Şekerin gelişi bayramdan belli oluyor

A -
A +

Özbekistan'ın muhalefet lideri, şair ve yaşayan Türk sanatçılarının ilk üçüne girecek güçte yazar Muhammed Salih'in Prag'da serbest bırakılması haberi "bayram şekeri" gibi geldi. İnternet de müthiş birşey inanın. Diktatörlüğü, despotluğu, dayatmacılığı ve inadı savunanların ve yaşayanların hakkından gelen bir teknoloji... M. Salih, hiç de demokrat olmayan Taşkent yönetiminin bastırmasına rağmen Çek Mahkemeleri'nce iftiralar dikkate alınmadı, ciddi bulunmadı ve yetkililerce temyiz de edilmeden hürriyetine kavuştu. Doğru köşke çıktı. Cumhurbaşkanı, Tiyatro Yazarı Havel tarafından kabul edildi, onore edildi, izzet ikramda bulunuldu. Öyle ki Havel böyle bir tutuklamanın ülkesinde gerçekleşmesini üzücü ve acı bir gelişme olarak niteledi. Bu noktaya gelmede batılı insan hakları savunucuları, sivil toplum kuruluşları, hukukun üstünlüğü uygulaması ve meslektaşlarımızın dayanışması elbette önemli rol oynadı. Medyada geniş yer buldu. İ. Kerimov ve yönetimdeki arkadaşları temenni edelim idare tarzlarını, hukuku, demokrasiyi, barışı yeniden gözden geçirirler... Bir sonraki nesle neyi nasıl miras bırakacaklarını değerlendirirler. Parlak geleceğe katkıda bulunurlar. Özbek dostum Pır Muhammed Halmek'in bu gelişmeler karşısındaki sevincini unutamayacağım. Dünyanın en büyük ikramiyesi çıkmış gibi mutluydu. O da az uğraşmadı böyle bir netice için. İnternete sıfır saniyede gelişmeleri aktardı. Daha detaylı bilgi için ayrıca 0 216 388 83 48'den bilgilenebilir meraklıları. Bu mutluluk başta Türk Cumhuriyetlerinin ve hür dünyanın şimdi mülteci olarak yaşadığı Norveç'e eşi Aydın Hanım'ın yanına dönen Muhammed Salih aramıza hoşgeldin muştular getirdin demokrasi kahramanı.  Dünya lider sıkıntısı çekiyor. Gerçek önderler olsa dünya bu kadar kana, kine ve maceraya boğulmazdı. Özellikle islam dünyasındaki (Filistin ve Afganistan başta) vahşet ibretengiz, dehşetengiz. Denktaşlar, Arafatlar kolay yetişmiyor. Bir ömrün birikimi, tecrübesi. Ülkeme bakıyorum aynı sorunu fazlasıyla yaşıyor insanlarımız. Geçen bir panele birlikte katıldığımız TBMM eski Başkanı, DP lideri Sayın Ferruh Bozbeyli bir de örnek verdi: "Bir yaşlı zat çıkıyor. Diyor ki (Türkiye'nin toprakları tehlikede, erozyon canına okuyor, tedbir alalım, tehlikeyi bertaraf edelim) bu kişi Hayrettin Karaca. İnandırıcı, saygın ve ses getiren biri. Taban da buluyor. TEMA üyeleri yüzbinleri geçiyor. Nikahlara, hatta yaş günlerine bile meşe fideleri organize ediyorlar." Ferruh Bey'in örneği dikkat çekici ve düşündürücü... Sosyal ve siyasal sorunlarımız için de öyle.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.