Türkiye'den özür dilenmeli
Vatandaşımızın ekonomik sıkıntısını batılı ülkeler tahmin bile edemez. Çünkü sosyal güvenlik batıda güçlü olduğundan, işsiz bir batılı bile motivasyonunu bozmaz. Türkiye'de tam aksi. İşi olan bile geçinemiyor. İşyerleri kapanıyor. Sağlık Bakanlığı'nın araştırmasına göre günümüzde ekonomik ve sosyal şartlar altında ezilen halkımızın ruhsal durumunun hiç de iyi olmadığı anlaşıldı. 10 vatandaştan 4'ü depresyonda. Bu şartlar altında bile DSP-MHP-ANAP Koalisyonu TBMM'den yurtdışına asker gönderme yetkisi aldı. Hem de geniş, hem de süresiz. Gerekçesi de "sürekli özgürlük harekatı ve devamının icrası" beceriksiz yönetiminin küçük ortağı ise bir şeyin farkında "savaşın bölgeye yayılması ve Afganistan ile iktifa edilmemesi." İşte felâket de katlanarak gelir o zaman. Üstelik ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, Afganistan'ın bombalanması sırasında 76 sivilin ölmesinden dolayı özür diledi. Dünya kamuoyunun duyarlılığı da bu. Pentagon jest apıyor "kusura bakmayın!" diyebiliyor. Peki uluslararası terörizme karşı ortak mücadelede ABD'ye destek veren öteki batılı ülkeler de aynı hassasiyet içinde mi? Daha dün Avrupa Birliği yetkili kurullarından geçti. Ankara yeniden uyarıldı Lüksemburg kriterlerine uyun, Kıbrıs'ta barış görüşmelerini neticelendirin, insan hakları kuruluşlarının değerlendirmelerini göz önünde bulundurun" falan diye bir liste önümüze konuldu. Yeni bir şey yok esasında. Bu defa sert değil de aynı iddialar, diplomatik bir dille yeniden ısıtılıp önümüze konuyor. Batılı müttefik ve dostlarımızın yüzleri kızarmıyor. Nasılsa savaş da kendi toprakları dışında. Ancak herhangi bir terör tehlikesine karşı da müteyakkız olmak gerek. (Ne olur, ne olmaz) diye destek veriyor ABD'ye. Hinoğlu hinlik bunda da var inanır mısınız? Ankara da kuzu. Bunu yutacak öyle mi? Unutmayıp hatırladıklarımız Şuur altında "Haçlı Seferi" olduğu ortaya çıkan oğul Bush "Sadece teröristler değil, onlara yardım edenler ve kuçak açanlar da cezalandırılacak" dedi. Doğru da dedi. Bunun adı ister Irak olsun, ister bir başka ülke. Elde dünya kamuoyunun kabulleneceği deliller varsa neden olmasın? Peki bu batı dünyasından bir ülke olursa ne olacak? Doçent Dr. Yavuz Kır aradı. - Kuzey Irak'ta uçuş yapan müttefik uçakların terör örgütü PKK'ya helikopterlerle yiyecek ve mühimmat paketleri attığı günleri unutan var mı acaba sonra halkın (çekil güç) dediği Çekiç güç güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde kimlerle dirsek temasındaydı, hatırlayabiliyor muyuz? Ele geçirilen PKK teröristlerinin sünnetli olanında da, sünnetsiz olanında da (gayrimüslimler) hep marklar bulundu. Avrupa Parlamentosuna mensup bazı milletvekilleri Diyarbakır'a gidip PKK terör örgütü mensuplarına arka çıkmadı mı? Yürüyüşler yapmadılar mı? Netice bugün için verdiğimiz 35 bin şehit. 100 milyar dolar kaynak aktarımı. Doğru söylüyorsun, batılıların terörle mücadele anlayışlarının bir parçası bu! ABD'ye de bir hatırlatmam olacak. Terörist Sampson 1974'te Kıbrıs'ta darbe yapınca, Türkiye garantörlük hakkını kullandı. Ve Washington Türkiye'ye yıllarca ambargo uyguladı. Libya benzin vermeseydi uçaklarımız havalanamayacaktı. Oysa o günlerde de Kıbrıs'ta Türklere karşı adeta bir soykırım uygulanıyor, toplu mezarlara atılıyordu. Köyler yakılıyor, camiler yerle bir ediliyordu. Batı hangi terörle, nasıl mücadele edecek? Bu şekilde mi? - Buna bir şey de ben ekleyeyim. Teröristbaşı Öcalan'ın pasaportu Kıbrıs Rum kesiminden. Üsame bin Ladin'in yakınlarının kurduğu şirketlerden de bazıları Rum kesiminde. İtalya, Yunanistan ve Rusya'nın teröristbaşına verdiği destek unutulur mu? Mümkün mü? Türkiye olayın üzerine gitmeseydi küllenecekti. Teröristbaşı bugün İmralı'da değil, Paris'te belki de kontlar gibi yaşayacaktı. ABD'de idam yok mu? Batılılar böylesi gündemi saptırmak ve hatırlatmamak için sürekli yalan haber fısıldıyorlar, disinformation kampanyası yürütüyorlar. Artık mümkünü yok. Suç üstü yakalanmışlardır. İşte Ankara Bağımsız Milletvekili Cemil Çiçek'in bir tespiti. Kendisini dün kutladım, yine kutlarım. - Biz Dursun Karataş'ı, Fehriye Erdal'ı, Abdullah Öcalan'ı isterken (sizde idam cezası var, o nedenle bu kişileri size vermeyiz) diyerek karşımıza çıkan batılı dostlarımız, şimdi Üsame bin Ladin'i Amerika'ya teslim etmek için var güçleriyle çalışmıyorlar mı? Amerika'da idam cezası yok mu? Batılılar bunu bilmiyor mu? Batının bir dediğini iki etmiyor Ankara, Başbakan Ecevit ve koalisyon hükümetimiz. Üstelik halkın desteğini çektiği bir siyasi irade. Türkiye'nin hassas bir bölgede olması dolayısıyla, felaketler uzakta da olsa ülkemize öyle bir yansıyor ki, örseleniyoruz Kafkasya'daki Çeçen soykırımı da, Ortadoğu'daki İsraillilerin gerçekleştirdiği ve Filistinlilerin katledildiği yargısız infaz (ekstrajudicial eksecution) da, Kuzey Irak't#ki kuş uçuşu bile Ankara'yı çok yakından ilgilendirir. Türkiye 15 yıldır çok ağır bir fatura ödedi. Kadrolarını ve kaynaklarını terör belâsı yüzünden hovardaca harcadı. Halen de terörle mücadeleye uluslararası boyutta destek çıkıyor, asker gönderme kararı alıyor. Uluslararası terörün bir parçası olan Ermeni terörüne de arka çıkarlar, teröristleri serbest bırakanlar dahil, batılı ülkeler Ankara'dan özür dilemeli.