Kanun değişiklikleri görüşülürken

A -
A +

Cumhuriyet'i, demokrasi'yi gerektiği gibi algılayanlar ve uygulayanlar için "coşku ile kutlamak" az bile, yıldönümlerini. İslâm dünyası içinde tek laik devlet olarak değerlerimizi korumamız da bize has bir özellik. Ancak liderlerin deyişine göre, daha çok yapılacak iş var! Bazıları beceriksizliklerini maalesef hâlâ örtmede usta, tıkanıklığını gizlemede mahir. Çağdaşlaşmanın çok gerisinde. Ülke yönetiminde ise maalesef sorumluluk almışlar. İşte bundan dolayı da üstü küllenmesi gerekenler yeniden ülke gündemine girebiliyor. Böylesine bir ayıbı bile maalesef bazıları görmezden geliyor. Bugün parlamentoda yoğun bir gündem var. Medeni Kanun'ndaki değişiklikler görüşülmeye devam edecek. Genel kamuoyu da, parlamento da bu değişikliğin yapılmasından yana. Ancak eksikliklerle bir sataşma yaşanması, bekleniyor, bu da gerilim getiriyor. TBMM'ye sunulan değişiklik gerekçesinde birinci ve üçüncü paragrafları iyi okuyunca üzülüyorsunuz. Sadece yeni kanun tasarısının diline değil, içeriğine de kızıyorsunuz. İnsanımızı ve ülkemizi diri tutan bazı geleneklerimiz için "hastalıklı, inançlı" biçiminde yakıştırmalara her aydın, her yurtsever tepki gösterir. En az uydurmacaya gösterdiğimiz tepki kadar buna da öfkeleniyoruz. Güzel ve yaşayan Türkçemiz kâfi. Hurafe ve tutucu özelliği olmayan geleneklerimiz ise elbette yaşamalı. Söz konusu gerekçede geleneklerimize ciddi bir sataşma var. Konunun parlamento genel kurulunda görüşülmesi sırasında görülecek ki, tasarı uygulamada daha da ciddi sorunlar getirecek boyutta. Vakit varken düzeltilmesi faydalı olacaktır. Hatadan dönmek mümkün Kendisiyle konuştuğum değişik partideki milletvekillerinin önemli bir bölümü bu hususu fark etmişler. Adalet Bakanı Prof. Hikmet Sami Türk'ü de seviyorlar. Üstelik Sami Hoca hukukçu ve bilim adamı. Bir özelliği de "hacı" parlamenterlerimizden. Uzmanlarına hazırlattığı gerekçeli bölümün yeniden gözden geçirilmesi bazı inatçı ve ideolojik yanı ağır basanları da başarısız kılacaktır. Üstelik hatadan dönmek de bir fazilettir. Ülkemizde yapılması gereken de fazilet mücadelesidir. TBMM Gündemi'nde bugün ayrıca RTÜK'e yeni bir üye seçilecek. Arif Özkök'ün vefatıyla boşalan yönetimde Prof. Şakir Akça veya Ayhan Özer görev üslenecek. RTÜK Kanunu değişiyor. Ancak Çankaya'dan geri dönünce eski kanuna göre işlem yapılıyor. Yeni üye muhalefetin adayları arasından seçilecek. Kur'a'da SP elendi. AK Parti adayı Prof. Şakir Akça, Ayhan Özer'e göre daha şanslı görülüyor gibi. Her iki isme de "ülkücü" taban aşırı sıcak. AKP ve DYP'nin bu isimleri aday göstermesi ise "ülkücü taban"ı yanlarına alabilmek olarak değerlendiriliyor. Yasalar da yaşlanıyor RTÜK Kanunu değiştikten sonra her şey sil baştan olacak. Yayıncılığımız rayına oturacak mı o zaman? TBMM itibarında artma gözlenecek mi zaman gösterecek. Herkesin kabul ettiği bir gerçek ise Anayasa'da gerekli değişikliğin bir an önce gerçekleştirilmesi. Yargıtay Başkanı Sami Selçuk taşradaki konferanslarında sürekli bunun altını çiziyor, yayınladığı eserlerinde buna vurgu yapıyor. Türkiye'de toplumun tüm kesimlerini rahatlatacak bir anayasaya ihtiyaç olduğu görüşünde Doçent Dr. Sami Selçuk Bey'e göre TBMM'deki 6 partinin bunu yapmaları imkansız. Parlamento dışındaki partilerin de görüşleri alınarak buna katkıda bulunmaları gerek. (Anayasa yapılırken biz meclis'te yoktuk) dememeleri için. Bunun için de kurucu meclis şart. O zaman uzlaşma sağlanır. Cumhurbaşkanı Sezer de Cumhuriyet Bayramı mesajı'nda Anayasa'nın 34 maddesinin değişiminden mutlu olduğunu belirtiyor, uyum yasalarının hızla çıkarılmasının da çağdaş dünyada saygınlığımızı arttıracağına vurgu yapıyor. Top hep parlamentoda. Dikkat ederseniz uyum yasalarının çıkarılmaması yargıyı da tıkadı. Uyum karmaşası yaşanıyor adliyede. Yargıtay 10. Ceza Dairesi yasada düzenleme yapılana kadar yerel mahkemelerin verdiği mesela karşılıksız çek suçları kararını bozdu. Tümü de teknik konular. Bağlayıcı, dikkat çekici hususlar. Ekonomik krizin sürdüğü, büyük boyutlara ulaştığı günümüzde hiç olmazsa yasal boşlukları doldurabilsek, hukuk devleti olma özelliğini, güzelliğini yaşayabilsek. Kanunlar da eskiyor, Anayasalar da. Yenisini ve gereğini yapmak da çağdaş parlamentoların görevi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.