyi ve her kesimi düşünerek sağlam ve sağlıklı adımlar atılmasından geçer. İnşallah bir daha afetler yaşanmaz. İnsanlar üzülmez. Sevenler sevdiğinden ayrılmaz. Rabbime emanet olunuz.

     Selman Devecioğlu